Bence traducir inglés
125,437 traducción paralela
Kapıyı açmamız gerek bence.
I think we should open the door.
Yaptığın bunca şeyden sonra bence çılgınlık olur ama herşey daha bitmedi.
After all you've been through and all you've done, I think it's crazy they haven't done it already.
Bence samimi.
Familiar.
Bence Komançiler işkenceden haz alıyor.
I think comanches just like torture.
Bence Charles'ı kısa süreliğine kasaba dışına çıkarıp işleri hale yola koyalım.
I think it's best to get Charles out of town for a spell, let this thing settle down.
Ve bence o da seni istiyor.
And she wants you... I think.
Bence onu seversin.
I think you'd like him.
Bence sen değiştin Pete.
I think something's changed in you, Pete.
Bence haklısın.
I think we should rest.
Bence yakındalar.
I think they're close.
Efendim, bence burada kalmanız daha iyi olur.
Sir, I think it would be best if you stayed here.
Bence iyi bir inceleme yapmak... Nasıl desem...? Sağırken zor olurdu.
I bet it would be really hard to make a thoughtful observation if you... say... couldn't hear.
Bence çok saçma. Sana mantıklı geliyor mu?
Hey, this doesn't make any sense to me.
Bence Dr. Hunt biliyor.
I think Dr. Hunt knows.
Bence hemen ameliyata almalıyız.
I think we need to get her into the O.R.
Bence insanların isteklerini dinlemen gerek.
I think you need to listen and hear what people are saying.
- Bence biraz- - - Mahremiyet düşkünüydüler.
They seemed a little... private.
Maggie, bence- -
Maggie, if I could...
Bence Bailey açık bir mesaj iletti.
I think Bailey had to send a clear message.
Bence o- -
Well... I think she's...
Biz halledebiliriz bence.
I think we're good.
Bence hayatlarına sinsice girmek için bir mazeret arıyorsun.
I think you want an excuse to worm your way back into their lives.
- Bence - Konuşmayı kes. Böylece seni öpebilirim.
I need you to stop... so I can kiss you.
Tam olarak öyle diyemeyiz bence.
Well, I don't know about that.
Bence o kadar da değil.
I wouldn't say that.
Bence bu iyi bir fikir değil.
I don't think so.
Bence ameliyat etmeliyiz.
I think we go with that.
Bence kalp naklini beklemeliyiz.
And I think that we should consider waiting for the heart transplant.
Bence başarabilir.
And I think he can.
Bence bence yapmamız gereken nakil ameliyatı.
I... I-I think that we should just go with - the transplant.
Bence Dr. Karev Norwood fikrinde ısrarcı.
I-I think Dr. Karev's really into the Norwood idea.
- Bence biz- -
- I'm saying we can...
Bence onun yerine, buraya bağırsak onarımı uygulasak saha iyi olur.
No. Instead, actually, I think we can do the primary bowel repair right here.
- Bence hiç ilgisi yok.
- I'm doing no such thing.
Darbe girişiminden önce bütün personelle konuşmadın bence. Önce onları dinlemeliydin.
Maybe if you hadn't talked the entire staff into forming a coup, you might have listened.
Bu gece için yeterince şey yaşadı bence.
He's too far gone for us to do anything more tonight.
- Bence gitmelisin.
- I think you should just go.
Bence Warren halledebilir.
I think Warren's got this.
Hayır. Ama bence rafa kaldırdılar.
No, but my guess is they bury it.
Aksine harika gidiyor bence.
Well, I think it's been going spectacularly.
Bence hemen izlemelisin.
You should look it up.
Rahat ol, ama bence Vegas'ı denemeliyiz.
Damn right. But I think we should try Vegas. Right?
Hem kişilik daha önemli bence.
I'm much better in person, anyway.
Bence artık gitsen iyi olur.
I think it's a good idea that you go.
Avukatı suçunu kabul etmesi gerektiğini söylüyor ama bence etmemeli.
His lawyer's advising him to plead guilty, but I don't think he should.
- Bence çok kötü Hank.
I think this is bad, Hank.
Bence dikkatli olmalısın.
I think you should be careful.
Sayın yargıç BMI'nin insancıl yaklaşımı için kınanması biraz garip bence.
Your Honor, I-I think it's a little odd that BMI is being censured for doing the humanitarian thing.
Hırsızı kovmayıp işinde tutmalarını garipsedi bence sadece. Ki ben de öyle.
I think she just finds it odd that they kept the thief on staff, as do I.
Yılda 40 bin kazanan biri için bence gayet iyi bir para.
Lot of money for a guy pulling in 40 grand a year.
Bence gidip onu görmelisin.
You should go see her.
bence de 624
bencede 17
bence sen 43
bence iyi 16
bence var 43
bence çok güzel 23
bence de öyle 135
bence biliyorsun 23
bence o 37
bence harika 41
bencede 17
bence sen 43
bence iyi 16
bence var 43
bence çok güzel 23
bence de öyle 135
bence biliyorsun 23
bence o 37
bence harika 41