English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / ruso → turco / [ О ] / Обижает

Обижает traducir turco

149 traducción paralela
Ничего он меня не обижает.
O bana zarar vermez.
Ну, а как он тебе, не обижает, а?
Yani zararlı mı? Ona zarar vermezsen, hayır.?
Какой он жентельмен, раз обижает бедную девушку? !
Zavallı bi kızcağızı rahatsız ediyosa böyle beyfendi olmaz olsun!
Кто кого обижает?
Büyükler değil.
Если кто-то кого-то обижает, я стреляю ему в ногу чтобы остановить его.
Hayır. Eğer bir adam birinin canını yakıyorsa durdurmak için ayağına ateş ederim.
Например,... если кто-то вас постоянно обижает?
Yani biri sizin hayatınızı mahvederse ancak o zaman onu öldürebilirsiniz.
Он всегда меня обижает.
- Bana hep kötü davranıyor.
Но майор Пэйн нас обижает Но майор Пэйн нас обижает
Binbaşı Payne çok disiplinlidir.
Разве тебя это обижает?
Yoksa bunun için mi?
- Это обижает торговцев.
Bu onları aşağılar.
Твоя мать обижает тебя.
Seni inciten aslında annen değil mi?
И это вас обижает как еврея?
- Ve bu da seni bir Yahudi olarak rahatsız ediyor mu?
Нет, это обижает меня как комика.
- Hayır, beni bir komedyen olarak rahatsız ediyor.
- Ваш друг вас не обижает?
Şu erkek arkadaşınız sizi rahatsız mı ediyor?
- Тебя это обижает?
Üzüldün mü?
Он не только обижает мою дочь, но и оскорбляет наши брачные законы.
Kızıma zarar vermekle kalmıyor, evlilik kurallarımızla da alay ediyor.
Ну,... что это за чувство - быть... быть пасынком, когда тебя обижает глава семьи.
Şey, bilirsin nasıl olduğunu üvey evlat olmanın evin reisi tarafından içerlenmenin.
Скажем ей, что нельзя с нами так играть. Обижая тебя, она обижает и меня.
Bizi birbirimize karşı kullanamayacağını, sana hakaret ediyorsa bana da ettiğini söylemeliyiz.
Я так обрадовалась, когда Джек позвонил, хотя, конечно, приглашение в последнюю минуту обижает, не говоря уже о том, что свидания вслепую могут быть не менее опасны, чем борьба с аллигаторами.
Jack aradığında çok heyecanlandım. Kabul, son dakika ayarlamaları can sıkıcı olabiliyor. Tabii tanımadığın biriyle çıkmak timsah güreşi kadar tehlikelidir.
Пожалуйста, скажите нам, кто обижает её.
Lütfen kimin ona zarar verdiğini söyle.
Это тебя обижает?
Seni rahatsız eder mi?
- Меня это очень обижает, Алекс... очень.
- Beni incitiyor, Alex... çok fazla.
- Она когда-нибудь рассказывала тебе, что её кто-то обижает?
Biri onu rahatsız etse sana söyler mi?
Кейт, тебя обижает, что к Говарду больше внимания?
Howard'ın senden daha çok haber olması seni rahatsız ediyor mu?
Но нет! Мой муж обманывает и обижает всех нас.
Kocam yalancı ve hepimizi kandırıyor.
Он чёрствый, грубый и чопорный человек, который ненавидит бедных и обижает слабых.
O kendini beğenmiş, gaddar, fakirlerden nefret eden ve güçsüzleri suistimal eden biri.
Она не хочет, чтобы ее обидели, поэтому она обижает других.
Acı çekmek istemiyor, bu nedenle başkalarına acı çektiriyor...
Нет, Крис меня не обижает.
Ah. Chris... Suistimal etmenin anlamını bile bilmez.
Меня даже обижает, что ты так думаешь.
Seninle beraber yukarı çıkacağımı düşündüğün için, biraz kırıldım doğrusu.
Кто обижает детей, тот и сам ребенок.
Bir kıza sataşan adamın koca bir çocuk olduğunu söylerler.
Под конец дня, это донна, даже когда она меня обижает, даже если я ее ненавижу.
Ne olursa olsun, o donna, beni incitse bile, ondan nefret etsem bile.
Это меня обижает, Кристиан.
Biliyorsunuz, bu beni gerçekten incitiyor, Christian.
Какая-то девушка по имени Трикси использует тебя, обижает, я выслушиваю тебя, и я говорю, что ты сглупил.
Trixie adında bir kız seni kullanıyor. Seni dinliyor ve aptallık ettiğini söylüyorum.
Новенький не просто прогуливает, он еще обижает девчонок.
Yeni çocuk dersten kaçmakla kalmıyor, başkalarını da kaçırıyor.
Он тебя обижает?
Yine sana sataşıyor mu yoksa?
Ты предпочитаешь гулять с ним, а не со мной. Серьезно, меня это обижает.
Onunla takılmayı bana tercih ediyor gibisin.
Скорпион меня обижает!
Sasori beni kızdırıyor!
Но она вас не обижает не делает ничего такого, что делать нельзя?
Peki şimdiye kadar seni rahatsız edecek herhangi bir şey ya da ne bileyim, yapmaması gereken bir şey yaptığı oldu mu?
Меня это точно не обижает.
Kendimi kötü hissetmiyorum.
— Это нас обижает. — Нас обижает, когда вы говорите, что мы не рэперы.
- ¶ mesela bu duygularımızı incitiyor ¶ - ¶ bunlar rapçi değil dediğinizde duygularımız inciniyor ¶
Ему плевать, что он обижает нацистов.
Nazilere teklif vereceğini sanmıyorum
Тебя не обижает, что я не хочу носить его?
Yüzüğü takmak istememem seni rahatsız etmiyor mu?
Тебя ведь никто не обижает.
Kimsenin söyledikleri sana dokunmuyor.
Никто меня не обижает.
Kimse beni kolayca kıramaz.
Ана, это обижает меня, когда ты так говоришь.
Böyle konuşarak kalbimi kırıyorsun, Ana.
Он заявляется сюда в день похорон, а теперь еще и книгу мою обижает?
Bugünü, babamızın cenazesi olan günü seçmiş. Üstüne de kitabıma dil uzatıyor. Bu ne cüret?
Мне показалось, она обижает вас.
Sandım ki...
" ы сидел, а € молилс € : пусть плохо будет тем, кто обижает арлито. — пасибо. — адись, садись.
Sen içerideyken çok dualar ettim sana zarar verenler zarar görsün diye.
Майлз ведёт себя ужасно обижает бедняжку Джейн.
Miles zavallı Jane'e çok kötü davranıyor.
Я не из тех кто обижает.
Ben iyi adamlardanım, oldu mu?
Знаете, это ее обижает.
Bunu kişisel alıyor ve sanıyor ki bilirsin, duyguları inciniyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]