English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / ruso → turco / [ Ш ] / Шьёт

Шьёт traducir turco

58 traducción paralela
Пожалуйста, проводите меня к женщине, которая шьёт на швейной машине.
Beni dikiş makinesi olan kadının evine götürür müsün? Perdelerimi diken kadına.
Бланш шьёт нам новые наволочки.
Blanche bize yeni kanepe kılıfları yapıyor.
Он шьёт одежду с 14 лет.
14 yaşından beri terzilik yapıyor.
Она готовит, шьёт, убирает.
Yemek yapar, dikis diker, evi siler.
Мама хорошая Она много работает Она готовит Она шьёт
Öyle mi?
Он так амбициозен что даже шьёт...
# Adam o kadar istekli ki, dikiş bile diker...
Он шьёт себе женское платье. Из кожи женщин.
Kendine kadın derisinden bir "elbise" yapıyor Bay Crawford.
Он умеет шить! И шьёт хорошо.
Adam dikiş dikmesini biliyor.
Шьёт мне новый парадный костюм, я попросил ее сделать, что-нибудь и для тебя.
Sofia bana ekose kumaştan bir takım hazırlıyor. Sana da bir şeyler ayarlamasını rica ettim.
Кстати, насчёт красивой одежды. Кристофер говорит, Келли шьёт одёжку для крещения ребёнка из своего свадебного платья.
Şıklıktan söz etmişken, Christopher Kelli'nin düğün elbisesini bebeğin vaftiz töreninde de giyebileceği
"О чём она думает, пока сидит там и шьёт эту юбку?"
"O eteği dikerken, Anna'nın kafasından neler geçiyor?"
Он-то как раз и шьёт платья.
Elbiseyi yapacak kişi o.
Он хоть и шьёт, но парень крутой.
Dikiş diktiğine aldanmayın. Tam bir manyaktır.
Она всегда их шьёт.
Her zaman yapar.
Она всё ещё шьёт ему?
Gömleklerini hala o mu yapıyor?
Она всё ещё их тебе шьёт!
Hala gömleklerini dikiyormuş!
Не могу поверить, что потратила целое утро наблюдая за тем, как она шьёт жилетку.
Bütün günümü bu kadının bu yeleği dikmesini izlemekle geçirdiğime inanamıyorum.
Она шьёт платья.
Elbiselerini kendi yapıyor.
Это ручная работа итальянского мастера. Он 40 лет шьёт спортивные костюмы!
İtalya'da 40 yıldır sadece eşofman diken bir usta tarafından teker teker...
Он продал свой в прошлом году, чтобы мы смогли выйти из тюрьмы. Джордж говорит, Ронни шьёт.
Aziz Yusuf Gününde güzel olabilelim diye kendi elbisesini bize bölüştürdü.
Лиза шьёт.
- Lisa dayak yedi.
Она шьёт.
Dayağı yedi.
Он у тебя на глазах мне дело шьёт.
Gözünün önünde bana suç atıyor!
В основном мать шьёт.
Dikişlerinin çoğunu annem dikti.
Причём только тем, кто на самом деле шьёт одежду.
İşini bitirenden kastım tişörtleri gerçekten yapan insanlar.
Она шьет, вяжет и варит варенья.
Dikiş diker, birleştirir, reçel yapar.
ќдна жена любит, одна одежду шьет, одна пищу варит, одна детей кормит,
Karılardan birisi aşk yapar, biri giyecek diker, biri yemek yapar, biri çocuklara bakar...
Рекламу электронной машинки, чуть ли не сама шьет...
Ve bir bilgisayarlı dikiş makinesi broşürü, daha rahat dikiş dikmen için.
Другая - шьет и чинит одежду.
Biri yemek pişirirken, diğeri dikiş ve tamirle uğraşır.
јрмани не шьет синих токсидо.
Armani, mavi smokin yapmaz.
јрмани также не шьет из полиэстера.
Armani, polyester de yapmaz.
Фабрика в Нью Джерси уже шьет их. Шьет их?
Bütün mağazalar senin giyeceğin için alıyorlar.
- Брюки он всегда шьет слишком длинные...
- Daima pantolon paçalarını uzun yapıyor.
Отец ей шьёт.
Babam ona elbise diker.
Бабушка шьет прекрасное одеяло.
Büyükannen bu konuda çok iyi.
Твоя мама шьет это для тебя?
Bunu sana annem ni aldı?
- Всегда уставшая, всегда шьет.
- Hep yorgun, sürekli dikiş dikiyor.
Она шьет и вышивает, это правда?
İğne işi ve dikiş işi, doğru mu?
Прошу извинить за халат, да еще и выцветший, что еще хуже но наша маленькая приятельница шьет мне новую юбку, и мы собирались сразу после завтрака устроить примерку.
Lütfen sabahlığımın kusuruna bakmayın, daha da kötüsü solmuş ekose desenin fakat küçük arkadaşımız bana kahvaltıdan sonra deneyeceğim bir eteklik dikiyor.
Но она шьет очень быстро, так ведь?
Ama çok hızlı diker, değil mi?
Шьет брюки, пояса, все такое.
Yani gömlekler ve kemerler yapıyor.
Она шьет.
İyi dikiş atıyorsun.
Она всегда шьет одно и то же.
- Hep aynı giysiyi yapıyor.
Он ведь не сапоги шьет.
Yoksa, ayakkabı yaparlardı.
Держу пари, она шьет подходящие друг к другу футболки для семейных отпусков.
Tatillerde birbiriyle uyumlu tişörtler giymenizi için direttiğine de bahse varım.
Раз азиатка, то должна знать тех, кто шьет?
Sırf Asyalıyım diye tadilat yapan birini bilmem mi gerek?
Брукс шьет многомиллионое дело против Поттера, чтобы тот поделился доходом от видео игры "Black Bag".
Brooks, Potter'ın kendi çıkarına kullandığı Black Bag oyunu için Potter'a karşı milyon dolarlık bir dava açmaya hazırlanıyordu.
Все что она делает - это шьет, да кормит своих чертовых рыбок.
Yemek yapmaktan ve lanet olası balıkları beslemekten başka bir şey yapmıyor.
- Она наверняка шьет
# Eminim kadın dikiş dikiyordur #
- Наверняка шьет...
# Eminim kadın dikiş dikiyordur #
Она шьет.
O dikiş yapsın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]