Corner traducir turco
54 traducción paralela
- У Гайд-парка с полчаса назад.
Yarım saat kadar önce Hyde Park Corner'da.
Вы же не думаете, что я стану убираться в каком-то баре. Это приличный отель.
Lyons Corner evini yaptıktan sonra benden bir barı temizlememi bekleyemezsiniz.
Way over in the corner weeping all alone
Ta orada, bir köşede yapayalnız ağlıyordu
- "На углу у Рыжего".
- Red's Corner Bar.
Мы ходили в Лаус Корне Хаус.
Biz, Lyons Corner Evi'ne gittik.
Поёт песню R.E.M. "That's me in the corner"
"Köşedeki benim"
Сет, как закончишь с колодцем, поди посеваль-ка Безмонетный двор.
Seth, kuyuyu bitirdikten sonra Ticklepenny Corner'a git.
От самого Безмонетного двора до Крапивного поля.
Ticklepenny Corner'dan Nettle Flitch'e kadar.
Мне все равно, "распахачен" ли Двор или нет.
Ticklepenny Corner'ın sabanlanıp sabanlanmadığı umrumda olmazdı.
- Я его видел у Безмонетного двора, он там лясы точил с водяными мышами.
- Onu Ticklepenny Corner'da gördüm, tarla fareleriyle konuşuyordu.
Эксперт полагает, что парня связали и застрелили уже мертвым.
Corner adamın zaten ölü olduğunu düşünüyor.
Я возьму свой выигрыш и уеду.
Corner Pocket daki Len Files dan kazandıklarımı aldıktan sonra. Sonra gideceğim.
Пообедаю возле Корнер Покет.
Corner Pocket in yanındaki lokantaya, sanırım.
Вы можете найти его в Корнер Покет сегодня вечером в Бриджпорте.
Onu bu akşam Corner Pocket de bulabilirsiniz Bridgeport da.
Видишь ли, мне нужны деньги, чтобы выживать и я не могу возвращаться в Корнер Покет.
Görüyorsun, yaşamak için paraya ihtiyacım var ve Corner Pocket a geri gidemem...
Да, в Корнер Покет.
Evet, Corner Pocket'e...
Хорошо, вероятно еще идет "Магазинчик за углом".
"The Shop Around The Corner" muhtemelen halen gösterimdedir.
Для автора хитов "Домик в стране Винни-Пуха" * и "Вот и все" * настали тяжкие времена? !
"House at pooh corner" ın bestecisi, zor günler mi yaşıyor?
Хорошо, когда я говорю "Digital" вы говорите "Corner" ( название магазина )
Tamam, şimdi "digital" dediğimde "corder" diyeceksiniz.
Corner!
Corder!
Corner!
- Corder!
Люди ищут козла отпущения, и Цифровой Уголок легкая цель.
İnsanlar bir günah keçisi arıyor ve Digital Corner'da buna en uygun olanı.
Ну, цифровой уголок продал это их адвокату как часть расследования
Digital Corner, soruşturmayı avukatına bıraktı.
Только лишь потому что горстка людей играют с системой не означает что Digital Corner's избежит наказания.
Birkaç insan sistemle oyun oynuyor diye Digital Corner'ın ayağını kaydıracak değiliz.
Не таких вкусных, как в Небраске... Но если ты проголодался...
Corner Saloon'dakiler kadar iyi değiller ama karnın açsa...
* friends are calling'cause I've fallen down * * joined the circus but I ain't no clown * * there's fire-eaters and some midgets too * * around the corner right next to the zoo *
* Arıyor arkadaşlar devamlı, çünkü yıkılmaktayım * * Palyaço olmadığım halde bir sirke katıldım * * Ateş yutanlar ve cüceler de var burada *
Ребрышки с угла, твои любимые
Pirzolalar Cozy Corner'dan, en sevdiklerin.
Алло, я только что видел аварию на углу Уолтер и Довер стрит.
Alo? Bir kazayı bildirecektim. Water ve Corner Caddesi kavşağında.
Морская полиция конфисковала и перевезла все имущество Фелпс на склад в Тайсонс Корнер.
NCIS, Phelps'in malvarlığına el koydu ve Tysons Corner'daki bir depoya taşıdı.
Suspect is exiting the southeast corner of the building.
Şüpheli binanın güneydoğu çıkışından ilerliyor.
Well, you're a self-painted corner.
Bu işi başına kendin açtın.
If you took the same guy, telling the same story, put him on the street corner with a shopping cart, he'd be a babbling old fool.
Aynı adamı alıp market arabasıyla sokağın tekine koysan, aynı şeyleri anlatsa insanlar manyak der geçer.
Around the corner.
Hemen şuradaki.
Terrorists are trying to corner the market on tapioca pudding and take down America.
Teröristler nişastalı puding piyasasını ve Amerika'yı çökertmeye çalışıyor!
Like the corner of something.
Bir şeyin köşesi olabilir.
Cause, life puts you in a corner that way.
Çünkü hayat bu şekilde seni köşeye atar.
You told me I was being rude and then you sent me to sit on a stool in the corner.
Bana kabalık ettiğimi söylemiştin ve ve ceza için beni köşedeki tabureye oturtturmuştun.
А слышала о "Джексон файв". и их песню "Corner of the Sky"?
"Corner of the Sky" şarkısının Jackson 5 versiyonunu duydun mu hiç?
Преподобный Корнер.
Papaz Corner.
We may love them but if we don't fight our corner, they'll roll us out flat.
Onları seviyor olabiliriz ama kendi kalemizi korumazsak bizi dümdüz ederler.
Мой отец сказал, что мы не можем быть вместе или гангстеры Четырех Углов убьют нас обоих.
Babam onunla görüşemeyeceğimi söylemişti. Four Corner çetesi ikimizi de öldürürmüş.
Never thought I'd say this, but I'm actually getting more done down in the basement of an abandoned steel factory than in the corner office of a high rise.
Bunu söyleyeceğim aklıma gelmezdi ama terkedilmiş bir çelik fabrikasının bodrumu bir gökdelenin köşe ofisinden daha fazla sevmeye başladım.
I'm forced to wonder if you didn't orchestrate this whole little drama knowing it would corner me into securing your return to the crew.
Acaba beni burada sıkıştırıp senin tayfaya dönüşünü sağlayan bu olayı sen mi planladın, merak etmeden duramıyorum.
На этом церемония завершается, но в отеле нас всех ждет выпивка.
Bu tören ve toprağa şarap dökülmesi Corner Hotel'deki tebrikleriniz ile bitiyor.
Говорят, ты прятался в отеле.
- Corner Otel'i işletiyormuşsun.
Он тогда обустраивал отель.
O zamanlar Corner Hotel'i yeni yeni inşa ediyordu.
Ладно, я бы взяла что-нибудь не особо мрачное, типа "Уголка неба" из "Пиппина".
Pekala, ben olsun gösterişsiz bir şeyler seçerdim Pippin'den Corner of the Sky gibi.
И что теперь?
RED's CORNER BAR Sadece MÜŞTERİLER PARK EDEBİLİR - Şimdi ne olacak?
* the cable and ursaline * * you can join on any corner * * enjoy it as it pass * * it's the second line on Monday * * and boy, the crowd is fast * * oh, over in the * * Glory land *
* Tramvay, Ursaline Akademisi * * Sen de katılabilirsin her köşede * * Keyfini çıkartabilirsin önünden geçerken *
Galactic, The Dirty Dozen Brass Band and Juvenile "From The Corner To The Block" Вот как они смогли собраться и сыграть?
Bunları nasıl bir araya getirebiliyorlar?
На углу со Спринг.
Corner Spring.