Arizona traducir inglés

DiNozzo, Ziva'yı al, Arizona'ya gidip onunla konuşun.

DiNozzo, get Ziva, head on down to Arizona and talk to him.

Dedem emekli olup Arizona'ya taşınmıştı. Havası kurudur.

You know, my grandfather retired to Arizona.

Arizona'daki emekli bir polisi parayla tuttun.

You hired a retired cop in Arizona to work for you.

Arizona'ya gidip Norton'ı araması için tuttuğun eski polis var ya? Reynosa Karteli onun sağda solda bir şeyler sorduğunu biliyordu. Onu öldürdüler.

That ex-cop you hired to go to Arizona to look for Norton- - the Reynosa cartel - they knew he was snooping around and they killed him.

Kimlik bilgilerindeki parmak izi araştırmasına göre, Carl Sennett olay şahidi, Arizona'da kaza sonucu boğulmadan ölmüş Cory Sampson, kapı komşusu, Seattle'da vur kaç sonucu öldürülmüş ve Chad Sewell, Reno'da banka yöneticisi patronunun öldürülmesi için sorgulanacağı zaman o da vur kaç sonucu öldürülmüş.

Prints brought up these I. D.S. We got Carl Sennett, a witness in an accidental drowning in Arizona, Cory Sampson, who lived next door to a hit-and-run victim in Seattle, and Chad Sewell, wanted for questioning about the murder of his boss, a bank executive in Reno.

Ama bu Arizona'daki siyahî bir Barbie bebek gibi.

But it's like a black Barbie doll in Arizona.

Arizona çölündeki bu havaüssü, 4.000'den fazla uçağın evi.

This airbase in the Arizona desert is home to over 4, ooo planes.

Arizona çocuk istemiyor. Ne karnında ne de evinde, hiçbir zaman.

Arizona doesn't want kids- - In her womb, in her house, ever.

Arizona, sıvı değil, aman tanrım

It's not liquid. - Arizona, it's not liquid!

Dünya'nın doğal harikalarından birine geldim, Arizona'daki Büyük Kanyon.

I've come to one of Earth's natural wonders, the Grand Canyon in Arizona.

Meteor çarpan en ünlü bölgelerden birisi Arizona'daki Barringer krateridir.

One of the most famous meteorite impact sites is the Barringer crater in Arizona.

Arizonanın iyi halkına, dinlemek için geldikleri şeyi verelim.

You gotta give the good people of Arizona a little of what they came to hear.

Ben kendimi Arizona'da, bir arkadaşın yanında buldum.

Me, I ended up in arizona with a friend.

Sen kendini nerede sanıyorsun, Arizona'da mı?

Where you think you at, arizona?

Ohio'da bir tenis kulübünün adı ve Arizona'da da bir Raven Nehri hastanesi var.

There's a tennis club in Ohio and a Raven River hospital in Arizona.

Ve Arizona'da dün gece olanları sana e-posta ile yollarım.

And I'll e-mail you the Arizona overnights.

Aaron, bu da Arizona Robbins.

Aaron, this is Arizona Robbins.

Ben söylemedim, yani birazını belki, ama... Arizona Robbins söyledi... yanlışlıkla.

W-well, some of it was, but- - it was Arizona Robbins, and it was an accident.

Sedona Arizona'nın berbat bir kopyası.

It's, uh, it's... it's... It's like Sedona, Arizona, crapped in here.

Arizona İspanya'ya gidelim diyor.

Arizona wants to go to Spain.

Ben de Arizona hakkında kendime aynı şeyleri söyleyip duruyorum.

That's the same thing I keep telling myself about arizona, That I don't care.

Bir yıl... bir Arizona şehir kulübünde.

One year... at an Arizona country club.

79.yolu takip edip kuzeye devam edebilirler ya da 78.yolu kullanıp Arizona'ya çıkabilirler.

They can follow the 79 and continue north. Or they can take the 78 and head into Arizona.

Biz bir Arizona tarzı peş peşe girme numarası çekebiliriz Kenneth.

We can pull an Arizona double-back on them, Kenneth.

Arizona Devlet Üniversitesi'ne gittikleri halde akıllı olduklarını düşünendir.

Thinks they're smart even when they go to Arizona state.

şimdi hafif bir acı hissedeceksin,

( arizona ) now you're gonna feel a poke,

Haydi alın.

Take them. ( ruby whimpering ) ( arizona whispers ) there are only children here.

New Mexico, Arizona ve Kaliforniya'dan bahsetmiyorum bile.

Noto mention new mexico, arizona, califora.

Neresi orası, Arizona mı?

What is that, Arizona?

Arizona'da mı?

In Arizona?

Uçak Arizona'da.

The plane's in Arizona.

Başka bir şey oldu ve açıklayamıyorum. Ama nasıl olduysa uçak Arizona'ya indi. Evet, kulağa nasıl geldiğinin farkındayım.

Something else happened, and I-I can't explain it, but suddenly the plane was here in Arizona, and, yes, I know how that sounds, but I am telling you the truth.

Kısa kesebilir misin Başkanla birlikte Arizona'ya gideceğiz de.

If you could make it brief, the President and I are on our way to Arizona.

Pilot, kız arkadaşı ve uçağın Arizona'ya nasıl indiği.

The pilot, his girlfriend, and how the plane could've ended up in Arizona.

Uçak Başkanı öldürme girişiminden sonra aniden Miami'den Arizona'ya atladı.

And after plane meant to kill the president... Jumped from Miami to Arizona in an instant... They're dead, sir.

Bir saniye önce Miami'deyken aniden 2.000 mil ötede Arizona'ya iniş yaptık.

One second, we were in Miami. The next, we were 2,000 miles away, crash-landing in Arizona.

Uçak Florida'dan Arizona'ya saniyeler içinde varınca babanla beraber içindeydim.

Your father and I were on a plane that went from Florida Arizona in seconds.

- Arizona mı yoksa? - Hayır.

- You mean Arizona?

Çevre hakkında konuşmaya başladık Arizona ya da başka bir yerden yeni taşındığını söyledi.

We start talking about the neighborhood, and he just said he moved here from Arizona or something.

Bir zamanlar Arizona'da bir küçük kasaba varmış.

Once upon a time... there was a small town in Arizona

geçen hafta orta Arizonayı vuran 3. depremdi.

It is the third quake to strike Central Arizona in the past week.

Arizona'da değiliz, değil mi?

We're not going to Arizona, are we?

Çünkü turnenin yarısında Arizona'nın Winslow şehrine geldiğimizde, beni bir köşeye fırlattı.

Because halfway through the tour, he left me stranded on a corner in Winslow, Arizona.

Al, söz veriyorum yarın seni arayacağım ve - Arizona'daki tartışmalı göçmen yasası bir trajediyle sonuçlandı.

Al, listen, I swear I'll be back to work tomorrow... that Arizona's controversial immigration law resulted in tragedy.

Arizona yetkilileri memur hakkında bir suç duyurusunda bulunmayacaklarını açıkladı.

We're now reporting Arizona has officially declined to charge that officer with a crime.

Yasadışı göçle mücadeleyi daha iyi kontrol edebilmek için Arizona eyaleti olarak bir yasa çıkardık.

In an effort to control the difficult problem of illegal immigration, Arizona has enacted a new law.

Arizona.

Arizona?

Arizona'yı mı?

- Arizona?

- İyi mi bebek?

( arizona ) is he okay?

Um, burada biraz...

Um, here are some... ( arizona whispering ) there are only children here. Bandages.

Tuscon Arizona Telesekreter çıkıyor.

Voice mail.