Something traducir turco
368 traducción paralela
How much more can we be joyful When there's really something
Nasıl olur neşeli daha fazla
It gives you something to think about
Bu düşünmeğe değer bir şey.
Где-то внутри нас находится сила. ♪ Somewhere ♪ Inside something there is
İçimizde bir karmaşa var Bizi neyin beklediğini kim bilebilir
And something warm to come to
Yalnız ve soğuk gecelerde
- Опять врёшь?
Are you up to something again?
Это от меня, позаимствованное. [something borrowed]
Bu benden, ödünç veriyorum.
А где же что-то грустное? [something blue]
Mavi bir eşyaya ne oldu?
Now, isn't that something?
Şu raslantıya bak.
Я тебе дам поплакать, женщина!
I'll give you something to cry about, woman!
Встретимся у входа. Спасибо. ( играет "Something Hot"
Harika, önde buluşuruz.
They're caught on something.
Bir yere sıkışmış.
Ведь она - что-то совсем новое. Чувствую, как плавится литий.
# # she's just so something new # # a waking lithium flower # # just about to bloom #
- Если вам нужен выкуп, я - я могу предложить кое-что
- If it's ransom you want, I-I can arrange something.
No, I just think we should save our china for something really special.
No, I just think we should save our china for something really special.
What if something breaks?
Peki ya bir şey kırılırsa?
But if something breaks and then the queen comes over...
Ama bir şey kırılırsa ve Kraliçe de gelirse...
Honey, I don't know how to tell you this but if something were to happen to Ross or myself you wouldn't get the baby.
Tatlım bunu sana nasıl anlatırım bilemiyorum... ... ama eğer Ross'a ya da bana bir şey olursa... -... bebeği sen alamazsın.
Does it have something to do with a spaceship?
Does it have something to do with a spaceship?
Well, let me tell you something.
Sana bir şey söyleyeyim.
Lesson # 3 : There's something beyond one's self.
Benliğimizden öte şeyler var.
Придающие значение моральным ценностям... Stress on values что-бы понимать что за ними стоит... ... something beyond one's self и быть ответственным перед обществом.
Değerler benliğin ötesindeki şeyler ve topluma olan sorumluluk vurgulanıyordu.
... or something like that was a mission report. И если вы прерывали миссию, то вы должны записать почему. And if you aborted a mission, you had to write down why.
Görevi iptal ederseniz, nedenini yazıyordunuz.
Вы знаете, это было в 2-ва часа ночи Или около того. You know, it's 2 a.m. Or something.
Gecenin 2'si filandı.
Какой-нибудь приказ на 45 000 человек. Something on the order of 45,000 men.
45.000 asker civarında.
- When you talk about the responsibility for something like the Vietnam War чья ответственность за это? - Когда Вы говорите об ответственности за что-то как Вьетнамская война... ... whose responsibility is it?
Vietnam Savaşı gibi bir sorumluluktan bahsederk en bu kimin sorumluluğudur?
И этот парень пытается уговорить меня сделать что-то... And this guy is trying to tell me to do something что я считаю неправильным и не собираюсь делать. ... that I know is wrong and I'm not gonna do.
Ve bu adam yanlış olduğunu bildiğim ve yapmayacağım bir şey anlatıyor.
Там мы сядем на корабль и поплывём на Гаити или типа того.
From there we'll take a boat to Haiti, or something.
This show doesn't feel like it's something that we made.
Hiç şans var mı?
It feels like something that kind of,
Evet. Gerçekten mi?
I guess I just was moving a little too fast, so I'm sorry if I read something in our friendship that wasn't there.
Sanırım biraz acele ediyordum, yani eğer dostluğumuzda olmayan bir şeyi görmüşsem üzgünüm.
Well, you know, if I didn't do something fast, I'd be Spam in a can, so....
Eğer çabucak bir şey yapmasaydım, konserve olacaktım.
South Park - 809 Something Wall-Mart This Way Comes
Çeviri : Al _ thar
It's a little something Это идея моего доктора.
Doktorumun bir buluşu.
It's just something I do.
Temel özelliklerimden biri.
I feel like I should have something in my hands.
Ellerimde bir şeyler tutmam lazım gibi hisse kapıldım.
Desperate Housewives Season04 Episode09 перевод gagagans
Desperate Housewives Sezon 4 Bölüm 9 Something's Coming Birşey Geliyor Çeviren : phr0zene
Что-нибудь.
Something.
So I'll tell you something
# Hayır, daha önce hiç böyle hissetmemiştim
Something's telling me it might be you...
- Ne sıklıkta görüşüyorsunuz? - Haftada iki kez. Biraz daha sık görüşün ve aranızda bir bağ kurmaya çalışın.
I want to give you something.
Sana bir şey vermek istiyorum.
So unless you have something else to say to me...
Eğer söyleyecek başka bir şeyin yoksa...
Мм, Дженни уже раз 15 звонила от мамы чтобы убедиться, что я перезвоню ей во время "Что-то вроде того"
Söz. Jenny "Something Like That" i çalarken onu aramam için 15 kere aradı.
* Something here inside *
Burada içeride bir şey
Хочешь, чтоб я дала тебе пошлёпать кое-то другое?
Want me to give you something else to pop?
Вокалист и пресловутый плейбой. Альдус Сноу, умоляет нас измениться в его экологическом гимне, "Мы должны что-то сделать".
Başı çapkınlıklarıyla belada olan ünlü şarkıcı Aldous Snow bizlere çevreci mesajlar içeren şarkısı We've Got to Do Something'i haykıracak.
How about we pick something from your cookbook? Great.
Yemek kitabından seçmeye ne dersin?
Something to drink about
İçmeye değer bir şey.
Она хладнокровна, но человечна.
Scott Matthewyi # she's so cold and human # # it's something humans do # # she stays so golden solo # # she's so number nine # # she's incredible math # # # insanların yaptığı bir şey #
Чем-то надо жертвовать. Something had to give.
Bir şey olması gerekiyordu.
Что-нибудь осталось?
Something left?
- Oh, no, I'm blanking. Say something.
- Oh, olamaz.