Floor traducir turco
39 traducción paralela
Even when our hearts lie panting on the floor
Parça parçayken bile kalplerimiz
Well, my temperature's rising And my feet on the floor
İşte, ateşim yükseliyor Ve ayaklarım pistte
AUDRA'S GOT HER HANDS ON THE FLOOR,
Audra'nın elleri yerde.
EVERYBODY GETS THEIR HANDS OFF THE FLOOR!
Herkes ellerini yerden kaldırsın.
EVERYBODY DOWN, HANDS ON THE FLOOR NEXT TO YOUR BODY.
Herkes uzansın, eller vücudun yanında yerde.
KICK THE LEFT LEG OUT, INCH OFF THE FLOOR.
Sol bacağı yerden birkaç santim havaya kaldırın.
WHEN MY LOWER BACK HITS THE FLOOR THE LEGS COME UP
Sırtım yere değdiğinde, bacaklar kalkacak.
GET YOUR LOWER BACK OFF THE FLOOR.
Sırtınızı yerden kaldırın.
GET THAT LOWER BACK OFF THE FLOOR AND GET UP!
O sırt yerden kalksın!
ONCE YOU START, KEEP YOUR SHOULDER AND YOUR FEET OFF THE FLOOR.
Başladıktan sonra, omuzlar ve bacaklar yerden yukarıda olsun.
YOU'RE GONNA MAKE CONTACT WITH THE FLOOR EVERY TIME.
Her seferinde yere dokunacağız.
Улица Шоссе д'Антен 8, 3-ий этаж.
Adresi : 8 rue Chaussée d'Antin. 3rd floor.
Tiptoe across the floor Ходи на цыпочках
Koridorda parmaklarının ucunda
But the President's welcome to enter Floor 13, as is every other leader of the free world,
Ama Başkan 13'üncü Kata geliyor. Tüm dünyadaki diğer liderler gibi, ben...
Then again the Prime Minister has guaranteed that diplomatically, he can't enter Floor 13, так что, что бы там ни случилось, что бы ни пошло не так... история скажет, что это была не его вина.
O zaman Başbakan gene diplomatik garanti verdi. Orada ne olursa olsun 13'üncü kata giremez. Ters giden şeyler olsa da tarih onun suçunun olmadığını yazacak.
¶ Then I'll hit the floor Hit the floor, ooh ¶
Sonra sahneye çıkacağım, çıkacağım
¶ When we're out on the floor We'll take over the ball ¶
Oraya çıktığımızda Burayı ele geçireceğiz
- Моющее средство от Floor Care -
- One Step zemin bakımı.
Knowing whose it was, most people go back to folding sun dresses and leave it all under the floor.
Oranın kime ait olduğunu, bilen çoğu insan işinin başına döner ve orayı hiç görmemiş gibi davranır.
Ben Furusho bet another embed on the Romney bus that he could jump from the second floor of the Nashua Holiday Inn and land in the pool.
Ben Furusho Romney'in otobüsünde ikinci kattan atlayıp Nashua Holiday Inn'in havuzuna girebileceğine dair iddiaya girmiş.
- The day will come... - Oh! when we have an HR rep who cares what goes on on this floor.
Bu katta neler olduğunu umursayan bir İK temsilcimizin olduğu gün gelecek.
We're gonna be officially condemned on the House floor tomorrow.
Yarın Beyaz Saray'da resmi olarak kınanacağız.
She's just waiting for it to happen and I'd rather get in on the ground floor.
O sadece olmasını bekliyor ama ben temeline girmek istiyorum.
She doesn't think there's gonna be a second floor.
İkinci bir aşama olacağını düşünmüyor.
A sub level is not listed on the inspection's floor plans.
Kat planında alt kat gözükmüyordu.
Vivian : Ooh, tea length or floor length?
- Uzun mu olsun kısa mı?
There is no way that that landed on a hardwood floor without a scratch.
Çerçevenin parke zemine çizik olmadan düşmüş olması imkansız.
Нижний этаж. Сезон 1. Эпизод 1.
Ground Floor Sezon 1, Bölüm 1, Pilot
Ранее в сериале...
Ground Floor'un önceki bölümlerde.
Okay, recap, you hit the dance floor, and...
Tamam, özet geçiyoruz. Dans pistine çıkıyorsun ve...
And then you bleed all over the floor.
Sonra kanın akacak.
Well, the valley floor... рухнуло в пещеру находившуюся под ней.
Ama sonra vadinin tabanı büyük ve derin bir mağaranın içine çökmüş.
? Take me to the floor To the floor
# Yere yatır beni Yere yatır
I had the key, so I let myself in and I found her, just lying on the kitchen floor.
Anahtarım vardı. Kapıyı açıp girdim ve onu yerde yatarken buldum.
Весь пол хранилища — одна сплошная защита.
The entire floor of the vault Kemerin tüm zemini büyük bir anti-gezgin sigilidir.
I'VE GOT MY HANDS ON THE FLOOR.
Ellerim yerde.
Дрилл предупреждал, что вы замучаете нас вопросами.
Before or after they picked up bits of him off the floor?
♪ I got it cut, but I don't see no hair upon the floor ♪
Kaptın işi.