Forth traducir turco
15 traducción paralela
Несколько дней назад во время поездки в Шотландию... я пересекал величественный мост Форс-Бридж, памятник шотландской инженерной мысли и силе.
Birkaç gün önce İskoç mühendis ve kas gücünün.. .. eseri olan şu muhteşem Forth köprüsünün üzerinden.. .. Highland Ekpsres'iyle İskoçyaya giderken..
"погрязнуть в восторге наслаждения" To rush forth in a rapture of delight
Kendi duvarlarını ve aklının kasvetli zindanlarını aş.
А кто эта Дэнис из Форт-Уорса?
Forth Worth'teki Denise de kim?
Пол Cиceро умeр в 1988 году в Фeдeрaльной тюpьмe Фортa-Уэрт от зaболeвaния дыxaтeльныx путeй. Eму было 73 годa.
Paul Cicero 1988'de, Forth Worth Federal Cezaevinde solunum yetersizliğinden öldü.
Нас отправляют в форт Бернель!
Forth Bannel'e gönderiliyoruz.
The real trail of tears is me going back and forth to the ATM all night.
Bütün gece boyunca ATM'ye gidip geldim,... Kızılderililerden daha çok işkence çektim.
Там говорилось, что в этом районе... самая продаваемая недвижимость во всем мегаполисе "Даллас-Форт-Ворт"... за последний год.
Yazdığına göre, bu mahalle geçen yıl Dallas Forth Worth emlâk piyasasının en pahalı bölgesiymiş.
Родом оттуда, но сейчас мы живем в Сан Диего.
Aslen Forth Worth. Ama ezelden beridir San Diego'dayız.
All I've been is back and forth between work and the halfway house.
O sırada neredeydin? Tek yaptığım işimle evim arasında gidip gelmekti.
Полтора месяца назад рядом с Форт Ворт убили двух охранников.
Altı hafta önce, Forth Worth'un önünde iki güvenlik görevlisi öldürüldü.
У всех купюр последовательные серийные номера, они были напечатаны в Форт-Уэрт, штат Техас, в 2008.
Bütün paraların seri numaraları ardışık,... Forth Worth, Texas'ta, 2008'de basılmış.
Они хотят переместить вас в форт Макнейр, чтобы провести полный инструктаж.
Tam bir açıklama yapmak için sizi Forth McNair'e götürmek istiyorlar.
Рейс 202 в Даллас - Форт-Уорт отменен.
202 sayılı Dallas - Forth uçuşu iptal edildi.
Слушай, я просто... trying to follow the protocols set forth by the company. That's all.
Beni dinle, ben şirketin bana verdiği protokolleri uygulamaya çalışıyorum, o kadar.
- Мы, и для нас это было чрезвычайно сложно, - постоянно возвращались к конкретному обвинению и конкретному событию,
- What we did... - And it was a big struggle for all of us... Is, we kept going back to the charge that was put forth to the jury as to the actual event, that one moment in time.