Belinda traducir inglés
433 traducción paralela
Belinda.
Belinda.
Belinda, sen de elma püresine şerbet dök.
Belinda, you sweeten up the applesauce.
Belinda'yla ben masayı toplarız anne.
Belinda and me'll clear, Mother.
Siz de gelin, Mary ve Belinda!
You come, too, Mary and Belinda!
Benden sana, Belinda.
From me to you, Belinda.
Elveda, Belinda.
So long, Belinda.
Burak ŞAHİN, Altyazı Hazırlama : belinda
by mr. Richard matheson. And you're invited to partake of it.
- Adınız Harriet Belinda Hubbard.
Your full name is Harriet Belinda Hubbard?
Bayan Harriet Hubbard'a da ait olmadığı gibi.
It does not. No. Nor does it belong to Mrs. Harriet Belinda Hubbard.
Aslında bunu şöyle anlatmak isterdim ; eşsiz bir şevk, benzersiz bir coşku, şıklık, ince jestler, nüans sanatı ile tıpkı büyük tiyatro sanatçısı Harriet Belinda gibi ya da Linda Arden.
I only wish I could describe it with the incomparable panache the consummate verve, the enthralling cadences, the delicate gestures, the evocative expressions of America's greatest tragic actress,
- Belinda.
- Belinda.
Bilirsin işte Vogue, Cosmo, Atlanta çizimi, şimdi de Belinda zebra tenleri, plaza membası.
You know, Vogue, Cosmo, layout of Atlanta, and now Belinda on zebra skins, the plaza fountain.
- Belinda, kaz için bana yardım et.
- Belinda, help me with the goose.
Rodriguez'e benimle 550 Belinda Sokağı'nda buluşmasını söyle.
Tell Rodriguez to meet me at 550 Belinda Street.
- Ve bu da Belinda.
- And this is Belinda.
Merhaba, Belinda.
Hello, Belinda.
Hadi buraya gelin ve Dişsiz fil Gumbo'yu görün, veya burada, en zayıf kadın Belinda yı görün.
Step right up here and see Gumbo, the toothless elephant. Or right over here, we've got Belinda, the bulimic wonder.
Ya sen benim canım Belinda'cığım?
And how about you, my dear Belinda?
- Hoşça kal. - Belinda!
- Belinda.
- Belinda?
- Belinda?
- Ben Belinda'yım!
- I'm Belinda.
- Belinda!
Belinda.
- Oh canım şu Belinda'ya bak..
- Belinda's being all, you know?
Evet toparlanıyoruz ; Freddy ve Belinda'nın girişi..
From Belinda and Freddy's entrance.
.. Garry ve Brooke, siz merdivenlere.. Freddy ve Belinda siz de dışarıda sabırla bekliyorsunuz.. .. Zamanı geriye alıyoruz..
Garry and Brooke on the stairs, Freddy and Belinda waiting outside, time sliding into the past.
- Belinda, Poppy teşekkürler..
- Thank you.
Tamadır Belinda.
L-It's okay, Belinda.
- Tamamdır Belinda.
- It's okay, Belinda.
Gördüğünüz gibi Olivia ve Belinda'nın yemek saati.
As you can see, Olivia and Belinda "flip out" at lunchtime.
Belinda, izleyicilere güzel bir ziyafetin nasıl yapıldığını göster.
Belinda, we have a nice-looking audience.
Olivia ve Belinda için kocaman bir alkış, lütfen ve çalıştırıcıları için.
Let's give a big hand for Olivia and Belinda and their trainer, Rae Lindley.
Alex ve Belinda ile tamirata devam ediyoruz otel yakında yeniden açılacak.
Alex, Belinda and I continue the repairs on the hotel and will reopen soon.
Bugünlük geçici sekreter olarak geldim.
Belinda. I'm just temping for the day.
Belinda bilgisayarları sever.
Belinda likes computers.
- Belinda kız arkadaşın mı?
- Oh, who's Belinda? Your girlfriend?
Sana bahsetmiş olduğum kızkardeşim, Belinda.
This is my sister I was telling you about. Belinda.
- Belinda, Nikita.
Belinda, Nikita. - Hi.
- Merhaba, Belinda.
- Hi, Belinda.
Bir saat önce Belinda kiraladı.
Belinda checked it out about an hour ago.
Belinda'yı takıma aldım ve Capeside'ı ileriye götürmek için ilk adımlarımızı attık.
I've teamed up with Belinda, and we've taken the first steps towards improving Capeside.
Bilirsin Belinda, küçümseyici bir karşılık düşünebilirdim ama görüyorum ki işe yaramamış yağ aldırma operasyonundan dolayı sana biraz sağduyu göstermeliyim.
You know, Belinda, I could think of a really scathing comeback but I figure I should show you a little sympathy seeing as how the lipo didn't take.
Belinda, benim bu pompomları taşımak için gereken şeye sahip olup olmadığımı hiç merak etmedin mi?
Belinda, haven't you wondered if I've got what it takes to hold up those pompoms?
Belinda'yı ve grubunu koridorda gördüğünde umutsuzca onlarla birlikte yürümeyi dilersin doğru ayakkabıyı giymiş olsaydın, en son moda saç şeklini yaptırmış ve en ateşli dudak partlatıcısını kullanıyor olsaydın belki o zaman senin olduğun yöne bir bakış atar diye düşünürsün.
When you see Belinda and her clique in the hallway you're desperately wishing you were walking with them and thinking that maybe if you were wearing the right shoes sporting the latest hairstyle and using the hottest shade of lip gloss then maybe they would toss a glance in your direction.
Belinda McGovern bir sabah bomboş hissederek uyanır.
Belinda McGovern wakes up one morning feeling empty.
Belki de Belinda'nın Prozac kutusuyla saat 2, 5, 7 ve 9 : 15'teki hesaplaşmasıdır.
Or maybe it's Belinda's daily 2 : 00, 5 : 00, 7 : 00 and 9 : 1 5 showdown with her bottle of Prozac.
Maktul, Arthur Reginald Webster Charles Patrick Trumpington, Marcel Agnes Bernstein Lewis Anona Rudd, John Malcolm Kerr Nigel Sinclair Robinson, Norman Arthur Potter Felicity Jayne Stone, Jean-Paul Reynard Rachel Shirley Donaldson, Stephen Jay Greenblatt Karl-Heinz Muller, Belinda Anne Ventham Juan-Carlos Fernandez, Thor Olaf Stensgaard Pretoria Lordu Kimberley, Pretoria Leydisi Kimberley Yargıç Nigel Warmsly Kimberley Robert Henry Noonan ve Felix James Bennett'i 19 Aralık 1972 sabahı veya civarında öldürdüğünüz için.
Of the murder of arthur reginald webster Charles patrick trumpington Marcel agnes bernstein, lewis anona rudd
Fazla tutmaz.
- We ought to ask Belinda.
- Belinda Casey.
- Belinda Casey.
- Ben sadece tanrıyım Belinda..
- I'm just God.
- Belinda.Evet.
Belinda.
Belinda.
Linda.