Front traducir turco
98 traducción paralela
Запомнил?
116 Front Caddesi. Anladın mı?
Перевод и русские субтитры by Levelheaded ( watcher @ front.ru )
ALTYAZIÇEVİRİ : MoNC @ N @ RiS
- Так, он идет в сторону Фронт Стрит.
Front Caddesine doğru yürüyor.
I say, pushed that girl in front of the train,
- Ben derim, şu kızı yakala trenin önünde -
... где индейцы ещё выходили, из лесов,.. ... чтобы пройтись по барам и борделям нашего городка.
O zamanlar Kızılderililer hâlâ ormandan gelip Front Caddesi'nin barlarına genelevlerine giderlerdi.
Перевод : Татьяна Saavick ( mail to : yatanis @ front.Ru ) October 2006
INDIVX ALTYAZI EKIBI ~ MeZDAP ~
Похоже, что-то случилось внизу, в Гео-Фронте?
Gep-front ta bir şeyler olduğu anlamına mı geliyor bu?
Гео-Фронт был построен, как самодостаточная единица, даже в случае изоляции от окружающего мира.
Bu Geo-front kendi kendine yetebilecek şekilde dizayn edildi. dışarıdan izole olsak bile
А с Передней улицы.
- Öyle mi? Front Sokak.
I'll meet you out front.
Ön tarafta buluşuruz. - Tamam.
Paleo Sun. Это на углу Фронта и Принцессы. Хорошо?
Princess ve Front sokağının köşesindeki kafe, tamam mı?
В ту критическую субботу, 27-ого октября... On that critical Saturday, October 27th у нас было два послания от Хрущева лежавшие перед нами. ... we had two Khrushchev messages in front of us.
O kritik Cumartesi günü, 27 Ekim'de önümüzde Kruşçev'den gelen iki mesaj vardı.
И он написал текст объявления, мы вышли через парадную дверь. So he wrote out the announcement, we walk out the front door.
O duyuruyu yazdı, ön kapıdan çıktık.
Блюстителей закона выставили впереди солдат. U.S. Marshals in front of the soldiers.
Askerlerin önüne de polisler.
Человек, появившийся перед Брэндоном.
He showed up suddenly in front of Brandon...
Человек, решивший пойти против Миленниона.
He stood in front of Millennion to block its way...
¬ нимание!
Hardly front-page news!
У ходит на юг с Даймонд по улице Фронт в угнанной машине ФБР.
Şu an, çalıntı FBI aracıyla Diamond'dan çıkıp Front üzerinden güneye kaçıyor.
Двигается на юг с улицы Даймонд по улице Фронт.
Diamond'dan çıkıp Front üzerinden güneye kaçıyor.
Двигаемся от придорожной закусочной к ул. Фронт.
Front caddesine hareket ediyoruz.
Улица Фронт, юг.
En son bilinen, Front üzerinden güneye iniyordu.
Да, нужна скорая помощь. Оушен Фронт Роад, Винис.
Ocean Front ve Rose'a ambulans istiyorum!
Your front door was wide open.
Kapınız aralıktı.
И чем угодно повернётся. ( and front - и с переди )
Önünü de dönecektir tabii.
38-я центральная Улица...
Front Sokak'ı...
Они были недалеко, на ближней Улице.
Front Caddesi'nde onu köşeye sıkıştırmışlardı.
5 Линкольн 9, код 3, в поисках подозреваемого восточное авеню : на востоке в конце улицы.
5 Lincoln 9, kod 3, şüpheli aracı Front Caddesi'nde batı yakasına doğru,... kovalıyoruz- - tekrar ediyorum, Front Caddesi, çıkmaz yolun yakınında- -... batı yakasına doğru.
Если верить навигатору, они будут во Фронт Роял через несколько часов.
GPS'e göre birkaç saate Front Royal'de olacaklar.
- Фронт Роял.
İstikamet Front Royal.
Because Flag spent so much time on the front lines with superpowered people that he identifies with them.
Çünkü Flag cephede bir çok onu tanıyan süper güçlü insan ile çalıştı.
I wish that I could have shown you off to my friends and hear you say "dang" in front of my mom.
Keşke seni arkadaşlarımla tanıştırabilseydim ve "kahretsin" deyişini annem de duyabilseydi.
Они называют себя Эко-фронт.
Adları, Eco-Front.
Если все пойдет по плану, потери понесет только Эко-фронт.
Plan yolunda giderse zarar gören tek şey Eco-Front olacak.
То, в котором "Тамми Смит" открывает, что вообще-то компания заплатила ей за взрыв в их штаб-квартире, чтобы подставить Эко-фронт.
Tammy Smith'in, Eco-Front'a tuzak kurmak için aslında Texpro tarafından para aldığını söyleyen bir video.
Значит, мы делаем видео, в котором я говорю, что работаю на нефтяную компанию, а не на Эко-фронт, и я свободна.
Texpro için çalışıp, Eco-Front'tan olmadığımı söyleyeceğim, sonra gidebilirim. - Hayır.
Не стоит винить Эко-фронт и его участников в том, что я сделала.
Kimse yaptıklarım için Eco-Front'u ya da bir başkasını suçlamasın.
Да ну! ( Shut the front door = Shut the f * up = Are you serious?
- Hadi canım sen de.
Years of fantasizing, and there she was, standing right in front of me.
Yıllarca fanteziler kur, bir anda karşına gelsin. Önünde dikilsin.
Keep the front locked up. No one in or out.
Ön kapıyı tutun kimse içeri girip çıkamasın.
Ganz is out front.
Ganz ön kapıda yakalandı.
We should make love right here in front of them.
Onların önünde sevişmeliyiz.
Right here in front of them. Yeah.
Onların önünde.
He wants us to think that he took Julio out the front door.
Julio'yu ön kapıdan çıkardığını düşünmemizi istiyor.
Here, put your luggage up there in front. ( Вот, положи свой багаж туда рядом )
bagajlarınızı ön tarafa koyun.
They're right in front of you.
Hemen önündeler.
If Georgie can front load his guys, make Hale think they're his salvation...
Eğer Georgie, adamlarını öne çıkarır, Hale'i kurtuluşu olduğuna ikna ederse...
Перевод : Татьяна Saavick ( mail to : yatanis @ front.ru ) june 2006
~ Star Trek Türk ~ ~ MeZDaP ~
Продолжение следует... Перевод : Татьяна Saavick ( mail to : yatanis @ front.ru ) june 2006
~ MeZDaP ~
Перевод : Татьяна Saavick ( mail to : yatanis @ front.ru ) june 2006
~ MeZDaP ~
Татьяна Saavick ( mail to : yatanis @ front.ru ) March 2007
- Büyükelçi.
- Угол Фронт и Йорк.
- Front and york'taki. - Front and york.