English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ A ] / Absürd

Absürd traducir inglés

116 traducción paralela
Ne absürd, değil mi?
Isn't it absurd?
Absürd.
It's absurd.
Absürd yazıyla dolu olmasındansa böylesi daha az absürd.
Less absurd than if it were full of absurd writing.
Bazen, içinde yaşadığımız absürd dünyadan özgür olmaktan memnuniyet duyuyorum.
Sometimes I'm glad to be free of the absurd world I lived in.
Saçma, kaotik, biçimsiz, absürd..
Formlessm meaningless, absurd.
Absürd bir kutlama.
- We must have looked ridiculous.
Bütün bunlar absürd, ama sana söz veriyorum...
This whole thing is a travesty. I promise you...
Absürd ne demek bilmiyorum, ama ben de bir söz verdim.
I don't know what travesty means, but I made a promise, too.
"Tam anlamıyla absürd bir iş adamı olacaksın."
"You've become the perfect absurd businessman."
Bazen absürd bir şekilde... sevdiğin ve nefret ettiğin insan... tek kişi olabiliyor.
Sometimes it's funny that the same person can be the one you both hate and love
Onu bu absürd arayisa atandan medet umabilir ancak :
His only recourse is precisely that which threw him into this absurd quest :
Absürd filmlerdeki pasta savaşı gibi.
It was like throwing cakes in a slapstick movie.
Bu absürd!
- Yeah?
Keşfettiğim şeyleri bilseydin öğrencilerimin absürd saydığı şeyleri.
If you only knew the things I've discovered. Things my fellow scientists... considered absurd.
Bu fırtınada golf oynama ki absürd, mazoşistçe ve tam bir delilik olarak tanımlanabilir ancak!
This is playing golf in a thunderstorm, defined as "absurd and totally insane"! Come on, son.
Bu absürd.
That's absurd.
- Çok absürd bir hikaye duydum.
- I just heard an absurd story.
Ne absürd bir soru.
What an absurd question.
Georgia, bu... - Absürd.
- Georgia, that's...
Bu absürd!
That's absurd!
Absürd dünyadaki absürd bir adamla mı?
Absurd man in an absurd world?
Aeryn, ben bizi bu absürd irilikteki uzay canavarından çıkartmak için elimden gelen her şeyi yapıyorum
Aeryn, I am... doing everything I can to get us out of this absurdly large space monster
- Bu çok absürd!
- That's absurd!
- Evet, tamamen absürd.
- Yeah, totally absurd.
Bu suçlamalar o kadar saçma ve absürd ki..
The very nature of these charges is so absurd.
- Ama alışırsın. Bu arada... - Ağabeyi o absürd şeylerle etrafta dolaşmaya başlayınca daha çok dayak yedi.
By the way, he got beat up more once his brother used the braces.
Bu absürd tiyatroyu oynamak zorundayız. İleri ve geri, saf varoluştan acı çekmeye.
An absurd theatrical we must play out, back and forth, from pure being to human suffering.
- Tutkunun absürd tiyatrosu.
Absurd theater of desire.
Bazı dostlarım onu absürd derecede komik bulur.
Some of my friends find him absurdly hilarious.
Kavram absürd.
The concept is absurd.
Bu çok absürd!
This is absurd.
Böyle konuştuğunda çok absürd geliyor.
It sounds absurd when you talk like that.
Bir dakika okulun gurur abideleri absürd kayıp papağanları, keçileri arıyor... bir iki saat sonra da, kayıp bir genç kız cinayetini aydınlatmaya çalışıyor.
One moment tracking down the absurd, parrots and goats, metaphors for a school pride I don't possess and an hour or two later, going after the appalling, the murderer of a teenage girl.
Ne var biliyor musun, Rich? Bu şekilde olacağını bilemezdim. Absürd bilgilendirme gibi.
You know, what, Rich, man, I didn't know they were gonna make it like an infotainment piece.
Sen de beni kızdırıyorsun çünkü gereksinimlerin absürd.
And you are making me feel angry because your needs don't make sense.
Artı, bu absürd ikonik romantizme sahip anne babaya sahip olmak hiç de kolay değil.
Plus, it's not easy, you know, having these two parents who have this absurd iconic romance.
O istediğim tek kadın, o yüzden buradan defolup gidebilirsin. Seni absürd şey.
She's all the woman I need, so you can just go on and get out of here, you screwy dame!
Bundan hiç hoşlanmadım ve iş için çok absürd.
I don't even like it and it's absurd for work.
- Absürd Tiyatrosu.
- Theatre of the Absurd.
Biraz absürd kaçmaz mı?
Isn't that a bit dumb?
O konuşma, absürd konuşma tarihinde ki en absürd konuşmaydı.
Man, that was the biggest screwiest speech in the history... of screwiest speeches
Ve kitabım yayımlandığından beri elime çok sayıda... absürd mektup ulaştı, bu yüzden bu nota biraz daha özel bir ilgi gösterdim.
And since its publication I've received dozens of totally absurd letters, which is why I attached little importance to this one.
Bu neden bu kadar absürd?
Why, that's absurd.
"Absürd."
"It's absurd."
"Absürd!"
"It's absurd"!
ve şimdi, absürd olduğu için teşekkür edecek
And now, thanks to this little bit of absurdity,
Bu absürd, karmaşık, gelişigüzel, düzensiz ve gerçekten nahoş.
It's absurd, confused, random, disorderly, and deeply unpleasant.
Çok absürd bir reklam.
It is so beyond retarded.
Birincisi, artık absürd diye bir kelime yok.
First of all, we don't say retarded anymore.
Ve ikincisi, ona absürd denmez.
And second, it's not retarded.
O zaman absürd pazarlama.
Then, it's retarded marketing.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]