Alec traducir inglés
2,777 traducción paralela
O sevdiğin kadın olmadığım ortada Alec.
I'm obviously not the woman you fell in love with, Alec.
Alec, kes şunu?
Alec, stop it!
Kes şunu Alec!
Stop it, Alec!
Alec!
- Alec!
Alec anlaşmıştık. Okullar açıIıncaya kadar onlara sen bakacaktın.
Alec, we agreed, you were going to look after the kids till they start school next week.
- Alec, tamirciye yetişememişsin.
- Alec, you missed the phone engineer!
Seninle konuşmaya çalışıyorum.
I'm trying to talk to you! Alec, this is important!
- Alec durum çok ciddi!
- Alec, this is serious!
Alec senin adına çok sevindim.
- Alec, I'm really glad for you.
Alec!
Alec!
Alec, gidebilir miyiz?
Alec, can we go?
Alec yapma Iütfen!
Alec, no, please! No!
Lütfen Alec!
Please, Alec!
Alec?
Alec?
Alec bu eser bana benzemiyor.
Alec, this isn't me.
Alec, o adam gizli örgüttendi.
- Alec, he was a Rosicrucian.
- Bu senin eserin değil Alec.
- This isn't your work, Alec.
- Nerelerdeydin Alec?
- Where have you been, Alec?
Bize neler oluyor Alec?
- What's happening to us, Alec?
Alec de kim?
- Who's Alec?
Alec Govain ve Philip Moses'la birlikte yedi ediyor.
Alec Govain, Philip Moses makes seven.
Alec Govain olarak çıktı.
Comes up as Alec Govain.
Alec.
Alec. "
- Hayır, Alec, değil.
No Alec, it is not.
Teşekkürler Alec.
Thank you, Alec.
Sen... Alec'in tavırlarına dikkat ettin mi?
Have you, um, noticed Alec's attitude?
Piron soygununu, şüphe çekmemek için Alec'in kurguladığını mı söylüyorsun?
Are you saying that Alec staged the Piron robbery to avoid suspicion?
Alec Sadler bu görüşme için gönülllü olmuştur. Kaydın kendisi bunu kanıtlayacaktır.
Let the record show this interview with Alec Sadler is voluntary.
Alec buraya geldiğin için ve bildiklerini anlatacağın için teşekkür ederim.
Alec I want to thank you for coming in and shedding light on this for us.
Piron'la yapılan anlaşmaya göre, Alec'in dosyalara tam erişim yetkisi var.
Under the terms of the Piron agreement, Alec has complete access.
Bu zaman çizgisinde iki tane Alec Sadler var.
There are two Alec Sadlers in this time line.
Escher, Alec'in babasıydı.
Escher was Alec's father.
Alec, senin mirasın...
Alec, your inheritance.
Alec'in mirası demiştiniz...
Alec's inheritance is what?
Biliyorum, ben Alec SadTech Sadler'ım ve Piron senin geleceğinde ayrı bir şirket olarak varlığını sürdürüyor.
I know, I'm Alec SadTech Sadler, and Piron exists as a separate entity in your future.
Alec.
Alec.
Hey Alec, benimle kahve içmeye gelir misin?
Hey Alec, want to go out for coffee?
Alec haklı.
Alec's right.
Alec beni bir saniyeliğine dinle lütfen.
Alec if you can hear me for just a minute.
- Alec'ten uzak dur.
Stay away from Alec.
- Hangi Alec'ten?
Which one?
Alec, zamanlaman daha iyi olamazdı.
Alec, your timing couldn't be better.
Benim diğer Alec olduğumu düşündün değil mi?
You thought I was other me, didn't you?
Alec, seni korumam gerekiyordu ve en iyisinin bu olacağını düşündüm.
Alec, I needed to protect you, and I thought this was the best...
Alec, sana güveniyorum.
Alec, I trust you.
Diğer Alec bana ihanet etti.
The other one betrayed me.
Hayır, Alec. Aramızdaki asla iş olmadı.
No, Alec, it was never business.
Hayır, Alec!
No, Alec?
Alec!
Alec?
Alec bu çok önemli.
Listen.
Carlos, Alec...
Carlos, Alec...