English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ B ] / Beeps

Beeps traducir inglés

1,294 traducción paralela
Ama ertesi sabah Victor onu aramadığında Mesajınız yok
But when Victor failed to call the next morning... [machine beeps] No messages.
Ya da bir sonraki öğleden sonra... Mesajınız yok
... or the next afternoon... [machine beeps] No messages.
Daniel, sabah tam 7'de bana lazımsın.
Daniel, I need you sharp at 7 : 00 a.m. ( PHONE BEEPS )
Beş bip sesi.
Five beeps.
Beş bip.
Five beeps.
Sen bul.
- Figure it out. - ( beeps )
Ne yapman gerektiğini biliyorsun.
- You know what to do. - ( beeps )
Selam, anne.
- ( beeps ) - Hey, Mom.
Cidden, ara beni.
- So seriously, call me. - ( beeps )
Bu hiç ötmezdi.
Whoa, that never beeps.
Taksi gelirse, bana seslenin.
If the taxi beeps, give me a shout.
MİSAFİR ADI
( Car horn beeps )
- Bu ötüyor.
- It beeps.
Biplediğinde hastaneye koşar, hayat kurtarırız.
When it beeps, we rush to the hospital and save someone.
Yani, konuşmaya başladım ve o bipledi ve... Kendimi aptal gibi hissettim.
So i start talking, and then it beeps, and, uh, i feel like a fool.
Sadece yardım etmeye çalışıyorum.
I'm just trying to help. [PAGER BEEPS]
Kahretsin.
HORN BEEPS Shit.
Çeviri ;
MONITOR BEEPS
Şimdi bu resimde hata nerede?
Now... what's wrong with this picture? For one, it's awfully small for the liver of an adult male. [Microwave beeps]
Ama ben bebek bakıcısı değilim.
- l'm not a babysitter. - ( beeps )
Sinyal alamıyorum.
- [Beeps] - l'm not getting anything.
Hepsi ateşlendi.
- ( computer beeps ) - All fired up.
Pekala General, gelelim anlaşmaya.
[PHONE BEEPS]
Buraları kim sildiyse hortumla dövülmeli ve o hortumla bağlanıp çatıdan atılmalı.
Ha-ha-ha. [ANSWERING MACHINE BEEPS] Stop ruining my Iife.
En iyi ihtimalle, sadece düzensiz sinyaller gönderebiliriz.
Best case scenario, we'd only be able to broadcast tone squelch. Beeps and boops.
Kahretsin.
- [Cell phone beeps] - Oh, shit.
Sil şu siktiğimi.
- Fucking delete this. - [Beeps]
Kahretsin.
- Oh, shoot. - [Beeps]
( Düğme bipler )
[Button Beeps]
[Cihaz öter]
[Scanner beeps]
( Telefon bipler ) ( Adam ) - Alo?
- [Phone Beeps ] - [ Man] Hello?
( Telefon çalar, bipler )
- [Rings, Beeps]
( Bipler )
[Beeps]
Şu eski "eğer başın beladaysa iki kez biplet" işaretini duyduk.
We heard the old "two beeps if you're in trouble" signal.
İki dakikaya burada olurum!
( alarm beeps ) Daniel... I'll be like two minutes.
[Bip sesi]
[Beeps]
Bir şeyler getir... - [Bip sesi] - İşte bu.
You get something- [Beeps] - exactly right.
Gary, merhaba.
[Beeps] Gary?
Gitmek zorundayım, birileri kontak lenslerini kaybetmiş.
( phone beeps ) Mm, and luckily I have to go,'cause somebody lost a contact lens.
Olaylar nasıl başlamışsa başlasın o keçiye kötü şeyler olmuş olması fikri aklımdan çıkmıyor.
But whatever that first story was, I can't help but think bad things must've happened to that goat. ( cell phone rings, beeps )
Beni ara..
( MACHINE BEEPS )
Merak ettim bir ayıyayım dedim.
I just wanted to call, check-in and I wanted to say that I... ( beeps )
- Hey, bir eşleşme buldum.
[Computer beeps]
- Selam dostum.
[BEEPS] - Hey, bud.
Çok ilginç.
[COMPUTER BEEPS] That's interesting.
Bir problemimiz var.
[ alarm beeps We got a problem here.
Güvenlik.
( INTERCOM BEEPS ) Security.
POLİSLER ONU DURDURAMAZ.
[BEEPS]
O da ne?
[COMPUTER BEEPS] - Ongoing analysis of the robberies and past possible targets. - What was that?
Clare, ben- -
- CLARE, I- - [dial tone ] [ phone beeps]
Ne oldu be!
( beeps ) What the hell?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]