Exciting traducir turco
8 traducción paralela
Very exciting one-mile race.
Çekişmeli bir mil yarışı.
§ И мысль о любви так захватывает §
# And the thought of lovin'you is getting so exciting #
How exciting.
Heyecan verici.
Well, it certainly makes for an exciting game.
Gerçekten heyecanlı bir oyun.
There is but I think it's exciting.
Öyle ama yine de heyecan verici.
Killing isn't exciting unless he's walking that raggedy edge of being caught.
Yakalanmanın eşiğinden dönmedikçe öldürmekten zevk almıyor.
"Захватывающие времена".
Exciting Times.
"Захватывающие времена".
Exciting Times. Bu doğru değil mi?