Силён traducir turco
1,154 traducción paralela
Мой народ всегда был силён и искусен.
İnsanlarım güçlü ve yeteneklidir.
- Картер, я не силён в уставе.
Carter, düzenlemelerle aram hiç iyi olmadı.
Ты силён как буйвол!
Öküz kadar kuvvetli birisin! Devam et!
Он не умрёт, он молод, силён.
O ölemez, o genç ve güçlü.
Всё точно... Барьер у них действительно силён.
Yarasa youkailarının bariyeri korkulacak şey!
Ну, ты узнаешь насколько ты силён или умён, или как ты обращаешься с оружием.
- Sana güçlü mü zeki mi olduğunu ya da bir silahta ne kadar iyi olduğunu söyler.
Я достаточно силён для этого.
Bunun için yeterli gücüm var.
У нас ум настолько силён.
Bizim için akıl galip gelir.
Силён. Иди туда.
Zorlusun.
Он слишком силён!
O çok güçlü!
- Он достаточно силён?
- Yeterince güçlü mü?
На вид он силён.
Yeterince güçlü görünüyor. Onu eşya taşıyıcılarının yanına koy.
Не важно насколько ты силен.
Ben Bay Teshigawara'nın özel ders verdiği kişiyim.
Я очень хотела этот бриллиант но этот парень слишком силен.
{ \ i1 \ cH1CFEE7 } Duydun mu?
Я по-прежнему силен в рукопашной.
Yakın dövüşte hâlâ bir numarayım.
Но потом я приняла его, зверя. Он силен, он во мне постоянно.
Sonra hayvan olduğumu kabul ettim.
Ведь Баджор силен настолько, насколько силен его каи.
Nihayetinde Bajor ancak Kai'si kadar güçlü olabilir.
Он не достаточно силен, чтобы навредить мне, полковник.
Bana zarar verecek kadar güçlü değil, Albay.
Если Белый Дом не силен, то неважно, какой второй номер в моем списке.
Eğer öyle olmazsa sonrakinin bir önemi yok.
Мне надо было проверить, насколько силен этот вирус в реальных условиях. Не в лаборатории...
Hastalığın gerçek hayatta ne denli felaket bir şey olacağını bilmeliydim.
- Достаточно силен.
... kalamazsın.
Он не слишком умен. Силен как бык.
Pek akıllı değil, ama boğa gibi güçlüdür.
Сукин сын силен.
Bazı yönleri çok güçlü.
Но ты же знаешь, что не так силен.
Ama bir şeyde iyi olmadığında anlar mısın?
Если так, этот кто-то довольно силен.
Öyleyse, çok güçIü biri.
Очень силен...
Çok güçIüler.
Я не силен в логике.
Stoner mantığına yabancı değilim.
- Ладно, в убийствах я не силен.
Kurşun yokmuş. - Tamam. Cinayet konusunda pek iyi değilim.
Бог сказал : "Ты знаешь, как Я силен?"
"Ne kadar güçlü olduğumu biliyor musun?"
Бог сказал : "Ты знаешь, как Я силен?"
"Ne kadar güçlü olduğumdan haberin var mı?"
- В этом Хансен не силен.
- Hansen kibarlıktan anlamaz.
Я не силен в отношениях с людьми и поведении в обществе.
İnsan ilişkileri ve toplumsal davranışlar üzerine çalışmalıyım.
Я не очень силен в этом.
- Düşün, Many.
В приветствиях я тоже не силен...
Merhabalarda çok iyi değilim...
Я не очень-то силен в юриспруденции.
Her zaman davanın temposuna ayak uyduramam.
Но в зале суда я по-прежнему силен.
Ama o mahkeme salonunda,... hala güçlüyüm.
Я буду молод, красив и силен всегда.
Sonsuza dek genç, yakışıklı ve güçlü olacağım.
Этот вампир силен.
Bu vampir güçlü.
Я не слишком силен в современной культуре.
Modern popüler kültür göndermelerinin benim üzerimde işe yaramadığını anlayacaksın.
И она, конечно, тоже потому что он силен и красив, и он слушает, когда вы говорите.
Tabi kız da onu tekrar sevecek çünkü o güçlü, yakışıklı ve konuşurken seni gerçekten dinliyor.
Он был слишком силен для нас.
O bizim için çok fazlaydı.
- Ангел, нормальный вампир и так силен, а Дарла не была нормальным вампиром и до этого..
Angel, normal bir vampir güçlüdür, Darla daha önce de normal değildi.
- Кто-то достаточно силен, чтобы одолеть Х5
Dışarıda bir yerde X5'leri öldürebilecek kadar güçlü biri ya da bir şey var.
Убийца невероятно силен
Katil inanılmaz derecede güçlüymüş.
А единственный способ не узнать убедиться, что ты недостаточно силен, чтобы это перебороть.
- Sen de üstesinden gelmek için yeteri kadar güçlü değilsen bunu bilemezsin.
- Он болен, но до сих пор силен.
- Hasta, ama hala güçlü.
Ома учит, что дьявол в моем подсознании слишком силен.
Oma öğretisi : bilinçaltımdaki kötülük, karşı koyulamayacak kadar güçlü.
И что дьявол в мой подсознании слишком силен.
Ve içimdeki kötülüğün karşı koyulamayacak derecede güçlü olduğunu.
Прайс Март силен так же, как и его самый слабый работник склада.
Price Mart'a sadece zayıf gibi görünen güçlüler depocular vardır.
Думаешь, что ты достаточно силен, чтобы остановить меня?
Beni durduracak kadar güçlü olduğunu mu sandın?
Я не силен в этих делах.
Bu tür sorunlar hakkında fazla bilgim yok.