English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / ruso → turco / [ И ] / Избегал

Избегал traducir turco

208 traducción paralela
Я избегал их, но они все-таки поймали меня.
Onları başımdan savmaya çalışıyordum ama yakalandım işte.
Я никогда не делал девушке предложения, я избегал этого.
Şimdiye dek bunu hiçbir kıza sormamıştım. Bundan sakındım.
А правда ли, что мистер Фабрини тщательно избегал прямого контакта между Вами и миссис Карлсен до тех пор, пока однажды, в гараже компании вы обе не встретились лицом к лицу?
Bay Fabrini'nin bir akşam randevuları karıştırıp sizi yüz yüze bulana kadar ikinizi aynı anda idare ettiği yalan mı?
Из всех людей я избегал тебя :
En sakındığım sendin.
Но кроме этого теперь на всю жизнь, где бы он ни жил, Луиджи чурался разговаривать и знакомиться с женщинами, чьего присутствия он избегал, так что любой, кто его видел, считал, что он испытывает к ним врожденную неприязнь...
Papa Luigi özellikle hayatı boyunca, nerede yaşarsa yaşasın, kadınlarla konuşmaktan, onların sözünü etmekten korkmuş, varlıklarından... sakınmıştır, onu ilk defa gören birine, kadınlara karşı doğal bir... antipati beslediğini düşündürtecek kadar onları sevmezdi.
И на вашем месте я бы избегал надевать пижаму.
Ve sizin yerinizde olsaydım, yatarken pijamalarımı giymezdim.
Боялся ли Бога и избегал ли греха?
Tanrı'dan korkar mıydı, günah işlemekten kaçınır mıydı?
Он избегал этого уже шесть месяцев.
Altı aydır bundan kaçıyordu.
Ты избегал смотреть мне в глаза.
Kendini benim gözlerimden kaçırıyordun, değil mi?
Если быть честным, я всегда избегал Вас.
- Senden daima çekinmiştim
Я наблюдала за тобой, хотя ты и избегал меня. - Эми. - Заткнись!
Seni izliyorum, buna rağmen benden kurtulmaya çalışıyorsun.
30 лет я избегал этого места.
Otuz yıldır burayı yok sayıyordum.
Раз за разом ты избегал гибели - что это если не счастье.
Her seferinde kurtulmak lanet değil, kutsanmadır. Şanslı adamsın.
Это было, как будто свет просто избегал его.
Sanki ışık azalıyor gibiydi yalnız onun için.
Только тогда справедливость, которую он так долго избегал, взяла верх. Фантазия стала реальностью.
Sık sık kaçan adaletin ters tarafına denk geldi, hayal gerçek oldu.
Я избегал заниматься сотнями неприятных дел с тех пор как вернулся с Z'Ha'Dum.
Z'ha'dum'dan döndüğümden beri yapmaktan kaçındığım yüzlerce tatsız iş var.
Кто-нибудь из них добровольно избегал открывать огонь по гражданским кораблям?
Sivil hedeflere ateş etmekten özellikle kaçınanlar var mı?
Предостережение относительно хумуса избегайте его как прокажённый избегал бы карусели.
Humus konusunda sizi uyarıyorum. Hatta uzak durun. Cüzamlıların lunaparktan uzak durması gerektiği gibi.
Я тщательно избегал любых рецензий на этот спектакль.
Yorumlardan uzak durdum.
Я избегал контакта.
Rakibimden kaçamıyordum.
Я столько лет избегал этого места, и ради чего.
Yıllardır uzak duruyordum buradan. Ama gereksizmiş!
Но он все избегал меня. но никогда не заходил ко мне?
Ama o hep kaçmayı başardı. Sık sık Bupyung'a geldiğini duydum. Niye beni hiç ziyaret etmedin?
- Ты избегал меня в последнее время, Рей? - Нет.
Son zamanlarda benden kaçıyor musun, Ray?
Все 8 лет ты избегал ответственности.
Sen sekiz yıldır ondan kaçınıyorsun.
В следующий раз, как ты набредешь на распродажу, я бы избегал деревянной мебели.
Bir daha evine eşya alırsan, tahta eşyalardan uzak dur.
Я избегал главных артерий.
Ana atardamarlardan kaçındım.
- Я туда не пойду. - Бастер избегал Люсиль Остеро с тех пор, как нечаянно состоил ей глазки, не надев очки.
Size çok ufak bir meblağ da olsa, 20.000'cik gibi mahkeme babanızın serbest kalmasına izin verdi.
То есть избегал.
Önlem için diyorum.
Ты избегал меня.
Benden uzak duruyordun.
Ладно, возможно, избегал.
Tamam, belki de duruyordum.
! Я ждал тебя всю ночь ; спланировал все, избегал родителей... а ты все это время была с Крисом
Bütün geceyi seni bekleyerek geçirdim ; herşeyi planladım, ailemden kaçındım... ve bunlar olurken sen Chris'leydin!
Я избегал разговоров об этом потому что знал, что ты расстроишься, как только я расскажу тебе.
Bütün olaydan kaçıyordum çünkü sonunda sana söylediğim de, kesinlikle gerçek olacaktı.
А ты этого избегал.
Sen de engel olmaya çalıştın.
я застр € л на странной планете на много лет. я не избегал теб €.
Yıllardır garip bir gezegende sıkışıp kalmıştım, senden kaçtığım falan yoktu.
Всю свою жизнь я избегал насилия, а сейчас я сам раскрыл ему объятья.
Bütün yaşamım boyunca burada, şiddetten kaçıyordum. Ona doğru gitmeliydim.
Ну, я избегал её два дня.
İki gündür ondan kaçıyorum.
Не подумай, что я избегал тебя, просто не хотелось тратить твоё время.
Aslında senden kaçmıyordum. Vaktini harcamak istemedim sadece.
Пока он избегал сражений, к нему с востока прибыли десять легионов, которые серьезно превосходят по численности мои силы.
Savaşı engellerken... Doğudan 10 iyi lejyon topladı. Ve ben kendimi sayıca oldukça az bir durumda buldum.
Я избегал их с тех пор, как мы вернулись.
Döndüğümüzden beri onlardan uzak duruyorum.
Раньше он избегал встречаться со мной взглядом.
Benimle konuşurken dahi gözlerime çok nadir bakardı.
Не похоже на Киру? Кира избегал убийств невинных людей. которые помогут поймать другого Киру. если я попрошу помощи вашего сына в расследовании? Что ваши подозрения моего сына
Kira gibi değil mi? Kira başından beri kendisini takip edenler dışında suçsuz kişileri öldürmekten kaçındı. Eğer bu ikinci Kira'yı yakalarsak diğerini yakalamamız için ipuçları bulacağımızı düşünüyorum.
- А почему он постоянно тебя избегал?
- Öyleyse neden hep senden kaçıyordu?
Он был счастлив зная, что ты так думаешь но это как раз-таки он избегал твоих визитов.
Öyle düşünmenden memnundu, ama ziyaretlerini korkuyla bekleyen oydu.
Ты избегал встречи взглядом, когда вам случалось проверять почту в одно время.
Posta kutunu kontrol ederken göz temasından kaçtın.
Он избегал говорить мне о своих делах в школе. Поэтому я позвонил его учительнице, которая думала, что он в Швеции.
Okuldan bahsetmek istemeyince İsveç'te olduğunu sanan öğretmenini aradım.
Знаешь, я как раз думал, насколько я избегал быть нужным.
Ben de tam, bana ihtiyaç duyulmasını ne çok özlediğimi düşünüyordum.
Ты никогда не избегал ничего в своей жизни!
Lanet olsun Kyle, hayatın boyunca hiç pes etmedin!
Избегал смотреть в глаза.
Gözümün içine bakamadı.
- Шестом, на самом деле, и я избегал ее с тех пор.
Ne olmuş ona?
Нет, когда я был ребенком, я избегал разговоров со своим отцом.
Hayır, ben çocukken babamla konuşmaktan kaçınırdım.
Ты избегал совершения того, о чем, как ты знал, ты пожалеешь.
Pişman olacağını bildiğin bir şeyi yapmaktan kendini uzaklaştırdın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]