English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ A ] / Ache

Ache traducir inglés

832 traducción paralela
Biraz daha yersen Gong Shil'in karnı ağrır.
If you have any more, you'll get a tummy ache.
Gordon! Öyle bir sahtekara hala hayran olman kalbimi burkuyor. Kendini onun etkisinden kurtarmalısın.
It used to make my heart ache to hear you worship that overgrown sham, the way you kowtowed to him.
Üşüttüm, bacaklarımın her yanı ağrıyor.
I got a cold, and my legs ache all over.
Akıllı adam ; mide ağrısı çekmemek için elmayı olgunlaşmadan yemez.
Unwise officer who eat apple not yet ripe get official tummy ache.
Başımı ağrıttın.
My ears ache.
Aslında hayır, az önce başıma bir ağrı girdi ve sanırım bırakacağım.
Well, no, my head started to ache a little while ago and I think I'll stop.
Hayır, deniz çarptı!
No, a ship-ache!
- Dişlerim tıkırdamaktan ağrıyor.
- My teeth ache with chattering.
Bir yeriniz mi ağrıyor?
Do you ache anywhere?
Bu anıyı sonsuza dek saklayalım. Bir gün bu amansız acı dinecek tatlım.
Let's keep this a perfect memory... and someday this bitter ache shall pass, my sweet.
Ardından asla hiçbirşey hatırlamıyorum... tuhaf bir iç geçirme dışında... buradaki bir ağrının anımsanması gibi.
I never remember anything afterwards... except that I have an odd sensation... like the memory of an ache... here.
Her tarafım ağrıyor!
I ache like a dog!
Çenem acıyor, kemiklerim ağrıyor. Bir adam öldürdüm ve zararsız bir adamın ölmesine seyirci kaldım.
My jaw hurts, my ribs ache, I killed a man back there and stood by while a harmless guy was killed.
Aç kaldığınızda tartışamazsınız.
But when the ache of hunger is in your throat... you'll settle for anything.
Yarın seni gezmeye götürüp güzel bir dondurma alacağım. Dondurma karnını ağrıtıyor.
Tomorrow I'll take you out and buy you a nice ice cream ice cream makes her tummy ache
Her yanınız ağrıyorsa, sebep kadınlardır.
When you ache all over, that's dames, brother.
Benim ağrım var galiba.
Boy, have I got an ache.
Ayrıca gözleriniz acıyana kadar bakabilirsiniz ama tek bir delik bile bulamayacaksınız.
And you can look through that'til your eyes ache and you won't find a hole in it.
İğne batırılmış gibi kışın ağrıyor.
My scars ache in winter as if full of needles.
Biz bu dünyanın en büyük sirkiyiz ve dünyanın karnı ağrıyor diye 1400 insanı işten çıkaramazsınız.
Were the greatest show on earth, and you can't put 1,400 people out of work because the world has a stomach ache.
Oo, Buttons, içim acılarla dolu, Sorun yumağı bir erkekle birlikte olmak beni yıpratıyor.
Oh, Buttons, I'm all ache inside, having a man love sawdust more than me.
Karnın ağrıyacak.
You'll get a tummy ache.
Gece karnı ağrırsa o da erkeklere özgü olacak.
If he gets a stomach ache in the night, that's strictly stag, too.
- Gözleriniz hâlâ acıyor mu? - Hayır.
- Your eyes still ache?
- Mide ağrısı gibi mi?
- Like an ache in the stomach?
- Polisler bizi yakalarsa daha da çok ağrır.
- If the cops catch us it'll ache worse.
Kolların ağrıyana kadar döv beni.
Beat me till your arms ache.
- Üstelik kollarım ağrıyor.
- Besides, my arms ache.
Ona nerenin ağrıdığını, neyin olduğunu söylemen gerekmez.
You don't have to tell him where you ache or where you pain.
Başımı ağrıtıyor.
Makes my head ache.
Kemiklerim ağrıyor ve çatırdıyor.
I ache and creak in every bone.
Seni öyle istiyorum ki. Buna can atıyorum.
I want you so much I ache.
Yorucu bir gündü, yaşlı bir kadın... karnı ağrıyan küçük bir çocuk ve iri yapılı bir atla ilgilendim.
I've had a hard day with one dyspeptic old woman... one small boy's stomach-ache, a gashed foot and a limping horse.
Bu mızrağı bedenine saplamayı ne kadar istediğimi bildiğin halde mi.?
Knowing that this hand of mine must ache to drive this spear through your body?
Öğleye doğru, ellerim tir tir titrer ve ağzımın içi barut ve yanık bakır gibiyken midemde patlayacakmışçasına bir ağrı başlıyor.
DOWN DEEP INSIDE MY GUT I GET AN ACHE THAT'S JUST PULLING EVERYTHING OUT. THEN I FORCE MYSELF TO HOLD ON FOR ONE MORE DAY.
Kolların ağrımış olmalı.
Your arms must ache.
Balina kemiği birden bire açılınca ayının karnı ağrıyacak.
When this whalebone springs open the bear will get stomach ache.
- Ya kraliçe yine hastalanırsa?
- And if the queen gets another ache?
Süt sağmama yardım edebilirdin, Ama bacaklarım ağrımsı umurunda bile değil
You could help with the milking, but you don't care if my legs ache
Camekâna soğuktan başını ağrıtana kadar burnunu dayayıp bekliyorsun.
Pushing your nose against the plate glass straw windows til the cold of it make your head ache.
- Yok bir şey!
- Nothing. Stomach ache.
Bir yanı sızlamadan geçireceği 24 saatçik.
Maybe just 24 hours without an ache in his body.
Dün gece karnı ağrıyordu.
He had a stomach ache last night.
- Karnım ağrıyor.
- I got stomach ache.
- Ve midemin ağrısı kesildi.
- And now my stomach ache's all gone.
Baş ağrım ilk defa geçti.
For the first time, my headache does not ache.
Ama kaçmaktan yorulmuştu. Bir kızın sevgisine muhtaçtı.
But his bones ache from running, and he needs the love of a girl.
Her yerim ağrıyor.
Oh, I ache all over.
"Bu hayale ulaşmak ruhumun arzusu değil mi?"
How do I reach this dream so my soul does not ache?
Kalçamın ve bacaklarımın sızısı çok acıtıyor.
My hip and my leg ache me something awful.
Dikkat edin hastalanırsınız.
Be careful or you get a stomach ache!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]