English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / ruso → turco / [ Х ] / Храма

Храма traducir turco

384 traducción paralela
Этот летний гость, Ютящийся в карнизах храма, стриж, Доказывает нам, что небеса Здесь веют миром.
Yaz misafiri kırlangıç, tapınaklar kuşu nazlı yuvasını buraya kurduğuna göre göklerin soluğunda cennet kokuları olmalı.
Нет, не так известный, как мудрый священник из храма Киемитсу Слышал историю такую же странную, как эта.
Kiyomizu Tapınağındaki o meşhur rahip bile bugüne kadar hiç böyle bir öykü duymamış.
Давайте дойдём до храма.
Tapınağa kadar gidelim.
А потом, может быть, можно будет... пройтись до храма Конпира.
Ardından belki de biz Konpira tapınağına gidebilirdik.
Нам так нравился вид от храма.
Çok güzel bir yerdi. Tapınak manzarasına bayılırdık.
— Пожалуйста! У меня есть письмо от настоятеля Донмо из императорского храма в Накаяме!
Nakayama Tapınağı rahibi Donmyo'dan bir mektup getirdim!
У Храма Комё нет второго этажа!
Komsomol'a girişin zor olmadığı... bir kapısı var.
Я спал на втором этаже храма Комё...
Komsomol'da uyuyordum, kapının yukarısındaki evde.
Это осквернение храма.
Bu tapınağa saygısızlıktır.
Мирамани сказала, что ты явился перед ней и ее служанкой со стены храма, как предсказывала легенда.
Miramanee anlattı, siz kendisine ve tapınaktaki hizmetçisine göründünüz, efsanelerimizde anlatıldığı gibi.
Того, кто вызовет дух храма и заставит небеса успокоиться.
Bir tanrı gönderecek, tapınağın ruhunu uyandırabilecek birisini, gökyüzünün sesini kesebilecek biri.
Я пришел из храма, как сказала Мирамани, и это было моим началом.
Ben tapınaktan geldim, Miramanee'nin söylediği gibi. Ve bu bir başlangıçtı benim için.
Они избрали вождя-целителя, чтобы хранить тайну храма и пользоваться им, когда темнеют небеса.
Tapınağın sırlarını korumak için de hekim başını seçtiler ve gök karardığında da orası kullanılacak.
Тайны храма.
Tapınağın sırları.
Если ты не призовешь дух храма, мы все умрем.
Tapınağın ruhunu uyandıramazsan hepimiz öleceğiz!
Он сказал - среди 89 религиозных заведений на Реюньоне - 62 католических храма, 12 пагод, три мечети и 4 адвентистских храма.
Bana : "La Réunion'daki 89 dini mabetten 62'si Katolik kilise, 20'si tapınak 3'ü camii ve 4'ü de Protestan kilisesidir." dedi.
- Я должна помолиться у храма.
- Bu türbede dua etmeliyim.
Грех пройти мимо храма, не помолившись.
Dua etmeden bir türbenin yanından geçmek günahtır.
Их прислал настоятель храма, заказавший нам роспись.
Bunlar işi veren kilisidenler.
Мы посвятили себя неразрешимым загадкам вселенной, но даже имея все время мира и помощь Храма Жизни, мы не смогли разгадать их.
Kendimizi, evrenin çözülmemiş gizlerine adadik ama elimizdeki sonsuz zamana ve tapinağin yardimlarina karşin, aklimizin gücü yetmedi buna.
У нас есть Улица Плотников, Улица Храма, Улица Риса, Улица Будды.
Marangoz Sokağı, Tapınak Sokağı, Pirinç Sokağı, Buddha sokağı'ımız var.
Возможно, Вы слышали, что мадам Дойл едва избежала смерти возле храма Хатор.
Hatırlarsınız, Bayan Doyle Hathor tapınağında ölümden kıl payı kurtuldu.
Да, я слышал, но в это время я был внутри храма. Так что ничем помочь не могу.
Olayı duydum ama ben o sırada tapınağın içindeydim.
И что во время Вашей прогулки по крыше храма Хатор Вы столкнули каменную голову которая упала рядом с ней.
Sonra da Hathor Tapınağı'nın çatısında dolaşırken bir heykelin başını yerinden oynattınız ve o da hedefinin çok yakınına düştü. - Bu çılgınlık!
В конце концов, мы достигли храма.
En sonunda tapınak göründü.
С немалым трепетом входил Шампольон в тайные места храма и читал слова, которые полмиллиона ночей на пролет терпеливо ждали своего читателя.
Tapınağın gizemli köşelerine girip bir okuyucu için yarım milyon gecedir sabırla beklemiş kelimeleri araştıran Champollion'un duyduğu sevinç küçümsenecek boyutta değildi.
Он являлся частью древнего разрушенного храма.
Eski bir tapınaktan kopmuş bir taş parçasıydı.
Это все, что осталось от древнего храма Геры, царицы небес.
Bu gördüğümüz tapınak cennetin kraliçesi Hera'ya ithaf edilmiş ;
21 июня тени от колонны храма или вертикальной палки становились короче с приближением полудня.
21 Haziran günü, tapinagin sütunu ya da dikey durumdaki bir sopanin gölgesi, ögleye dogru oldukça kisalmaktaydi.
Как гой подойдет его мы отгоним от нашего храма тотчас...
Sorun çıkarsa, hallederiz
Пуч Боада, помощник Гауди при строительстве храма. Храм Саграда Фамилия решил воздвигнуть книготорговец Бокабелла.
Sagrada Familia Kilisesi'nin inşaatı Bocabella adında bir kitapçı tarafından başlatıldı.
Господин Виллар, церковный архитектор, подготовил проект храма. Но этот проект был обычным, как многие другие, мало чем запоминающимся.
Gaudi inşaatı devralmamış olsaydı... bu yapının, her yerde gördüğünüz ve sizi hiç etkilemeyen sıradan kiliselerden bir farkı olmayacaktı.
Смерть Гауди и гражданская война в Испании привели к разрушению храма.
Gaudi vefat ettikten sonra İspanyol İç Savaşı patlak verdi. Binaya ait yapmış olduğu model tahrip edildi.
Священный камень из храма, который охраняет селение.
- Köyü koruyan kutsal bir taş.
Ты что, украл это из храма?
Bunu tapınaktan mı çaldın?
Это что-то вроде храма.
Bir çeşit tapınak olmalı.
Рикша ждет у храма.
Dışarıda araba bekliyor beni.
Дин Тавуларис, наш инженер-технолог, управляет строительством храма из высушенных глиняных блоков по 300 фунтов каждый.
Yapım tasarımcısı Dean Tavoularis her biri 135 kg ağırlığında olan kuru kerpiç blokların dışında kalan tapınağın inşasını planlıyor.
На строительстве храма работали 600 человек.
Bu işte çalışan 600 kişi vardı.
Когда ты увидел юную девушку, плачущую под дождем, стоящую на пороге храма, не знающую, куда ей идти, ты не смог просто отвернуться и оставить ее без помощи.
Sel gibi yağan yağmurun altında ağlayan bir kadın görseydiniz nereye gideceğini bilmeden tapınağın önünde oturmuş sizde sırtınızı ona dönüp gidemezdiniz.
Даже изображение храма не дает эффекта.
Hatta kutsal resim bile yetersiz kalıyor.
Я слышал, это монахи из храма Шаолинь.
Bunların Shaolin Tapınağından olduğunu duymuştum
Камень - фрагмент Сферы из Небесного Храма.
Bununla. Taş, Celestial Tapınağından bir kürenin bir parçası.
Тракор сказал : " Когда гадюки попытаются взглянуть через врата Храма, Звездный Меч появится на небесах,
Trakor diyor ki, "Yılanlar tapınak kapılarından bakmaya çalıştığında bir Yıldız Kılıç gök kubbede belirecek,... tapınak yanacak ve kapılar açık kalacak."
Он позволит гадюкам взглянуть через ворота Храма - червоточину, так вы её называете.
Onun sayesinde yılanlar Tapınak kapılarından bakacaklar... sizin adlandırmanızla solucan deliğinden.
Коммуникационный ретранслятор... в некотором смысле мы пытались взглянуть через врата Храма.
İletişim rölesi... Bir anlamda Tapınak kapılarından bakmaya çalışıyoruz.
Силитиум зажёг червоточину, разверз врата Храма.
Silityum solucan deliğini ateşledi ; Tapınak kapılarının yanması.
Он заставлял вас под угрозой изгнания из храма. и жизни на улице без тепла, воды и пищи.
Seni Koruyucu Evinden atıp sokaklarda susuz, yemeksiz ve soğukta bırakmakla tehtid ederek zorladı.
Я же... только что был около храма...
Bir dakika önce Togakushi Tapınağı'ndaydım, şimdi ise...
Я вернулся в Токио только ради девочки из храма Тогакуси и её брата, так?
Tokyo'ya dönmemin tek sebebi Togakushi Tapınağı'nı işleten kızı ve abisini korumak.
Они были частью Небесного Храма.
Onlar Göksel Tapınağın parçasıydılar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]