679 traducir inglés
14 traducción paralela
Öyleydi ama ilkokuldan geliyorum.
I did, but I just came from P.S. 679.
Sonra da 679 Hudson'a gidecek. 9. ve 14. cadde arasında.
And then we're going over to 679 Hudson, which is at 9th and 14th.
Ve Drake'den bir oda tuttun, 679 numara.
And you had a room at The Drake, room 679?
- 12.680, 12.679... - Hala sayıyor musun?
12,680... 12,679...
679 sefer sayılı uçak 3. Kapıdan yolcu alıyor.
Flight 679 now boarding from Gate 3.
Beni bir kere kelepçelediysen, sen utan. 679 00 : 37 : 07,499 - - 00 : 37 : 10,626 Ama iki kere kelepçelediysen, ben utanayım.
Cuff me once, shame on you.
Sana nasıl yardım edebileceğimi anlamadım. 478 00 : 48 : 21,679 - - 00 : 48 : 22,828 Bay Alves.
I don't see how I can help you.
Paisley'in internet hayatı 679 sayfa sürüyor.
679 pages'worth of Paisley's online life.
California kilit konumda. 00 : 17 : 11,679 - - 00 : 17 : 15,265 Marissa Harris-Young aday oldu ben de gönüllü olarak onunla çalışıyorum.
California is a key state.
Yani Wes bile tuhaf olduğunu düşünmüştü. 456 00 : 25 : 54,547 - - 00 : 25 : 55,679 Bekle. Onun küçük kardeşi mi?
I mean, Wes even thought that was strange.
Sakin ol. Ben hallederim.
Do not worry, I will take care of everything. 25 00 : 01 : 40.360 - 00 : 01 : 43.679
61,679,000 dolar ve birkaç çek.
$ 61,679,000. And some change.
İçinde hüzne yer olmayan o zaman çarkına emiliyor umarsızca
And a loop in time without sadness will once again nomikomarete yuku kodoku no kansokusha a lonely observer Comment : 0,0 : 03 : 16.09,0 : 03 : 20.97, Title1B, 0000,0000,0000, gradient @ ce1 0, { \ pos ( 846,667 ) } Chaos Theo Comment : 0,0 : 03 : 16.09,0 : 03 : 20.97, Title1B1,0000,0000,0000, gradient @ d07 0, { \ pos ( 975,686 ) } r Comment : 0,0 : 03 : 16.09,0 : 03 : 20.97, Title1,0000,0000,0000, gradient @ d18 0, { \ pos ( 998,641 ) } y Comment : 0,0 : 03 : 16.09,0 : 03 : 20.97, Title1,0000,0000,0000, gradient @ d18 0, { \ pos ( 1086,679 ) } Homeostasis
442 00 : 23 : 55,480 - - 00 : 23 : 56,679... karısının canla başla çalışmasındansa ölmeyi tercih ederdi. Bilmiyorum baba ama henüz değil.
I don't know, Dad.