English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / ruso → turco / [ Д ] / Додзе

Додзе traducir turco

108 traducción paralela
Я послушал свою катру, и теперь... я главный в додзе ( зал для занятий карате ).
Böylece katramı dinledim, ve şimdi... sınıfa hükmediyorum.
- Заглянула в додзе?
- Sınıfa uğradın mı?
Теперь очередь додзе.
Şimdiki görevin dojoyu temizlemek.
из-за этого его и выкинули из додзе.
Kazanmak için her şeyi yapar. Davranışları yüzünden bir dojodan atıldı.
379 ) } Сирахама Мотоцугу 469 ) } Ты вообще в нормальный додзе поступил?
her gün eve turşun çıkmış gibi geleceğini hiç düşünmezdim.
Неужели ребята в додзе опять издеваются?
bunu başaramazdım! Abi!
Он сам выбрал тот додзе и мы должны верить ему.
Oğlum köşeye sıkışmış! Onu korumalıyız!
Мать... если это плохой додзе?
bu yüzden ona inanmalıyız.
А ну 150 кругов вокруг додзе!
Dojonun etrafında 150 tur at!
Открою додзе и стану учить детей фехтованию.
Bir dojo okulu açıp çocuklara kılıç dersi vereceğim.
А ведь можно в нашем саду открыть додзе.
Bahçede başlamaya ne dersin?
А дети крестьян и мещан тоже смогут учиться в вашем додзе?
Şehirli çocuklarıyla birlikte köylü çocukları da okuluna katılabilir mi?
когда я учился фехтованию в додзе.
Dojo okuluna geldiğim zamanlar genellikle karşılaşırdık.
Я три года обучался в додзе Наганума.
Naganuma okulunda üç sene eğitim aldım.
Наше додзе такое грязное... Тем более что я сейчас занят...
Okçuluk dojo'muz çok dağınık, ve ben çok meşgulüm.
Наше додзе такое грязное... Тем более что я сейчас занят...
Okçuluk salonu baya bi dağınık da, ve ben o kadar meşgulüm ki...
Мы недавно открыли наш зал ( додзе ) в Фушане
Yakınlarda Fuoshan'da bir dojo açtık.
Тогда скажи мне, как я смог выжить на улице Додзе?
Söyle bana, Dövüş okulunda nasıl devam edeceğim?
Здесь так много Мастеров на улице Додзе, попроси кого-нибудь - они не откажут
Dojo sokağında pek çok usta var, onlara sorarsan herhangi birisi kabul edecektir.
Где тут улица Додзе?
Dojo Sokağı nerede?
Додзе
Dojo
Мы собираемся открыть додзе в Фушане, и мы хотим показать им свои способности
Fuoshan'da bir dojo açıyoruz. Buradaki insanlara yeteneklerimizi göstermemiz gerekiyordu.
Открыть додзе, да?
Bir dojo açıyorsunuz, doğru mu?
Если вы хотите открыть додзе, Вам не обязательно сражаться со мной
Eğer bir dojo açmak istiyorsanız, benimle dövüşmenize gerek yok.
Ты думаешь мой дом это додзе?
Evimin bir dojo olduğunu mu düşünüyorsunuz! ?
Почему ты не сказал мне первому, что хочешь открыть додзе?
Bir dojo açmak istiyordunda neden ilk önce beni bilgilendirmedin?
Разве я говорил что хочу открыть додзе?
Ben ne zaman bir dojo açmak istiyorum dedim ki?
Мияги Сенсей в Додзё ( ~ спортзал ).
Miyagi Usta doİo'da çalışıyor.
Добро пожаловать в додзё семьи Мияги.
Miyagi ailesinin doİo'suna hoşgeldin.
- Вот ключи от додзё ( тренажёрного зала ).
- Salonun anahtarları. - Sen neden bahsediyorsun?
Помните, по телефону вы сказали, что если я приеду, и побью этого ЛаРуссо в турнире долины то получу в собственность 25 % ваших новых додзё ( ~ тренажёрных залов )?
Bizim Vadi Turnuvası'nda LaRusso'yu yenersem... yeni dojo'larınızın yüzde 25'ni vereceğinizi söylemiştiniz.
Я снова открываю додзё Кобра Кай.
Kobra Kai okulunu tekrar açıyorum.
- "Ау"? "Ау" не место в этом додзё, Мр. ЛаРуссо.
"Ah" diye bağırmak bu dojo'da kabul edilemez Bay LaRusso.
Вместе с ним мы откроем сеть додзё Кобра Кай молодёжь, приходя туда, осознаёт те ценности, которые я осознал сам :...
Onunla birlikte bir Kobra Kai dojo zinciri kurmak üzereyiz. Genç insanlar buralara gelip benim öğrendiğim değerleri öğrenecekler.
В другом углу, тот кто-то, кто не нуждается в представлении действующий чемпион из Мияги додзё Дениэл ЛаРуссо.
Bu köşede de hepinizin çok iyi bildiği... Miyagi dojo'sundan geçen yılın şampiyon... Daniel LaRusso.
- Это мой додзе.
- Burası yatak odam.
До этого ничего подобного в додзё не было.
Dojoda şimdiye kadar böyle bir yetenek olmamıştı.
После одной недели со мной в моем додзё, вы будете готовы защищать себя... с силой гризли... - рефлексами пумы... и мудростью человека.
Dojomda benimle geçireceğiniz bir hafta sonunda kendinizi savunurken bir boz ayının gücüne, bir pumanın reflekslerine ve bir erkeğin aklına sahip olacaksınız.
А как же... додзё Дуайта?
Dwight's salonuna ne dersiniz?
Филиал Олбани работает даже в обед, чтобы их не сократили, а у нас Майкл решил продлить обед на час, чтобы мы успели съездить в додзё и посмотреть на его бой с Дуайтом.
Şirketin Albany şubesinde herkes şirket kapatılmasın diye öğlen bile çalışıyorken, Michael, sırf Dwigt'la yapacağı dövüşü herkes izleyebilsin diye... öğlen yemek molasını bir saat daha uzatabiliyor.
Хочу, чтобы люди боялись того, как сильно они меня любят. И сегодня я, кажется, доказал это в додзё.
İnsanların bana olan sevgisinden korkmalarını isterim hep, ve sanırım bugün bunu salonda ispatladım.
практикуясь в додзе.
Tsukuba mı! ? Tsukuba dojoda çalışırken hep 2 kişiyle maç yapar.
зайду-ка я в тот додзе и...
Sebastian!
что настоящий бой - не спарринг в додзё.
Mimura, kursta çalışma ile gerçek dövüş aynı şey değildir, bunu unutma.
Но господин Симада выпускник знаменитого эдосского додзё!
Ama Lord Shimada Edo'daki en ünlü yerlerde eğitim aldı.
Позади додзё?
Okçuluk klubünün arkasında! ?
Все в моём додзё – раненые сироты.
Benim dövüş okulumda, hepimiz yaralı yetimleriz.
Он преподаёт кэндзюцу в школьном додзё.
Okul dojosunda kılıç kullanma öğretiyor.
Когда ты проходила по дороге мимо додзё, господин Тэдзука всегда смотрел на тебя.
Yolunun üzerindeki dojo'dan Tezuka-sama hep seni izlerdi.
- Здесь единственное додзё на чердаке.
- Çatı katlarında bir tane oda olur!
Это мое додзё.
Dövüş okulumun numarası o.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]