560 traducir inglés
121 traducción paralela
Gündeliği 35 dolardan 16 günde toplam 560 dolar yapar.
And there's 16 days at $ 35 a day, that's $ 560.
Evet, 560 yapar Eddie.
No, it's $ 560, Eddie.
420 480 560 720 840 900 950 1065 Dolar.
Four hundred and twenty four-eighty five-sixty seven-twenty eight hundred and forty nine hundred nine-fifty ten hundred and sixty-five dollars.
İyiyim. 1149,5 01 : 25 : 16,560 - - 01 : 25 : 22,078 12.
I'm fine.
1580 01 : 18 : 18,560 - - 01 : 18 : 20,824 Hop, hop, hop, otur.
Heel.
Okinawa, metropolit Japonya'ya 560 km. uzaklıktaydı.
Okinawa was only the 560 km of Japan.
1 Nisan :
American troops they had disembarked in Okinawa, the 560 km of the continent. 1 of April :
Matematikten 597, sözelden 560.
597 Math, 560 Verbal.
Matematik 597, sözel 560.
Math : 597, Verbal : 560.
00 : 03 : 46,560 - - 00 : 03 : 49,553 metro inşaatı mı? ( inşaat durdu )
Or monster new blocks?
bu mektubun bir sahtekar tarafından gönderildiği çok açık. - ve bu çıldırtıyor 588 01 : 11 : 59,560 - - 01 : 12 : 03,109 zavallı Ognjen. - bahse girerim, mektup tamamen saçma
It is obvious that letter was sent by some charlatan.-And totally made crazy poor Ognjen.
900 km.
560 miles.
520, 540, 560, 580, 600.
520, 540, 560, 580, 600.
Bu 5660 raporu yarın sabaha kadar bitmeli.
Listen, that 560 report, please get it done tonight.
- Mercedes 560 SL.
- Mercedes 560 SL.
Kadın 560 kilometre yol geliyor,... ancak bir litre enerji içeceği içecek kadar dinleniyor. Ama benden isabetli atış yapıyor.
Woman drives 350 miles, takes only long enough to down a quart of Gatorade... and then she brings in a target even cleaner than mine.
İngiltere'ye kısa ziyaretiniz ve yaptığınız son derece zeki hırsızlık boyunca... 560 00 : 45 : 03,900 - - 00 : 45 : 05,940 Bir beşincisi olsun istemem.
During your very short visit in England, there were four very clever robberies.
Günde 560,000 insan, porselen telefonlarından ofisimi ararlar.
560,000 people a day call my office on the porcelain telephone.
Wang'ın babası da sağlam uyuşturucu kullanırdı... annesini nerde olduğu bilinmiyor. 392 00 : 48 : 46,560 - - 00 : 48 : 49,677 14 yaşında babasını öldürdü.
Wang's father was also a serious drug addict... his mother's whereabouts unknown.
Sizin, bayan. 560'ı götürün.
Lady's bid at the back at $ 135,000.
Tanrım, iyi bir hayat istiyorum! İyi bir çevre ve klasik bir zevk.
For you, madam, paddle 560.
Şehirlerarası kodu
It's area code 303, 560...
560 kilometre derinlikteyiz.
We're at a depth of 560 kilometers.
6,560 saniye.
6.560 seconds.
Hayır efendim. 6,560 saniye boyunca inanılmaz olanın gerçekleşmesini izlediniz.
No, sir. For 6.560 seconds you saw what it's like not to be damned.
560 DICAD tahtası.
560 dicad board.
- 500 sözel, 560 matematik.
- 500 Verbal, 560 Math.
Northern Atlantic 560, derhal 227 derece sola dön.
Roger that. Northern Atlantic 560, turn left 227...
Bence bu haliyle vizyona sokun, dünya 560 saatlik ilk filmi görsün.
Heck, I say release it now and give the world its first 560-hour movie.
560.
347.
-... aldığı şeyleri çiziyor. - Çok aşırı uçlar..
That is the opposite side, I think people should work on 986 00 : 58 : 03,560 - - 00 : 58 : 06,518 what they really believe and try to live form that.
Herkes sahneye!
Back to 1 everybody! 560.1 00 : 50 : 03,760 - - 00 : 50 : 07,560 - xxxx xxxxx xxxx - xxxx
O bir 1989 model Mercedes 560 SEL, patron.
That's a 1989 Mercedes 560 SEL, Boss.
"Sekiz bin galon tükürük ve 560 km saç üretirsin."
You'll produce over eight thousand gallons of saliva and grow 350 miles of hair.
Büyük Kırmızı Leke'nin içinde, saatte 560 km hızla esen rüzgârlarıyla hayatta kalabilmek imkânsızdır.
It would be impossible to survive within the Great Red Spot, with its 350 mile-an-hour winds.
Bahama Adaları ya da Güney Amerika, kim olduğuna bağlı.
Or the Bahamas or South America- - depending on who you want to believe. 257 00 : 17 : 22,460 - - 00 : 17 : 26,560 Wherever he is, if D.J. Rodriguez is in LA, that's where he's going to stay.
Bu yumuşak bedenli bir canlının deniz tabanında yaklaşık 560 milyon yıl önce korunduğu andaki izi.
It's the impression of this soft-bodied creature as it was preserved instantly on the sea floor about 560 million years ago.
Evet, 560 Sterlin de öyle.
No, and neither is 560.
560 repliğimiz var.
We have 560 lighting cues.
Bugun çok getirmişsiniz - 560.
- Look at that, so many! - 560.
Ben Mercedes 560 isteyeceğim. Üstü açılabilen, altın renginde, deri koltuklar.
Yeah, I'm gonna go for a 560, convertible, in gold, leather interior.
Tamam, yani, üstümde olan tüm para 560.
Look, I mean, all I got on me is 560.
Aynen burası gibi.
375 00 : 27 : 55,699 - - 00 : 27 : 58,560 I don't want to rent. I want to buy it.
Burası 560 Harris.
We're at 560 Harris.
Desteğiniz için çok teşkkürler!
Thank you very much for your continued support! 209.1 00 : 20 : 26,560 - - 00 : 20 : 27,231 Boris! 209.2 00 : 20 : 27,600 - - 00 : 20 : 29,511 See you in the circus!
Mart'ın sonunda konvoyları 560 kilometrelik zorlu bir yolculuğa başlar.
Late that March, their convoy began its 350-mile trek.
Kalan 560.000.
And 560,000.
üniversiteye gidince öğreniyorsun 224 00 : 16 : 16,100 - - 00 : 16 : 18,560 üniversitede eğitim alınca, işin olmuyor bir kariyerin oluyor, işte fark burada.
When you go to college, you learn, you get your education, and you don't get a job, you get a career, that there's a difference.
Birazcık müsaade.
Just a moment. 00 : 46 : 01,560 - - 00 : 46 : 03,000 - If you continue to tell her to come around my place...
benim ve bob un hatta heppimizin hakkında bir şey. 2 00 : 00 : 33,560 - - 00 : 00 : 36,551 bir dönem kızılderililerden herşeyden fazla nefret ederdik
The thing about me and Bob, and pretty much all of us, was... we hated rednecks more than anything else, period.
Bir tanesi de Benz 560 SEL'miş.
1 is a Benz 560 SEL.