Pushing traducir turco

Я думаю, отправлять 300 000 - 400 000 американцев туда I think pushing out 300,000 - 400,000 Americans out there не будучи способным гарантировать, к чему это приведет without being able to guarantee what it will lead to это ужасный риск по ужасной цене. is a terrible risk at a terrible cost.

Ne sağlayacağını garanti edemezken oraya 300-400 bin Amerikalı göndermek maliyeti çok ağır, korkunç bir risk.

You tell me who's pushing it out in Sanwa.

Bana kokaini Sanwa'dan kimin dağıttığını söylersin.

Jody is pushing me to new levels.

Jody beni yeni yeni şeylere zorluyor.

Ввожу 40 миллиграмм пропофола.

Propofol 40 Pushing.

Если бы я мог вернуться назад, Клянусь Богом I would have stuck with the pack, но мы же не можем вернуться во времени, к сожалению, so I'm just gonna have to keep pushing forward.

Eğer geri gitme imkanım olsaydı yemin ederim ki sürüyle birlikte kalırıdm, ama ne yazık ki zamanda geri gidemiyorsunuz, o yüzden ilerlemekten başka çarem yok.

But I was pushing for the asparagus, so... so I wouldn't lose the phallic thing.

Ama ben kuşkonmaz istiyordum. Fallik durumumu kaybetmemek için. Doğru.