Biz gidiyoruz traducir inglés
2,450 traducción paralela
Üstat, biz gidiyoruz.
Master, we're leaving
- Peki, biz gidiyoruz.
- Right. We're leaving now?
Biz gidiyoruz ve bizi durduramazsın.
We're leaving. And you can't stop us.
Biz gidiyoruz.
We're out of here.
Eth, biz gidiyoruz dostum.
Eth, we're moving on, buddy.
Bana babamı ver. Biz gidiyoruz.
Give me my dad, and we're leaving.
Tamam. Biz gidiyoruz.
Right, we're going.
Tabii, biz gidiyoruz zaten.
Oh, no, you know what, we're going. No, come on, Harmony!
Ya şimdi konuş ya da biz gidiyoruz.
Speak now or we're out of here.
biz gidiyoruz!
We're going!
Biz gidiyoruz.
We're gonna go.
- Özür dilerim, biz gidiyoruz.
I apologize. We drive.
Biz gidiyoruz, hoşça kalın.
We're going. Goodbye.
Biz gidiyoruz.
We're leaving.
Sizinle dövüşmek istemiyorum ama biz gidiyoruz.
Now, I don't want to fight you, but we're leaving.
Biz gidiyoruz.
We're leaving!
Biz de gidiyoruz.
We're leaving too
Sen alışverişe devam ederken biz de iflasa doğru gidiyoruz.
- We are bankrupt while you continue shopping...
Biz... konsere gidiyoruz.
We... are going to a concert.
Biz onu diş almak için gidiyoruz için baskı şimdi parantez.
We are going to get her dental imprint for the braces now.
- Biz Roma'ya gidiyoruz.
We are heading to Roma.
- Biz yatmaya gidiyoruz.
- We're going to bed.
Biz de o tarafa gidiyoruz. Çok güzel.
That's very nice.
Görüyorsun, biz ters yönden gidiyoruz Mitchell.
See, we've gone through the looking glass, Mitchell.
Bu zifiri karanlıkta biz nereye gidiyoruz?
How are we going so smoothly in this pitch darkness?
- Hayir biz Dome'a gidiyoruz.
- No, were headed for the Dome.
Biz de havuza gidiyoruz Devon ve Ellie'yi tehlikeden uzak tutmaya çalışacağız.
We'll go down to the pool, get Devon and Ellie out of harm's way.
Biz oraya gidiyoruz.
Show us taking that call.
Biz radyoya gidiyoruz şimdi. Mısır gevreği çıkarttım.
Um, we're heading down to the station now, but I put some cereal out.
Nereden geldik, biz neyiz, nereye gidiyoruz?
Where do we come from,... where are we and where are we going?
Biz eve gidiyoruz.
We're going home.
Biz kumsala gidiyoruz.
We're going to go to the beach.
Çünkü biz oraya gidiyoruz.
'Cause that's where we were going.
Biz oraya gidiyoruz.
We're going to LA.
- Gidiyoruz biz baba.
- We need to go.
Biz şimdi gidiyoruz.
We're leaving now.
Biz her hafta ava gidiyoruz. Sen de bizimle beraber gel.
We go hunting each week.
Biz de bu yüzden gidiyoruz.
That's why we're leaving. Our reservation's at 8.
Biz şu taraftan gidiyoruz.
You and I are going that way.
Biz kontrol etmeye gidiyoruz.
Hey, honey, I'm home from the Kung-Fu Studio.
Biz de gidiyoruz.
And now so are we.
Seni ofis faresi her şeyi sen yap biz sensiz Odessa'ya gidiyoruz
And the work will, of course, be fruitful. Furthermore, we have so many promising projects...
Böyle dersem kesinlikle gelmez. ama o da çok iyi biliyor ki biz bunun için gidiyoruz.
Because, if I tell her so, she definitely will not go, though she's well aware that we are going specifically for this.
Pekâlâ, biz testislerimize ağda yaptırmaya gidiyoruz.
Okay, we're off to get our scrotums waxed.
Karını o alacak. Biz çay evine gidiyoruz.
He picks up your wife, we go to the tea house.
Hey, nereye gidiyoruz biz?
Hey where the hell are we going?
Biz sürücüyü bulmaya gidiyoruz.
We're off to find the driver.
Evet, ama biz kısa yoldan gidiyoruz.
Yeah, but we're taking a shortcut.
Ve biz de onunla gidiyoruz.
And we're going with him.
Biz de ailesine başsağlına gidiyoruz anlaşılan.
Well, looks like we're going to pay our respects to the family.
Ve biz kim olduğunu bulmaya gidiyoruz.
And we're going to find out who.