Needs traducir turco
60 traducción paralela
Here is a list of surpluses and needs remaining.
Ürün fazlasi ve kalan gereksinimler listesi bu kadar.
Needs somebody
Birine iHtiyacı vardır
Needs somebody to love
Sevecek biriniarar
Everybody needs somebody
Herkes birine iHtiyaç duyar
Зачем болтать напрасно?
? Who needs all that talking?
- Зачем бродить туда-сюда?
Who needs all that walking?
Ему необходимо саморазрушение... усилие воли.
It needs an act of self-destruction... an effort of the will.
, кто бы ни написал this needs кого - то, чтобы брать падение ( осень ).
Bunu her kim yazdıysa bunları üstüne atacak birine ihtiyacı var.
"Вчера", "Пока я ему нужна"... "Борись за свою мечту".
Yesterday, As Long As He Needs Me, Climb Every Mountain.
I don't want her telling Emma she needs a nose job.
Burun ameliyatına ihtiyacı olduğunu söylemesini istemem.
- She needs changing.
- Altının değişmesi gerekiyor.
Я думаю человечество должно подумать больше об убийствах... I think the human race needs to think more about killing о конфликтах. ... about conflict.
Bence insan ırkının öldürme, çatışma üstünde daha fazla düşünmesi gerekiyor.
A friend of mine said : "Мы нашли корпорацию в Америке, которая нуждается... " We're gonna find a corporation in America that needs в советах и способностях людей из нашей аналитической группы...
" Oluşturmakta olduğum olağanüstü grubun tavsiye ve yeteneklerine ihtiyacı olan bir şirket bulacağız.
Everything a man needs to get by.
Bir erkeğin yoluna bakabilmesi için ihtiyacı olan her şey.
Sorry. I, um, I don't have anything that needs fixing.
Üzgünüm, tamir edilmesi gereken bir şeyim yok.
He needs a pretty girl to help him get the voice code.
Adamın da ses şifresi için kıza ihtiyacı var.
He needs to fix this crap.
Bu pisliği düzeltmeli.
Maybe someone needs body parts to build a Nganga.
Belki biri Nganga yapmak için ceset parçaları topluyordur.
Help him with anything he needs!
Yardım et, ne isterse yardım edin.
My friend the string-puller, now he needs a little bit of good faith.
Büyük arkadaşım, senden biraz hayır bekliyor.
The club needs Georgie alive for a minute.
Kulübün Georgie'ye bir süre canlı ihtiyacı olduğunu.
Who needs a coach?
Koça kimin ihtiyacı var? !
Butters Creamy Goo is chock-full of all the essentials an athlete needs.
Butters'ın Kaygan Sıvısı bir atlete gereken her şeyi karşılıyor.
Christine clearly needs to be fed.
Christine'in beslenmesi lazım.
Well, at this stage, I'm only equipped to handle the concerns of a six-week-old, so, unless you have a diaper that needs changing or need to be breast-fed, I'm afraid I can't help.
Şu aşamada sadece 6 aylık bir çocuğa bakabilecek yeterlilikteyim o yüzden, değiştirilmesi gereken bir bebek bezin yoksa ya da emzirilmen gerekmiyorsa, maalesef yardımcı olamam.
No one else can do it, and Lavon needs him for his plan to propose to Ruby.
Yapabilecek başka biri yok... ve Lavon'un planı için O'na ihtiyacı var... Ruby'ye evlenme teklif etmek için.
Mom needs her lunch, please.
Annemin yemeğini getirir misin, lütfen?
- "America needs its own Tahrir."
-... diye bir e-mail gönderdiler.
Well, who needs that now?
Well, who needs that now?
Ah, who needs that now?
Ah, who needs that now?
I got extra weed in the fridge, but it needs rolling.
Dolapta yedek ot var ama sarılması lazım.
She needs me there for her.
O kadar üstüne geliyorlar ki. Desteğime ihtiyacı var.
Ты просто маленькая сучка that needs to be broke like the rest.
Diğerleri gibi düzülmesi gereken küçük kaltağın tekisin.
[Crying] He needs to see you!
Sizi görmesi gerekiyor!
William : Well, the study needs to be a priority.
Çalışmamızın öncelikli olması gerekiyor.
Lieutenant Daniels needs her husband, and we need answers. In the meantime,
Yüzbaşı Daniels'ın kocasına, bizim de cevaplara ihtiyacımız var.
We have to gain entryto someone's flat, so the porter needs to be toldto unlock the door.
- Birinin evine girmemiz gerekiyor. Kapıcıya kapıyı açmasını söylememiz gerek.
Well, that's very sensible.A woman your age needs her rest.
Çok mantıklı. Sizin yaşınızda bir kadının dinlenmeye ihtiyacı olur.
- Someone else needs to talk to Laura.
Laura ile başka birinin konuşması gerek.
On the other hand, you've got Wendell Kaiser, who's deep in debt to his bookie and needs him off his back.
Diğer taraftan Wendell Kaiser bahisçiye borçluydu ve kendisine arka çıkacak birine ihtiyacı vardı.
He says if he's to go down that road, he needs certainty.
Eğer bu yola girecekse emin olması gerektiğini söyledi.
What if it's a breach or she needs blood?
Ya büyük bir yara açılırsa ya kan lazım olursa?
I'm not the one she needs to be worried about dear, you are.
Bana dikkat etmesi gereken o değil, sensin.
Marge needs this.
Marge'ın buna ihtiyacı var.
The minnow needs to get up off of...
Serçenin hemen sıyrılıp tost ekmeğinden kurtulması lazım.
( Chuckles ) Daddy needs his cookie.
Babacığa kurabiye lazım.
* Тот, кто так похож на тебя, и кому нужны нежные руки * * чтобы вести его вперед *
♪ Someone who is just like you and needs a gentle hand to ♪ ♪ Guide them along ♪
* А есть только человек, которому нужен другой человек *
♪ But first be a person who needs people ♪
And her dress needs dry cleaning,
Ayrıca elbisesinin kuru temizlemeye verilmesi gerek.
"... компания, что больше всех, в Соединённых Штатах, нуждается в нашей помощи, это :'Форд'. " "... the company that most needs our help in all the U.S. is'Ford'. " Я сказал :" - Как ты это понял? " "
"Bunu nasıl öğrendin?" dedim.
Переводчики : MuJI, twelve, Eva11, gal special _ needs, okpoxa, kimme, realtmd
Çeviri : eyldz LoneStar