Пронесло traducir turco
124 traducción paralela
В этот раз пронесло.
- Çok karanlık hiç bir şey görünmüyor.
- Г осподи Иисусе, пронесло.
Tanrım, çok yakındı.
Нас пронесло.
Bundan kurtulduk!
Можно сказать - пронесло.
Bunu "unutalım" olarak kabul ediyorum.
Пожалуйста, хоть бы пронесло.
Lütfen. Lütfen, hafif bir tane.
Фу-ты, пронесло.
Ucuz atlattık.
Пронесло.
Kurtuldum.
Пронесло.
Ben iyiyim.
- Может "диарея", типа пронесло его?
- "İshal" dedi gibi geldi.
- Ну да, если он, ну там гуляша объелся, пронесло, вот и опоздал.
Evet, gulâş şoförleri ishal eder. Tabi geç kalır.
Пронесло.
Pürüzsüz.
Только бы меня пронесло...
Buna karşı yardım et bana
Слава Богу, пронесло...
Şükürler olsun tanrım. Bu beni rahatlattı
- И их пронесло?
- Paçayı sıyırdılar mı?
Пронесло.
Az kalmıştı.
Пронесло.
Herşey temiz.
Еле пронесло
Çok az kalmıştı.
Думаю, пронесло.
Sanırım temizleyebilirim.
Пронесло!
Çok rahatladım.
Кого-нибудь ещё пронесло от этих персиков?
Konserve şeftalilerden hastalanan başka biri var mı?
О, едва пронесло.
Çok yaklaşmıştı.
Да уж, пронесло.
Evet, gerçekten ucuz atlattın.
Кажись, пронесло...
Pekâlâ. Şanslıydık.
Значит, пронесло.
Ucuz atlattık desene.
Пронесло.
Bitti, tamam.
Пронесло...
Dikkat et!
Вроде пронесло.
Ucuz atlattım.
Кажется, на этот раз пронесло.
Sanırım bahsi kaybettik.
Слава Богу, нас пронесло.
- Çok şükür bize çıkmadı.
Пронесло – нас чуть не застукали!
Çok yaklaştılar.
Ффух, еле пронесло.
Kahretsin bu çok yakındı.
Едва пронесло!
Bu oldukça yakındı.
Фуф, пронесло!
Bunun bitmesine sevindim.
Пронесло.
Neredeyse.
Мне настолько везет, как будто меня пронесло удачным поносом.
O kadar şanslıyım ki, resmen götümden bal damlıyor.
- Умею! Лишь бы пронесло!
- Nedense inanmadım.
Вот блин. Пронесло.
Ucuz yırttık.
Пронесло!
Ucuz atlattı!
Пронесло.
Ucuz yırttım.
Ладно, на первый раз тебя пронесло.
Tamam, bunu ancak bir kere yapabilirsin.
Ага, пронесло.
Evet, kıl payı kurtardık.
Пронесло.
Ramak kalmıştı.
Пронесло... да?
Ne kadar rahatlatıcı. Kırılmadı değil mi?
Пронесло!
Başardık!
- Пронесло!
- Başardık! - Evet.
- Чёрт, пронесло!
Vay anasını, amma şanslıyız.
Еле пронесло!
Dalgalar çok kuvvetliydi.
Пронесло.
- Sen yırttın.
- Фу. Пронесло.
- Ramak kalmıştı.
Пронесло.
Tanrım, bu çok yakındı.
В этот раз вас пронесло.
- Teşekkürler, doktor.