Aside traducir inglés
8,038 traducción paralela
Hey, biraz kenara koysana şunu.
Hey, can you set that aside for a second?
Kenara çekilin.
Stand aside!
O değil de, bana gerçeği söylemeni istiyorum.
That aside, I want you to tell me the truth.
Shizuku boğulduğunda orada Chihiro'dan başka biri daha vardıysa eğer bu her şeyi değiştirir.
When Shizuku drowned, if someone else was there aside from Chihiro, it changes everything.
Kenara çekilerek başlayabilirsin.
You can start by stepping aside.
Bu arada... bana biraz elma ayırır mısınız?
By the way... can you put some apples aside for me?
Bakın, ikinizin arasında her ne oluyorsa bir kenara bırakılmak zorunda.
Look, whatever's happening between you two, it has to be put aside.
- Geri bas.
- Step aside.
Silahı bir yere koysan iyi olur.
Hey... Better set the gun aside.
Sonunda bütün endişelerini bir kenara koyup olayları doğal akışına bırakabilmişti.
He could finally put all the worries aside and let events take their natural course.
Kenara çekil.
Step aside.
Kenara çekilir misin, komiserim?
Please step aside, captain.
Duffy'nin yaptığından ben de hoşlanmadım ama o benim patronum ve kötülük yapandan da intikamını almam lazım.
- Move aside. - Look, I don't like what Duffy did, but he's my boss, and I'd have to avenge him, anybody did him wrong.
Argoları bir kenara bırakırsak, Annie haklı.
Don't hate the player. Colloquialisms aside, Annie's right.
Sonra da bağırsaklarının arkasına ittiririm.
I'll nip whatever bleeders I can find, shove the guts aside.
İlk olarak ben de böyle düşündüm efendim ama sonra gemi manifestosuna baktım. Gemiyi idare edecek olan çekirdek kadronun dışında gemide yalnızca 15 doktor varmış.
That's what I thought, sir, but then I checked the ship's manifest, and aside from a skeleton crew from the military sealift command to run the ship, there were only 15 doctors on board.
Bir tanesini almıştık zaten. Şu an revirde.
Aside from the one we clipped who's sitting in our medical bay,
Beni gereksiz tüm kaygılarımdan arındır ve huzura erdir.
May I then be at peace and put aside all the useless worries.
İyi bir fikir de ondan. Artık kenara çekilip sana yol verme zamanım geldi.
'Cause it's a good idea, and because it's time for me to step aside and let you lead.
Faizi bir yana bırakırsak ve bu rakamları toplarsak...
Now, if you set aside the interest and carry these figures over...
Anlaşmazlıklarımızı bir kenara koyup, yolculuğun tadını çıkartabiliriz herhalde.
Surely, we can put our differences aside and enjoy the ride together.
Kenara çekil!
Step aside!
Soruşturmadan çekilmeniz gerekiyor.
You must take step aside.
Annenin de seni başından savdığını duydum.
I hear your own mother cast you aside as well.
Yaralandığın zaman babamın seni başından savdığını biliyorum.
I know my father cast you aside when you were injured.
Bir kenara bırak.
Put it aside.
Kaçığın biri tüfekle düzenek kurmuş.
Well, aside from the nut that rigged up the shotgun.
10 yıllık bir ittifak, iyi bir sebebi olmadan bir kenara atılmamalı.
A 10-year-old alliance shouldn't be tossed aside without good cause.
Kellog'un seninle de bir kukla gibi oynayıp diğer herkese yaptığı gibi işi bittiğinde bir kenara attığını hatırlatırım.
I seem to recall Kellogg playing you like a marionette then tossing you aside like everything else he's done with.
Öğrenciler molozu kaldırırken... kazara üçüncü bir ceset bulmuşlar, ki buraya ait görünmüyor.
A student was moving the debris aside with a little backhoe and accidentally dug up a third body, which doesn't seem to belong here.
- Frankie, eğer bu konuda... çalışmak istemiyorsan, herkes bu konuda senin gibi düşünüyor.
- Frankie, if you need to step aside on this, no one will think any less of you.
Ondan istediğinizi alıp sonra bir kenara fırlattınız yani.
So, you'd had what you wanted from her, and you cast her aside.
Kenara çekil de sana göstereyim.
Step aside, and I'll show you.
Kimi normal oturur, kimi ortaya kimi kenara oturur.
Some people sit down as usual, some people sitting a little aside
Natalie'nin en iyi yaptığı şey zorluklarla başa çıkmaktır.
all joking aside, surviving challenges is what Natalie here does best.
Kenara çekilmemi mi söylüyorsunuz?
You're telling me to step aside?
Ama kıskançlığını bir yana bırakmalısın.
But you must put your jealousy aside out of respect for me.
Dua eylemi bir yana, evet,.... bu materyali başarıyla değiştirmek sahip olduğunuz her hangi bir proteine bağlı olabilir.
Acts of prayer aside, yes, successfully altering this material depends on whether it has any proteins similar to your own. Right.
Mevcut koşullar bir yana Bill'le evli olmayan evli bir kadına bunu söylemen tuhaf.
Well, present circumstances aside, that's an odd thing to say to a married woman, a woman not married to Bill.
Reklam değeri bir yana, Hindenburg daha olumlu sonuç alacak diye bazı ünlü çiftlere övgüler düzemem ben.
Publicity value aside, I refuse to take credit for some celebrity couple's cure when the Hindenburg had a happier outcome.
- Her gün yaptığımız haricinde mi?
- Aside from every day?
Lester'ın dünya inanışları yadsımasının dışında belli bir şeyler işe yaramıyor.
Well, obviously, something is not working, aside from Lester's complete ignorance of world religions.
Ve hayatın dışında, bunun karşılığında... ne istiyorsun?
And what is it that you want in return... aside from your life?
Bunlardan bir iki tane ona ayırayım.
I'm gonna put a few of these aside for him.
O zamana kadar, bunu bir kenara koyacağız.
Until then, we set it aside.
Kenarda durup, Zora'nın an'ını yaşamasına izin vereceğim ama sen kovuldun.
I will stand aside, and I will let her have her moment, but you are fired.
Öldürme konusunda ne kadar iyi olduklarının dışında bir şey yok efendim.
Aside from how good these guys are at killing? No, sir.
Şaka bir yana, polis ya da asker ol, belli kurallara göre yaşarsın ve ölürsün.
All kidding aside, being a cop or a soldier, you live and die by a code of conduct.
Baş ağrısını saymazsak tabii.
Oh, same. Aside from a killer headache.
Daha kullanışlı biri geldiğinde kenara atmaz onları.
He doesn't move them aside when someone more useful comes along.
Hepsi bir tarafta...
Um, all that aside...