Backstrom traducir inglés
52 traducción paralela
O zaman yarın konuşuruz.
- Eva Backstrom, from your class.
Aynı zamanda patronumun oğlu.
Eva Backstrom?
Ingrid Backstrom Kalifornia'daki Squaw vadisinde yapımcı Scott Gaffney tarafından kaydedildi.
Ingrid Backstrom was discovered in Squaw Valley, California, by filmmaker Scott Gaffney.
B.A. Backstrom'a kafa tutan aptala acıyorum.
I pity the fool who messes with B.A. Backstrom.
Ben sadece bir sivilim ve senin gibi resmi bir polis değil, ama benim için açık olan şu ki, Backstrom'un aşık olmaya ihtiyacı var.
Well, I know I'm only a civilian and not official police like you, but it's obvious to me that what Backstrom needs is a lover.
Bay Mundy, bu Teğmen Backstrom.
Mr. Mundy, this is Lieutenant Backstrom.
Orada ona gülen bir kötü adam varmış, Backstrom ona kafayı takmış "Zekâmla seni alt ettim Everett Backstrom!"
Backstrom's obsessed that there's a bad guy out there laughing at him... "I outsmarted Everett Backstrom!"
Backstrom'un eskiden fantastik bir kadınla nişanlı olduğunu başka biriniz biliyor muydu?
Did anyone else know that Backstrom used to be engaged to a fantastic woman?
Beyler, kız akıllı ve güzel ve Backstrom'la nişanlıydı.
Guys, she's smart and she's beautiful and she was engaged to Backstrom.
Niedermayer beyhude arayışı, Backstrom'un adli tıpa değer vermesini sağladı.
Mm, Niedermayer's futile quest to make Backstrom appreciate forensics.
Teğmen Backstrom bu tür saçmalıklarla rahatsız olmamamı söyledi bana.
Oh, Lieutenant Backstrom told me not to bother with that hooey.
Teğmen Backstrom...
Lieutenant Backstrom...
Benim tam Backstrom paketimi kontrol etmenizin yolu, homoluk tedavisi yapan bu tarikata katılmaktır.
The way you're checking out my full Backstrom package, you joined this cult to cure gayness.
Peki, bu Backstrom'un kitabından.
Well, it's in the Backstrom book.
Backstrom adli tıpı kullanıyor.
Backstrom is using forensics.
Backstrom'un işi suçu çözmek, benim işim ise mahkemede desteleyebilecek bir usulle yaptığından emin olmak.
Backstrom's job is to solve the crime, it is my job to make sure that he does so in a way that can hold up in court.
Taktikler, Gravely, Backstrom'un oyun kitabından.
Tactics, Gravely, from the Backstrom playbook.
Kasıtlı saygısızlık yok, Dr. Deb, ama Backstrom'un uyuma problemlerinin, yalan söylüyor olmasıyla alakalı birşey değil.
No disrespect intended, Dr. Deb, but Backstrom's sleep problems have nothing to do with telling lies.
Sence, Backstrom'un uyku sorunlarının sebebi ne?
In your opinion, what is causing Backstrom's sleep troubles?
Detektif Backstrom biz daha önemliyiz.
Detective Backstrom... we are more than meat.
Biz bir kundakçının peşindeyiz, ve Backstrom ise hırsızların peşinde. Eğer onlar hırsız olsalar bile.
We're chasing an arsonist, and Backstrom is chasing thieves... if they are even thieves.
Sanırım bu yakışıklı itfaiye erleri onlar çocukken Backstrom küçük, tombul, kötü anlamına geliyordu.
I think that those handsome firemen were mean to poor, pudgy, little Backstrom when they were kids.
Almond Backstrom'un ilgisi dahilinde olduğu birşeyden bahsetti.
Almond mentioned it in reference to something that belonged to Backstrom.
Teğment Backstrom?
Lieutenant Backstrom?
Teğmen Backstrom?
Lieutenant Backstrom?
Detektif Backstrom'un nişanlısı mı?
Detective Backstrom's fiance?
İyiyim.
Backstrom : I'm fine. [Clears throat]
Oh.
Backstrom : Oh.
Yaşamı tehdit eden gerçek bir astım krizi geçirdim.
Backstrom : I had an actual life-threatening asthma attack.
İma etmek için Backstrom'u hiç tanımıyorum, ama o bir görgü tanığının adli tıpı her zaman gölgede bırakacağını bilir.
I've never known Backstrom to hint, but he does know that an eyewitness account trumps forensics every time.
Ne yapıyorsan bırak.
Backstrom : Drop what you're doing.
Siz ikiniz kettering yap gidin, ve yapmak derken yapmayın
You two go do kettering, and by "do," I mean... Backstrom : don't.
Detektif Backstrom, sizsiniz değil mi?
Detective Backstrom, is that you?
Hey, Niedermayer.
Backstrom : Hey, Niedermayer.
Backstrom kurbanın avukatlarına konuşmaya gitmek için seni istiyor.
Backstrom wants you to go talk to the victim's attorney.
Backstrom haklıydı.
Backstrom was right.
Herkes, dinlesin.
Backstrom : Listen up, uh, everybody.
- Backstrom senin üstün, doğru mu?
- Backstrom is your superior, yes?
Backstroum'un senden istediği yalancı şahitlik nedir.
What Backstrom's asking you to do is perjury.
Sana yalvarıyorum, Backstrom, yollarını değiştir, yeniden düzenle.
I beg of you, Backstrom, change your ways, reform.
Backstrom yalan yere tanıklık etmen için seni aldı.
Backstrom got you to perjure yourself under oath.
Soruşturmanın başı Backstrom'du, Ama soruşturmayı bıraktıklarında, polis olmayı bıraktı.
Backstrom was lead on the case, but when they called off the investigation, he stopped being a cop.
Aldım.
Backstrom : Got it.
Backstrom'un teorisi Lacy Siddon'ı kaçıranın onu internette bulduğuydu.
It's Backstrom's theory that Lacy Siddon's abductor stalked her online.
Fidye notunun varlığının Backstrom'un sapık teorisini çürüttüğünü biliyorsun değil mi?
You know that the presence of a ransom note proves that Backstrom's theory about a sexual predator in the past is false, right?
Backstrom'un haklı ve fidye notunun sahte olduğunu mu düşünüyorsun?
You think that Backstrom is right and the note is fake?
Eğer Backstrom haklıysa, O zaman Talia Lennox arama çalışmaları bitti, ve uzun süre hayatta kalamayacak.
If Backstrom is right, then the real search for Talia Lennox is over, and she hasn't long to live.
Bay Morrow, Bu Teğmen Everett Backstrom.
Mr. Morrow, this is Lieutenant Everett Backstrom.
Backstrom bir dua çemberi içinde mi?
Backstrom is in a prayer circle? [Chuckles]
Tanrım, Everett Backstrom için teşekkür ederiz.
Dear lord, thank you for Everett Backstrom.
Eva Bäckström? Tavşan dişli olan kız.
Come on, mum, Iet's dance.