English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / ruso → turco / [ В ] / Ветка

Ветка traducir turco

122 traducción paralela
рука, как ветка пораженная, иссоХЛа.
Şu koluma bakın, kurumuş dal gibi büzüştü.
Да, да, от меня идет прямая ветка метро Но я прошу прощения
- Evet, çok kolay, ama kusura bakmayın...
Когда сюда приезжали мы, эта ветка работала.
Bu hat, biz burada yaşıyorken kullanımdaydı.
Смотри, сломанная ветка.
Bak, şurada kırık bir dal var.
У тебя есть ветка?
Bir çubuk var mı?
На повороте ветка была сломана.
Geride bir dal kırılmış. Doğru.
"а на том суку была ветка..."
Ve o büyük dalda bir dal varmış.
"На том дереве был сук..." "а на том суку была ветка..."
Ve o ağacın üzerinde bir büyük dal varmış ve o büyük dalın üzerinde... bir dal varmış ve o dalın üzerinde bir yuva varmış.
А если ветка сломается?
Dal kırılırsa ne olacak?
" десь. Ёта бокова € ветка длиной 5 километров идет к ущелью лейтон.
Hattan ayrılan bu ray Clayton Uçurumu'na doğru 5 kilometre devam ediyor.
Ёта ветка еще существует в 1985 году.
Bu, 1985'te de var olan uzun ve eğimli bir yol.
" стрелки, где бокова € ветка отxодит от главного пути... в п € ти километраx от ущель € лейтон.Ўонэш.
Makas, tam tali rayın başladığı yerden... Clayton... Yani Shonash Uçurumu'na dek 5 kilometre uzanır.
Я прицепился к этим ключам словно ветка на отмели бурной реки a теперь я свободен.
O anahtarlara öylesine bağlanmıştım ki, taşmış bir nehirin kenarında duran bir dala tutunuyor gibiyidim ve artık bırakma zamanı geldi.
[Хрустит ветка ] [ Грузовик падает]
- Ben inmene yardım edeceğim.
Вот здесь северная ветка.
İşte kuzey çıkışı.
Ваши кости хрупки, как сухая ветка, вы едва дышите.
Kemiklerin ince bir dal kadar kırılgan. Nefes alamıyorsun.
- как больная ветка
Kavrulmuş, solup gitmiş bir fidan misali.
Моё мясо и два овоща, моя ветка и две ягодки.
Et parçam ve sebzelerim.. Dalım ve çileklerim..
Так военная ветка сократит корпоративную, чтобы осуществить свое мировое господство. "
Böylelikle ordu dünyaya... olan hakimiyetini sürdürecekti. "
Потому что сук - это сломанная ветка.
Böylesi daha kibar.
Его убила ветка, после того, как молния ударила в дерево.
Üzerine yıldırım düşen bir ağacın altında kalmış.
Под тяжестью бревна ветка дерева обломилась.
Kütüğün ağırlığı ağacın dalını kopardı.
Ветка обломится, колыбель упадёт.
" dal kırıldığında beşik düşecek
Вы сказали, что я цветок, упавший в поток, а ветка меня не пускает. Это уже не так?
Bana henüz akıntıdaki çiçek gibi olduğumu, fakat dalların yolumu kapattığını söylemiştin.
Ветка хрустнула.
Bir dal kırıldı.
Однажды я залезла на сосну, а ветка сломалась, и я ушиблась.
Bir gün bir çam ağacına tırmanırken ağacın dalı kırılıvermişti Her tarafım yara bere olmuştu.
- ОК, новая теория. - Преступник насилует её, начинает расчленять. Слышит, как хрустнула ветка.
saldırgan kadına tecavüz eder, onu parçalamaya başlar ve bir ses duyar.
Выглядит как ветка.
Bir sopa gibi görünüyor.
Все от фонаря, до самого замка Кэр-Паравел у Восточного океана, каждый камень, каждая ветка, каждая льдинка - все это Нарния.
Fenerin direğinden Doğu Okyanus'taki, Cair Paravel Şatosu'na kadar her yer. Gördüğün her dal ve taş her buz sarkıtı, Narnia'dır.
Зеленая ветка, София.
Yeşil hat Sofia.
Зеленая ветка, София.
Yeşil hat, yeşil hat Sofia.
Фиолетовая ветка, фиолетовая ветка.
Mor hat, mot hat.
А ветка?
Ya dal?
- Северная ветка.
- Banliyö treni oraya gider.
На дороге лежала ветка.
Bir yol ayrımı vardı
Ну, большая ветка или сук. Не важно.
Büyük bir dalı veya kütük... her neyse.
Синяки не похожи на то, что вас ударила ветка.
Bu yaralar, üzerine ağaç dalı düşmesiyle olmuş gibi görünmüyor.
Мистер Хернандез, вообще-то ветка все еще в нем.
Tamam, Bay Hernandez, aslında dal hala orada.
Игра "Ветка Яманоте"!
Yamanote Hattı Oyunu!
- Чем выше ветка, тем более липкая лента.
- Ne kadar iyi yapıştırıyorsa, o kadar yüksek bir daldandır.
Мы находимся здесь. Здесь подъездная ж / д ветка ведёт в Литтл Бостон.
Biz buradayız, şurası da Little Boston'daki Spur istasyonu.
Смотри-ка, ветка склоняется прямо к забору.
Burdaki agaç dali beni makilaneye sokmaya yeter.
Эта ветка проткнула ей легкое
Bu dal onun ciğerini delmiş.
Здоровенная ветка пробила окно и расплющила его.
Dev bir ağaç dalı camdan geldi ve onu tahrip etti.
Знаешь, той ночью окно машины пробила ветка, расплющив сиденье ребёнка всмятку.
O geceyi biliyorsun, ağaç dalı pencereye doğru geldi, koltuğu tamamen parçaladı.
Гнилая ветка наверху ствола сломалась - и тебя не забудут. Тебя больше нет и тебе хвала.
Çürümüş bir dalı koca çınarın kaydırdı ayağını, düşüverdin ve ölüp gittin.
Думаю, это просто ветка... Ладно, это в окне.
Tamam bu sadece bu sadece camdaki bir daldı.
- ветка в ваших...
-... saçınızda bir dal...
- Ветка упала.
- Bir dal düşmüş.
Ветка?
Bir sopa mı?
Ветка упала.
Dal düşmüş.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]