Йду traducir turco
43,385 traducción paralela
Говори или я пойду за помощью.
Anlat yoksa yardım almaya gideceğim.
Я пойду с вами.
Sizle geleceğim.
- Можно я пойду?
- Şansa bak.
Уйду. Нет.
Uzaklaş.
Я найду её!
Onu bulacağım!
Я не уйду.
Ben ayrılmıyorum.
Я все равно не уйду.
Ben ayrılmıyorum.
Я найду тебя.
Seni bulacağım.
Я не уйду без нее.
Onsuz gitmiyorum.
Если... я найду их...
Eğer... onları bulursam...
Я никуда не уйду.
Hiçbir yere gitmiyorum.
- Я сойду последним.
- Ben size yük olurum!
- Я тогда пойду.
- Ben artık döneyim.
Подготовка и поиск информации займут меня на какое-то время, а потом я найду, чем себя развлечь.
Eagle Point'e Hoş Geldiniz Beni yeteri kadar oyalayacak hazırlıklarım ve iletişimlerim var tabii kendimi eğlendirdikten sonra.
Но вы можете дать мне выйти прямо здесь и затем я пройду остаток пути сам.
Ama sen beni burada bırakabilirsin ve ben de yolun kalanını yürürüm.
Нахуй, пойду в другую сторону.
Sikerler, donuyorum ben. Geldigim tarafa gidiyorum.
Извините меня, пойду сделаю пару снимков.
Musaadenizle, ben gidip birkac fotograf cekecegim.
Сейчас найду.
Bulmam biraz surecek ama.
Я никуда с тобой не пойду!
Seninle hiçbir yere gelmiyorum.
Если я проиграю, я пойду с Вотаном и сделаю то, о чем он просит, и соглашусь абсолютно на все.
Kaybedersem eğer Votan'la gideceğim ve ne istiyorsa yapacağım ve diğerlerinin önünde kafamı sallayacağım.
Я лучше пойду в свою комнату и займусь домашкой.
Odama çıkıyorum. Ödevim var.
Я могу слушать только по частям. Иначе сойду с ума.
Parça parça dinleyebiliyorum yoksa çıldıracak gibi oluyorum.
Простите, я уйду.
Affedersiniz, ben gideyim.
"Маркус, я однозначно пойду с тобой".
Marcus, kesinlikle seninle çıkacağım.
Пойду-ка я за своим пальто.
Montumu alayım.
Хватит преуменьшать, иначе я с ума сойду!
Bu durumu hafife alıp da tepemi attırma.
И никогда больше не пойду.
Bir daha gitmeyeceğim.
Я пойду скопирую мою домашку по испанскому, пока не было звонка.
Zil çalmadan İspanyolca ödevini defterime geçirmeliyim.
Если я не могу разговорить тебя, тогда я пойду к тому, кто сможет.
Seni konuşturamıyorsam konuşturabilecek birini bulurum.
- Я не пойду.
- İstemem.
Вот черт. Ладно, сейчас выйду.
Tamam, hemen çıkarım.
- Сейчас возьму ключи и выйду.
Anahtarlarımı alayım.
Я сейчас подойду.
Hemen ilgileneceğiz.
- Я пойду в полицию...
- Karakola gidiyorum.
Но я пойду возьму напитки.
Ama gidip içkileri getireyim.
Да, думаю, я пойду с тобой, если не против.
Tamam, ben de seninle geleyim.
Я пойду возьму воды или что-то ещё.
Su falan alırım.
- Дай выйду.
- İndir beni.
Я бы мог сказать... "Я не уйду".
Gitmiyorum, diyebilirdim.
Нет. Я не уйду.
Hayır, gitmeyeceğim.
Я уйду.
Gideceğim.
Я не уйду.
Gitmiyorum.
Я сейчас выйду, а ты вылезешь обратно в окно.
Ben kapıya bakacağım, sen de pencereden çıkacaksın.
Ты сказал, что когда я дойду до конца, мы сделаем, что должны.
Sonuna geldiğimde gerekeni yaparız, demiştin.
Пойду чего-нибудь куплю.
Ben bir şeyler alayım.
Пойду прогуляюсь.
Yürüyüşe çıkacağım.
Так, я лучше пойду.
Artık gitsem iyi olur.
Пока не признаешься, не уйду.
Önce itiraf et.
Бл * ть, я пойду в школу.
Gidip okulla konuşurum.
Я пойду с вами.
Ben de sizinle geleceğim.
Я найду ее.
Gidip onu bulacağım.