Ass traducir inglés
62,304 traducción paralela
Kıçını kaldırıp kayıp kişi ihbarında bile bulunmuyor.
His ass won't even file a missing person's report.
Can çekişiyor olsan sana elimi uzatmam.
I wouldn't spit in your ass if your guts were on fire.
Başlatmayın bakireden doğma yalanlarına.
Virgin birth, my ass.
Körkütük sarhoş olup çaresiz kalınca geri döner.
Oh, he'll be back when he's shitfaced and needs his ass wiped.
O lafları alkole veriyorum yoksa kıçına tekmeyi basmıştım.
Oh, I am assuming it was the drink talking, otherwise I would fire your ass.
Yerinde olsam o etraftayken arkamı kollardım.
I'd watch your ass around him if I were you.
Öldüğüm zaman yobazın tekinin kıçıma tespih veya boğazıma komünyon ekmeği sokmasını istemiyorum.
When I die, I don't want some religious nut shoving a rosary up my ass or communion wafer down my throat.
8 yaşında bir çocuğa el kaldırmak doğru bir şey değil biliyorum ama yapacağım.
I know you're not gonna beat an eight-year-old's ass, but I will.
Görevi üzerine aldığın için, unutmaman gereken en önemli şey mason her zaman seni kollamak için yanında olacak.
Since you're taking over, the most important thing you can remember is that Mason is always gonna be the one who's there to save your ass all the time.
- Yolda bir bebek var, ya beni şimdi öldürürsün, ya da gidip ona kıçını kaldırıp biraz sıcak su ve havluyla buraya gelmesini söylersin.
We have a baby coming, so you can either kill me now or you can go and tell glinda to bring her ass down here with some hot water and some towels.
O üzgün kıçını kaldırıp, bana yardım etmeni istiyor.
She wants you to get up off your sorry ass and help me.
Ve LA'deki fıstıklardan uzak dur.
And stay away from that hot ass out there in LA.
Ama böyle davranacaksan, işime bakarım.
But if you're going to be up my ass, then I'll just keep it movin'.
Seni bir daha evinin etrafında görürsem kıçını tekmelerim.
I see you around this house again, I will be in your ass with a boot.
Çıplak kıçını küvete taşımayacağım.
But I'm not gonna carry your naked ass into the tub.
Daha şimdi odaklanmalıyız dedin ve hemen popo dikizlemeye başladın.
You just said we have to focus, and you're already bird-dogging ass?
48 bin doların üstünde bir DEA operasyonunu mahvettin, kıçını kaldırıp Miami'ye geleceksin!
You screw up a DEA operation on top of that 48K, your ass is gonna be back in Miami!
Kıçını mı yedi?
She ate your ass?
- Birinin kıçını yemek mi?
- To eat someone's ass?
Günümüzde herkes birbirinin kıçını yiyor.
Everyone's eating everyone's ass now.
Bunun ihtimali yok.
There is no way everybody's eating everyone's ass.
- Herkes birbirinin kıçını yiyor.
- Everyone's eating everyone's ass.
Evet, kıç, para ve ot.
Yeah, ass, cash, or grass.
Sen ve psikopat Ed'le bir araya gelmektense götüme fare sokmayı ve bağırsaklarımı kemirmesini tercih ederim.
Personally, I'd rather shove an electric eel up my ass and have it gnaw through my intestines than sit down with you and fucking Psycho Ed.
Götüne girsin kaltak!
Stick that up your tight ass, bitch!
Kıçını da tutmuş olabilirim.
I might have grabbed his ass.
Kıçını kaldır!
Move your ass!
Yolum bu urkunc kafa karistiran banliyoye dustu.
Got me out in this creepy, confusing-ass suburb.
Yakalayacagim seni, kaydedecegim konusmamizi.
Okay, I got you. I'm going to record your ass.
Seni serefsiz!
You ass.
Kıçımın lanet olası bir ağaçtan sallanıyor olması da yoktu.
Neither was my ass hanging from a fucking tree.
Tamam üzgünün ben senin gibi şaşalı..
Okay, I'm sorry, like, I didn't go to no fancy ass, like,
Çok da uzun sürdü.
Took their sweet-ass time with it, too.
O şekilde eve döndüm. Kıçımı kaldırdım.
Brought that back home and just got off my ass.
Tek yaptığım önüme geleni dağıtmaktı çünkü içimdeki öfke çok büyüktü.
And all I did was kick ass and take names'cause I had a lot of anger.
Zindanımda adamın birine arkadan tecavüz ediyordum. Tam bir şamataydı, üzerine bindiğim şeyi kırmıştım.
where I was raping the fuck out of this guy's ass in my dungeon, and it was really hilarious because I broke my discipline horse.
Şimdi ne zaman bir porno izlesem, kadını arkadan becermeler, boğmalar, ağzına olabildiğince çok penis sokmalar, ağza tükürmeler, kafasını tuvalete sokmalar falan.
I feel like now when I watch porn, it's like, you know, fucking her in the ass, and choking her and, you know, having as many cocks as you possibly can, and it's all this spit and put her head in the toilet.
Kıçımı becermek istiyor musun?
- You wanna fuck my ass?
O kıçı becermek istiyorum.
- Yeah, I wanna fuck that ass.
Sok o koca aletini.
Shove that big cock in my ass.
Sabahın onunda, kıçınıza 50 cm'lik bir alet girmiş.
It's like, 10 : 00 a.m. and you're having, like, a 20-inch cock shoved into your ass, right?
"Allison, kıçıma bir şey oldu?" "Ne diyorsun?"
"Allison, something happened to my ass." She's like, "What are you talking about?"
"Kıçıma bir şey oldu?" "Ne?"
I'm like, "There's something wrong with my ass." She's like, "What are you talking about?"
"Kıçım diyorum, sanırım içi dışına çıktı."
I'm like, "No, there's really something, like, " like, I think my ass flipped inside out or - Yeah. "
"Kıçıma bir şey oldu."
I'm like... ( whining ) "Something's wrong with my ass."
Ben de, "Şey kıçıma bir şey oldu." dedim.
And I'm like, "Um... Something happened to my ass."
Ateş gibi, deli gibi çalışır, sert oynar.
Work my ass off, work hard, play hard kind of thing.
Kalktığımda, kıçıma telefon numaralarının izi çıkmıştı.
And when I got up, there were phone numbers imprinted on my ass.
Buna sadece kıç becerme diyorum.
I just call it ass-fucking, myself.
Kıçımı yesinler çünkü öyle değil.
They can kiss my ass'cause it's not.
Söyle ona, geldiğinde akşama kadar ayakları kıçını dövecek. Tamam.
So, if you see him, tell him his ass gonna be running suicides until the lights go out.