110 traducir inglés
1,540 traducción paralela
Yaklaşık yüz on bin yıl önce,.. ... büyük buzlar çözülmeye ve su Afrika'ya dönmeye başlıyor.
Around 110,000 years ago, the great ice age begins to thaw and water returns to Africa.
Rüzgar arkamdan 110 km hızla esiyordu.
- [Brothers Chuckling] So, I'm getting this reading, telling me the wind is blowing 60 knots, right up my keister. No kidding?
Tam yol ileri. 110 sancak.Torpido 3 ve 4'ü doldurun.1'i ateşe hazırlayın
All ahead, full. 110 starboard.Torpedoes 3 and 4 reload. Ready one for fire.
Çünkü bu işi, saatte 110 km ile giderken yapmak istemem.
Because I wouldn't wanna do this at 70 miles an hour.
Onu 110 metreden 25 metre görüşle çektim.
I picked her off with a thousand mil from 120 yards out.
Howard en az 110 km.'ye çıkmamız lazım.
Howard, she's gotta hit 70 to have any kind of chance.
- 110.
- Sixty-five.
110 numaralı çift.
Couple 1 1 0.
Hâlâ Belgrat'tan 110 kilometre uzaktayız.
We're still 70 miles from Belgrade.
6 No'lu otoyoldan 110 km kadar git. Charoti'ye varacaksın.
Go down National Highway No. 6 for 1 1 0 kms till you reach Charoti.
105'den 110'a gideyim.
I'll take the 105 east to the 110.
Dedim ki, 105'ten 110'a çıkarsak daha çabuk varırsınız.
I said, the 105 to the 110, that'll get you there quicker.
110, USC'nin yanında bir otopark gibi dolu oluyor.
The 110 turns into a parking lot around USC.
10'un kuzeyindeki 110'da, Pasadena'ya giden insanlar var, ve onlar yavaş kullanıyor.
The 110 north of the 10, you get people driving to Pasadena, and they drive slow.
110'dan Normandie'ye geçiş iki dakika.
Two minutes to get across the 110 to Normandie.
Gölgede 110.
It's 1 10 in the shade.
100.000 dolar. 110.000 dolar diyen?
$ 100,000, sir. $ 110,000?
110.000 dolar.
$ 110,000, sir.
Üç gecede 110.000 dolar.
$ 110,000 in three nights.
Biz de, 45 derece sıcağın altında!
We've had two-a-days in 110 degree heat!
Büyük 15, küçük 11.
150 over 110.
Ama ben 110. maça çıkmayı istedim.
I wanted to go to 110.
Bu akşam mavi köşede... 1,80 boyunda, 110 kilo ağırlığında... korkunç Piton var!
Tonight, fighting out of the blue corner... at a fearsome 6 feet, 240 pounds : The dreaded Python!
Ortalama atmosfer basıncı 950 hPa... Ortalama rüzgâr hızı maksimum 40 metre ve parametreler güneybatıya doğru 110 kilometre hızla...
The atmospheric pressure at the center is 950hPa, the maximum wind speed near the center is 40 meters, and within the parameters 110 kilometers southeast and...
110 yaşında
The 1 10 years old
Bakalım kariyerinin 110. golünü atabilecek mi?
Will he finally score his 110th goal?
% 110 arkanda olduğumu bilmelisin.
I want you to know that I'm behind you 110 %.
Saatte 100, 110 km hızla gidiyordu.
It must've been goin'50, 60 miles an hour.
Adı Ana Morales. Aşağı yukarı 1,68 boyunda, 50 kilo ağırlığında. Siyah saçlı, kahverengi gözlü.
Her name is Anna Moralez, approximately 5'6, 110 pounds, black hair, brown eyes.
Nabız 110'a düşüyor mırıldanmak ve acele yok!
Pulse down to 110. No murmur rubs or gallops.
Aç basınç 110 / 76'a yükseldi.
Open. Pressure's up to 110 / 76.
- Çünkü 110 yaşında.
- Because he's 110.
- Hank 110 yaşında mı?
- Hank's 110?
9 yaşında bir çocuğun bile tedavi edebileceği bir rahatsızlık için neden 110 km. yol geldin?
Now, why would you drive 70 miles... to get treatment for a condition that a nine-year-old could diagnose?
Kliniğe gelmek için 110 km. yol kat ettin.
You drove 70 miles to a walk-in clinic.
Tansiyonu 11'e 7.
Blood pressure is 110 over 70.
- Sende 110 euro var mı?
- lt was 1 10 Euros.
Arabasının masrafı bu kadar fazla olan insanlar, seçici olamaz.
People who have 110,000 miles on their car can't be picky.
110 dolar.
$ 110.
Sadece 110 yıldır Bayan Morrison üstünde çalışıyorum.
I've just been working on Mrs. Morrison for 110 years.
Dışarıdaki rüzgâr saatte 120 km ile esiyor.
There's got to be a way back. Those winds outside are blowing at 110 knots.
... sizlerin açıklamalarını sadece dinlemek ve takdir etmekle kalmıyoruz, Kendimizi % 110 bir şekilde, uyuşturucu ile mücadeleye ve sokaklarınızı geri almaya adadık.
And not only do we hear and appreciate your input, but we are fully committed... to giving 110 % in our efforts to fight this war against drugs... and take back your streets.
Hadi ama dostum. 110 olsun.
Come on, man. 110.
En az 110 olur.
It's gonna be 110.
Eğitim Merkezi'ne 110 kilometre var. Radarda kimseyi görmüyorum.
We're about 70 miles from the Training House, and nobody on radar.
Tamam, bana tam yerini söyle. % 110 orada olacağım.
Right, tell me exactly where it is and I'll be there 110 ° / °.
Oraya çıkın ve yüzde 1 1 0 çaba gösterin!
Get out there and give a 110 percent!
110'un üstüne çıkar çıkmaz yalpalamaya başladı. Kötü hız yalpalaması.
As soon as I go over a hundred and ten it starts to wobble like heck... a bad speed wobble.
Yüzde yüz on çalışın!
Come on! 110 %.
100, 100 pound. 110, teşekkürler.
£ 100, £ 100. £ 110, thank you.
110 knot.
110 knots.