Влип traducir turco
299 traducción paralela
Я чувствую, что влип по уши в это дело.
Bu işteki tek gerçek kurban benim.
Ты влип, парень. История моей жизни.
Hayat hikayemi dinlemeye hazır olun bayım.
Я ведь влип в это, так как понимаю в страховании, верно?
Yapma, ben bu işe sigortadan anladığım için dahil olmadım mı?
Как я вообще влип в это безумие?
Bu kıskacın içine nasıl girdim ben?
Ты влип - и уже ни для чего и ни для кого не годишься.
Hiçbir şey ya da hiç kimse için işe yaramadığınızı anlarsınız.
- Не ври мне, Джимми Карри. Стоило мне на минуту оставить тебя без присмотра, как ты влип в неприятности.
Ne zaman seni ihmal etsem, başını belâya sokuyorsun.
Для меня неважно, во что ты влип.
Ne tür bir belaya bulaştığım umurumda değil.
- Ну и влип же ты, лейтенант.
- Tam bir pisliğe bulaştın.
Ты влип почище.
Senin başın daha çok dertte.
Парень, ты влип.
- Başın belada, oğlum.
Понимаешь, во что ты влип?
Ne tür bir beIaya buIastgn biImiyorsun.
В дерьмо влип!
Şimdi de boka battın!
- И как ты в это влип?
- Nasıl girdin işe?
И надо же такому случиться, влип в историю с красивой девушкой.
İşte böylece, güzel bir kıza takılıp kaldım.
Надо полагать ты влип.
Ne yapacaksın? Normal koşullarda, başın dertte demektir.
Да, она пришла вчера сюда, и я влип в неприятность.
- Daha sonra anlatirim o halde. O fahise ve mektuplari
Ещё больше влип в неприятности.
Ama daha çok belaya battı.
Я в затруднении, Гейл, я серьезно влип.
Çok mahcubum. Çok zor bir durumdayım Gail.
Понятия не имею, но влип он здорово.
Bilmiyorum ama her neredeyse çok zor durumda.
- Нашла время! Видишь, в какое дерьмо я влип?
- İçinde olduğum pisliği görmüyor musun?
Наш шериф здорово влип со своей подружкой.
Bizim şerifin başı kız arkadaşıyla fena halde dertte.
Если так, то ты влип по уши.
Eğer bulursa sen kafandan bulursun.
Ты не понимаешь во что ты влип
Ama şu anki durumunu pek anlamadın
- Да, ты влип.
- Mahvoldun.
Помнишь, как я тогда влип с ворованными часами?
Sears`tan tüm saatleri çalıp kaçtığım günü hatırlıyor musun?
Мне показалось, что я влип, как в том фильме, "Роковое влечение", помнишь?
Tanrım! Bir an için kendimi Ölümcül Cazibe'de zannettim.
Ты влип, вези её в больницу и звони адвокату.
O zaman hastaneye götür ve hemen bir avukat ara.
Ты влип в полное дерьмо
Başın dertte.
Я влип в историю.
Yardımına ihtiyacım var.
Да, парень, ты влип.
Ooh dostum. Sen berbat bir durumdasın.
Из него и только 1 выход! Ну и влип я.
Bir tanesi de burada!
- Тогда ты влип.
— O zaman başın belada demektir.
Когда он проснулся на следующее утро... и понял во что он влип, он сильно занервничал.
Hemen orada satmak için. Neyse, ertesi sabah uyandığında, ne yaptığının farkına varınca çok telaşlanmış.
Я не знаю, во что влип.
Nerede olduğumu bile bilmiyorum!
Слушай, Лютер я не хочу знать, во что ты влип.
Bak Luther, neye bulaştığını bilmek istemiyorum. Biliyorum ama sana sormayacağım.
Братец круто влип.
Kardeş büyük bir pisliğin içinde.
- Ты хоть представляешь, во что ты влип? !
- Bunun ne olduğu hakkında bir fikrin var mı?
Похоже, я здорово влип, а?
Pis işlere bulaştım, ha?
- Нет, влип в историю с его сыном теперь он тоже там лежит.
- Hayır, oğluyla da birşeyler oldu ve şimdi o da yatıyor.
Ты влип, приятель.
Sen... mahvolursun!
Я чуть не влип.
Çok yaklaşmıştım. bu kadarcık kalmıştı,
Боже, ну я и влип.
Bu harika.
Льюис из-за него влип?
Ve Lewis, başı belaya girmiş mi?
Только я тут влип в неприятность.
Burada gerçekten başı belada olan kişi yalnız benim.
Ну, скажем например, что я влип в неимоверную ситуацию.
Konuşma olsun diye söyleyeyim, kendimi imkânsız bir duruma soktum.
Влип?
- Çok mu acı çekiyorsun?
Совершеннейшее. Ты здорово влип.
Bizi geri zekâlı yerine mi koyuyorsun?
Влип в историю, Бранд?
Yoksa başın belada mı Brub?
Да, я здорово влип.
Anlaşıldı, yapacak bir şey yok. Köşeye sıkıştım.
Вот влип!
İşte bu harika.
Коко влип.
Coco becerilmiş.