Ногти traducir turco
834 traducción paralela
Правда, что женщины там красят ногти на ногах?
Bütün kadınların ayak tırnaklarını boyadığı doğru mu?
Так бы и вцепилась в морды, да жаль ногти!
Tırnağımı kırmaya değseniz parçalardım sizi.
Боже мой... Грызть ногти...
Ulu Tanrım, aşkla kıkırdıyorsun.
Ну знаешь, ужасно много проблем с ними, мыть их, стричь ногти.
Onları yıkamak ve tırnaklarıma manikür yapmak tam bir eziyetti.
Не грызи ногти, милая.
Tırnaklarını yeme, tatlım.
Ногти, принцесса, всегда должны блестеть.
Prenses tırnaklarındaki cilayı çıkarmamalı.
Ногти придётся постричь.
Tırnakları kesilmeli.
Посмотри на мои ногти.
Mario, parmaklarımı görüyor musun? Nasıl şişmiş.
Такой странный водопроводчик а у меня даже ногти были не накрашены.
Orada, yabancı bir muslukçuylaydım ve ayak parmaklarım ojesizdi.
Я не знаю, как это выразить... Как мои ногти... стены... злость.
Nasıl söylesem... tırnaklarım, duvarlar gibi, öfkeden.
- Ты обратил внимание на их ногти?
- Tırnaklarını farkettin mi?
И не смажь ногти.
Ojene dikkat et.
Эти ногти кривые выдернул бы, а самого раздавил бы, как... как таракана.
Çarpık bacaklarını, yengeç kollarını..
Они кормят Вас виноградом,..... красят Ваши ногти,..... пока она исполняет танец семи вуалей.
O yedi peçe dansını yaparken,..... kızlar sana üzüm yedirip,..... ayak tırnaklarını boyuyorlar.
Мне следовало бы подстричь ногти.
- Tırnaklarımı kesmeliyim.
Все еще грызешь ногти?
Şimdi nasıl hissediyorsun.
я дам тебе воды, если ты согласишься, но если нет, я обрею твою голову и вырву ногти и задушу тебя!
Razıysan sana su vereceğim,... ama razı değilsen,... kafanı tıraş edecek, tırnaklarını sökecek ve seni bağlı halde bırakacağım!
Даже гробовщик не отчистил его ногти.
İbne cenaze levazımatçısı bile tırnaklarındaki boyayı çıkaramadı.
Не понимаю. я просто привела в порядок свои ногти.
Ellerimin arasından geçip gidiyor.
— Крашу ногти.
- Tırnaklarımı boyuyorum.
Покрась мои ногти!
Tırnaklarımı ojele!
И у нее были жутко грязные ногти.
Tırnakları da kir içindeydi.
Неправда, мои ногти не были грязными, это ты...
Hiç de bile, tırnaklarım kirli değildi. Asıl senin halin...
Какие у тебя длинные ногти!
Ne uzun tırnakların var!
Я хочу, чтобы ты обрезала ногти на правой руке.
Sağ elinin tırnaklarını kesmeni istiyorum, şu ikisini.
- Майлс, ты грызешь мои ногти.
- Tırnaklarını yiyorsun.
Крысы не кусают свои ногти, тем более, методично, часами, пока их коготки не станут похожи на большую открытую рану.
Ama fareler, tırnaklarını yemez hele düzenli olarak, tırnaklarının ucu açık bir yaraya dönene kadar saatlerce, asla.
Вы всегда ломаете ногти.
Her zaman tırnaklarını kırıyorsun.
Ногти!
Tırnaklar!
Мам, ты накрасишь мне ногти тоже?
Anne tırnaklarıma oje de sürür müyüz?
Красишь ногти!
Oje sürüyorsun!
Окончательно я убедился в этом, взглянув на накрашенные ногти.
Koyu renkli ojeli parmaklar bunun için bir ipucuydu.
Я вспомнил, что Энн не красила ногти.
Anne'in tırnaklarının doğal olduğunu hatırlıyorum.
A Cалли мyчалась ожиданием Грызла ногти и выглядела как картинка, сидя сразy справа в первом рядy
En ön sırada resim gibi güzelliğiyle tırnaklarını yiyerek.
я хочу привести в пор € док свои волосы и ногти.
Saçlarımı ve tırnaklarımı da yaptırırım diye düşündüm.
Мадам Дойл всегда красила ногти лаком "Кардинал" тёмно-красного цвета.
Bayan Doyle, tırnaklarına her zaman Cardinal oje sürerdi. Koyu kırmızı bir renk.
Да. Когда ты вонзила ногти мне в шею, ты была немного...
Tırnaklarını boynuma geçirdiğin zaman biraz numara yaptığını sandım.
Если испортишь мне дело, я все твои ногти врасти заставлю!
- Benimle uğraşırsan ayak tırnaklarını ters çevireceğim!
Я не проговорюсь даже если они станут вырывать у меня ногти
İsterlerse tırnaklarımı söksünler, konuşmam.
Тина, солнышко, ты бы остригла ногти, либо мода, либо спокойный сон.
Tina, ya tırnaklarını kes, hayatım... ya da böyle rüya görmekten vazgeç.
А ногти на руке были?
Peki ya tırnakları?
Я бы скорее отростил ногти на ногах, чем поехал бы туда.
Orya gitmektense evime kapanırım daha iyi.
Я перестал грызть ногти.
Tırnak yemeyi bıraktım.
Подстричь ногти!
Kes şunları!
Длинные ногти?
Tırnakları uzun mu?
Да, думаю, его ногти подросли...
Evet, tırnakları biraz daha uzun.
Госпожа Виргинская, там ножницы... Три дня уже ногти не стриг.
Üç gündür tırnaklarımı kesmiyorum.
Перестаньте грызть ногти.
Tırnaklarını yemeyi bırak.
Не грызи ногти.
Oyunda değildim.
— Фальшивые ногти.
Sahte tırnaklar.
Я остановил ее, потому что она обломала себе ногти.
Onu durdurdum, çünkü tırnakları kırılıyordu.