Beş yıldır traducir inglés
1,238 traducción paralela
Beş yıldır buradayım.
I've been here gor five years.
En azından beş yıldır temizler.
They all been clean for at least five years.
Edward'la ben beş yıldır gizli nişanlıyız.
Edward and I have been secretly engaged these five years.
Sizin şu hep şakasını yaptığım Edward Ferrars beş yıldır Lucy Steele ile nişanlıymış.
Edward Ferrars, the one I used to joke "you" about, is engaged these five years to Lucy Steele.
Bu anı beş yıldır bekliyorum.
I've waited five years for this.
Chandler, orada beş yıldır çalışıyorsun.
Chandler, you've been there for five years.
Beş yıldır sakat'sın!
You've been paralyzed for the last five years.
Ben beş yıldır buradayım, sen değil!
I've been here five years, not you!
Yani şimdi otuz beş yıldır görmediğin birini arayacaksın İstanbul'u bilmiyorsun, o herifin nerede olduğunu bilmiyorsun.
And you're going to look for someone you haven't seen for thirty five years in a city like Istanbul?
Sana beş yıldır hizmet ettiğimizi aklından çıkarma.
Bear in mind, we have given you five years of loyal service.
Beş yıldır ilaç kullanıyorsun.
You've been on drugs for five years.
Bayım, karım beş yıldır ölü ve o bunu bildi.
Mister, my wife has been dead for five years... and he knew it.
Yirmi beş yıldır hiç ama hiç böyle...
Twenty-five years I've been in this - I've never -
Son beş yıldır 16 ticarî mülkiyet oluşturdum. Avrupa-Alcatraz da buna dahil.
Well, I have developed 16 commercial properties in the last five years, including Euro-Alcatraz.
Ben bunu beş yıldır profesyonel olarak yapıyorum.
It's something I do professionally, for about five years now.
Birbirimizi beş yıldır görmüyorduk, değil mi?
We haven't seen each other much in 5 years.
Beş yıldır hiç bir parça bile almadım
I haven't had a piece in five years.
Son beş yıldır, bilmeden... Jason Wynn'in A-6 ile ilgili illegal aktivitelerine ortak oldum. A-6'yı kullanarak dünyayı ele geçirmeyi hedefliyordu.
For the past five years, I unwittingly participated... in Jason Wynn's illegal manipulation of the A-6... to further his ambitions for worldwide power.
Kararımı vermek için aceleye gerek yok ayrıca beş yıldır da tatil yapmıyorum.
I'm really in no rush to make up my mind... and I haven't had a vacation in five years.
Beş yıldır bu anı bekliyordum.
I've waited for this for five years.
Bu anı beş yıldır bekliyorum.
I've been waiting for this moment for five years.
Son on beş yıldır psikiyatrik hastanelere girip çıkan bir veteriner.
He's a vet who's been in and out of v.a. Psychiatric hospitals for the last 15 years.
Biliyor musun, beş yıldır, her gece...
You know, every night, for five years...
Ailesi beş yıldır lokanta sahibi.
His family owns a pork shop for five years.
Beş yıldır hiç bu kadar çabuk özür dilememiştin.
In five years, you have never apologized to me this quickly.
Bazıları neredeyse, on beş yıldır benim yanımdaydı.
Some of them had been with me for nearly 15 years.
Telifleri son beş yıldır bir kanser vakf ına ödeniyormuş.
His royalties have been paid to a cancer foundation in the States for the last five years.
Burada beş yıldır çalışıyorum. Sırf benden yaklaşık 20,000 kazandı.
She's got nearly 20,000, just from me.
Sırf nasıl hallettiklerini görmek için. Dört veya beş yıldır onu ziyaret ediyorsun çok miktarda paralar harcayarak.
You've been calling on her for four or five years... spending so many foreign dollars.
Beş yıldır buradayım bir kez olsun getirttiğim Brivariler karantinaya alınıp sağlık kontrolünden geçirilmedi.
Five years I have been on this station... and never once has my shipment of Brivari been quarantined... for health inspection. This is an insult!
Beş yıldır birinin yanında çalışıyorum. Yıl dönümümü unuttu. Ve bana adi cam parçasından yapılma bir küpe aldı.
I could say I worked for someone for five years and he forgot my anniversary and bought me a worthless piece of blue glass.
Son beş yıldır, Hirogen gemisinin gittiği yerleri gösteriyor.
This is the Hirogen vessel's flight path over the past five years.
Cassandra Spender, son beş yıldır arayıp durduğum çılgın bir adamın gerçeğinin yaşayan kanıtı.
Cassandra Spender is living proof that the truth I've been seeking for the last five years - is the truth of a madman.
Son beş yıldır yaptığım tek şey.
IT'S ALL I'VE BEEN DOING FOR THE LAST FIVE YEARS.
Bu, Ajan Mulder ve benim son beş yıldır araştırdığımız her şey için kayda değer bir kanıt olabilir.
THIS WOULD BE QUANTIFIABLE... SCIENTIFIC PROOF OF EVERYTHING THAT AGENT MULDER AND I... HAVE INVESTIGATED OVER THE PAST FIVE YEARS.
neredeyse beş yıldır haber yoktu senden.
We were all worried sick. You've been out of touch for nearly 5 years.
Beş yıldır ligde.
In his fifth year.
Beş yıldır birlikteyiz. Artık New York'a taşınmamı istiyor.
We've been going out for five years, and now she wants me to move to New York.
Son beş yıldır en mutlu olduğum anın, futbol oynadığım takımda yer aldığım zamanlar olduğunu anlamıyor musun?
Did it occur to you that the only time I've been happy in the past five years is when I'm playing ball, when I'm part of a team?
Tam beş yıldır, terfi, ortaklık vs. beklentisiyle... kıçın yırtılana kadar çalıştın.
For five years now, you've worked your ass off... hoping for a promotion, profit sharing, or something.
Beş yıldır.
Five years.
Son beş yıldır Maurice'e aşığım.
For the last five years I have been in love with Maurice.
Beş yıldır burada çalışıyorum ve herşeyin iyi olması için uğraşıyorum.
I've been doing it five years, and trying to do everything well.
Beş, altı yıldır.
Oh, five, six years.
Altı yıldır, haftada beş gece falan.
Like five nights a week for like six years.
Beş, Altı yıldır.
Five, six years.
- Yıldız sürücüye beş, dört, - hazır... - sabit...
Star drive in... five... four... ready... steady... go!
Eşimi boşver O beş yıldızlı otelde yemiş olmalıdır.
Come here. Forget about my wife. She must have eaten something at a 5 star hotel.
- Beş harika yıldır.
- Five wonderful years.
Birinden ayrılalı daha beş dakika bile olmadı ama hemen burada soyunup seninle yatacağımı düşünüyorsun çünkü beyninde birşeyler paylaştığımıza inanmışsın ve dört yıldır bunun hayaliyle yaşıyorsun. Hasta mısın sen?
I haven't even been single for five minutes and already you think I'm going to strip and do you right here because you imagine that we shared an intimate moment that you've been drooling over for four years.
Son beş yıldır arkama bakıyormuşum.
I've had my head up my rear end for the last five years.