Baths traducir inglés
801 traducción paralela
- Yüzme havuzunda bekleniyormuşsun.
You're wanted at the swimming baths.
- Yüzme havuzuna.
Oh, the swimming baths.
Yani adamımız havuzda boğulmamış mı?
So our man didn't drown at the baths?
Ben havuzdan başlarım - lavaboları test eder...
I'll start at the baths - test the sinks and...
Yüzme havuzunda boğulmuş diye duydum.
I heard he drowned in the swimming baths.
Bayanlar baylar, hamamlarımız dünyaca ünlüdür.
Our baths, ladies and gentlemen, are famous throughout the world.
Onur konuğumuz Kaptan Spaulding'e iki banyolu yeşil dubleks suiti verelim. - İki mi?
Captain Spaulding, as guest of honor, gets the Green duplex with 2 baths.
İki banyo kaptanın hoşuna gider sanırım, öyle değil mi?
- Yes. I think the Captain would like 2 baths, don't you?
Afrika'dan yeni döndüğüne göre, iki banyo kullanması gerekebilir.
If he's just returned from Africa, he may need 2 baths.
Işın banyoları ile salgı bezi ekstreleri.
Gland extracts with ray baths.
Üç tane banyo yapabilirim.
I could use three baths.
Süt banyosu.
Milk baths.
Başarı için süt banyosuna ihtiyacı yok.
She has not to take milk baths to be a success.
Acaba cildini böyle güzel yapan süt banyosu mu?
I wonder if the milk baths really make her skin so nice.
- Ailemizin tarihi geçmişini bilirsin... Romalılar tarafından bu bina sülfür kuyusu üzerine inşa edilmiş... ve onlar tarafından mineral banyosu olarak kullanılmış.
- You see, our family history states... that the structure was built by the Romans over a natural sulphur pit... and used by them as mineral baths.
General ve eşrafı hamamdalar efendim.
The General and his staff are in the Turkish baths, sir.
General ve eşrafı hamamdalar efendim.
The General and his staff are in the Turkish baths.
Evde değilsem, muhtemelen hamamda olurum.
If I'm not home, I'll be at the baths, where I'll be expecting...
- Yıkama da yapıyoruz.
- We give baths too.
Banyo sayısı, oda sayısının yarısı kadardır.
There's half as many baths as there is rooms.
Odaların yarısının banyosu var, yarısının yok.
Half the rooms has baths, and half hasn't.
Banyo sayısı, oda sayısının yarısı kadardır.
There's half as many baths as there is rooms...
Bereket versin ki Clapham Belediye hamamında yüzme öğrenmiştim. Yine de su altında kendimi deneme fırsatım hiç olmamıştı.
I had fortunately learned to swim at the Clapham Municipal Baths though I never had occasion to try it underwater.
Bu sıcak banyoları sinirlerimin gevşemesi için yapıyorum.
I take hot baths for my nerves.
Bizim bir banyomuz yok bu yüzden banyolara gidiyoruz.
We haven't a bath so we go to the public baths.
"Bir askeri Tribünün cesareti hamamlar ve davet salonlarında harcanmamalıdır."
"The courage of a military tribune must not be squandered in baths and banquet halls."
Hamama gitmek ister misin?
Don't you want to go to the baths?
Hamama gidelim mi, ne dersin?
Let's go to the baths.
Biz hamama gidiyoruz.
We're going off to the baths.
Orada kaplıcanın tadını çıkarıp, bir güzel dinlenirler.
They can enjoy the baths and rest.
Hamamına bayıldık.
We liked the baths.
Roma'daki meşhur halk hamamlarını yaptırmış, öz kardeşini annesinin kollarında öldürmüş.
Be built the famous public baths in Rome. He killed his brother right in his mother's arms.
Roma'daki Caracalla Hamamlarında bulundu.
It was found in the Baths of Caracalla in Rome.
Mağaranın bitiminde, kehanet odaları var bunlar da hamamlar.
Now at the end, there are the rooms of the Sibyl and these were her baths.
Onu iki kere yıkayalım.
We give him two baths.
Gece yarısı banyoları!
Midnight baths!
Japonya'da, banyomuzu kaynar sıcaklıkta severiz.
In Japan, we like our baths boiling hot.
- Banyoya mı gireceksin?
- You are going to the baths?
Pudra ve hap verip, banyo yaptırıp, iğne ve lavman yapıyorsun ama...
You give me powders, pills, baths, injections, enemas....
Altı oda, üç banyo için ayda 30 dolar ödüyorum.
Six rooms, three baths, $ 30 a month I pay,
Ve sıcak banyolar.
And hot baths.
Eskiden Türk hamamlarını çok severdin, hatırladın mı?
You used to be so crazy about the Turkish baths.
Sabah banyolarını, içkiyi ve sevişmeyi severdi.
He loved his morning baths, morning chasers and morning lays
Onları 4 ve 8 arasında bir süre boyunca sıcaklığı sabit olan.. banyolarda tutuyoruz.
We keep them four to eight hours in baths... maintained at a constant temperature.
Sonra Mayo kardeşler, iğneler, hipnoz, mineral banyoları.
Then there were the Mayo brothers, injections, hypnosis, mineral baths.
Mineral banyoları.
Mineral baths.
Hamamı işgal edeceğiz. Ve çatıya çıkıp dinamitle hapishane duvarını uçuracağız.
You occupy the baths, move to the roof... and dynamite the prison wall here.
Yemek, banyo ya da uyku konusunda... -... yaygara koparmayın.
Don't fuss about supper your baths or going to bed.
"Onlara banyo yapacakları söylendi."
"They were told they were going to take baths."
Bence yukarı banyoya girmeniz iyi olurdu.
Then go and have your baths.
Dibi delik küvetler...
Baths full of holes.