Blond traducir inglés
2,202 traducción paralela
İşten eve geç gelmişsin, sarışın doktor sana yemek hazırlamış ve aramadığın için sana sinirlenmiş.
You have just come home from work late, Blond doctor made you dinner and she's angry because you didn't call ahead.
Ted, sen de sarışın doktoru oynayacaksın.
And Ted, you'll be playing Blond doctor.
Tamam, sana âşık oluyorum, uzun sarı saçlarım var, çok hızlı konuşuyorum, lanet, lanet, tamam hazırım.
Ok, falling in love with you, long blond hair... talking very fast, talking very fast, frick, frick... ok, I'm ready.
Hiç sarışın amigo kızla yattın mı?
You ever have sex with blond cheerleader?
Bu senin cinsiyet degistirme düsüncen gibi bir sey mi, yani sen kampüsün büyük erkegi, ben de çekmeye karsi koyamadigin at kuyruklu sarisin kiz miyim?
Is this like a gender reversal thing with you, where you're the big man on campus and I'm the hot blond whose ponytail you can't stop pulling?
Karıştırman imkansız. Lebrun sarışın olan, Leblanc ise saf olan.
I'm unable to tell Lebran if he's blond and Leblan is a fool.
SEN, FARKLI RENKLERDE COCUKLARI OLAN O SIKI SARISINLA TAKILAN HERIFSIN.
You're that guy with that tight little blond with the variety pack kids.
Mavi gözlü ve sarışın.
He has blue eyesand sandy blond hair.
Şu sarışın kadın Chloe oklarını parçaladığını söyledi.
This blond woman - Chloe said she shattered your arrows.
Belki Lex'in de, kendine ait sarışın bir yardımcısı vardır.
Maybe Lex has a blond sidekick of his own.
Yeni kötü kızımız benim kadar sarışın olabilir.
The new bad girl could be as blond as I really am.
Şu İsveçli sarışınlardan biri olduğumu sanıyordu.
He thought that I was one of those tall blond Swedes.
- Sarı mı?
- Blond?
Acaba doğuştan mı sarışın?
I wonder if she's a natural blond.
Sarı saçlı birisinin siyah kıllı olmasından kötü birşey olamaz.
Nothing worse than a blond with a big, black bush.
Bütün bunların sebebi o sarışın nefes alan şey mi?
This all on account of that little blond breather?
Onlara gelinimin bu parçayı uzun boylu sarışın bir kadına gösterdiğini ve arkasına döndüğü sırada kadının alıp kaçtığını hatırladığını söyleyebilirim.
And I can tell them how my daughter-in-law remembers showing this particular item to a tall blond woman who, when her back was turned, walked right out the door with it.
Kabarık sarı saçları, koyu mavi gözleri var ve...
He's got this shaggy blond hair, deep blue eyes, scar above his...
Ah, gelin buraya sizi tatlı sakallı ve sarı saçlı şeyler.
Ah, come here cute guys with the blond hair and the little beard.
Sarışın.
She's got blond hair.
Çok garip bir tip. Jasper'la beraber. Hani su sarisin olan.
She's really weird, and she's with Jasper, the blond one who looks like he's in pain.
Sarışın, bücür bir kadın olabilirim, ama işimi ölümüne yaparım.
I'm a short blond chick, but I play to the death.
Sarışın bir çocuktu, açık renkli bir süveter giyiyordu.
A boy. Blond haired. With a light coloured sweater.
Sarışın mı yoksa esmer mi?
Blond or brunette?
Bir de Chuck ve sarışın mini Chuck var.
Ugh, there's Chuck and a blond mini-Chuck.
Bu ateşi dindirense nefes kesici, sarışın amnezikti.
Healed it the stunning blond amnesiac
Bir demet sarışın mavi gözlü Mısır çocukları.
Bunch of blond-over-blue children of the corn.
Sarışın şahane lan.
The blond's hot.
Şuradaki sarışın, mini etekli olan.
Right there. The blond, in a belt for a skirt.
Ehliyetindeki sarışın halini beğenmiştim.
I liked you blond on your driver's license.
Bak, sen erkeksin, ve benim yabancı değişim öğrencimsin, Fransa'dan sarışın ateşli, adı...
You see, you're a guy, and my foreign exchange student this hot blond from France named
Sacha, demek sarışın seviyorsun.
Sasha. You like blond.
Bu akşam sahnede dolaşan sarışın çocuğu gördün mü?
Did you see that blond kid hanging around the stage tonight?
İyice. Selam, ben Chuck'ın seksi sarışın sevgilisi Sarah.
I'm Sarah, Chuck's hot blond girlfriend.
Göster yoksa sarışından başlayarak arkadaşlarını öldürürüm.
- Do it now or I'll kill your friends. Starting with the blond.
Sarışın Nazi s.rt.ğü!
Blond Nazi bitch!
Beyaz olan kadın zanlı yaklaşık 1,72 boyunda, 50 kilo ağırlığında, orta uzunlukta sarı saçlara sahip.
The suspect is a white female, five foot eight, 110 pounds, with medium-length blond hair.
Onu gördüm. Polisin aradığı sarışın kadını.
The blond woman the police are looking for,
Bir adam güzel bir sarışınla beraber çıktı.
A guy like that just left with a pretty blond woman.
Eğer, Ritchie'i bir daha hoş karşılamaz veya utandırırsanız, bronzlaşmış, sarışın ve botokslu kıçlarınızı tekmeleyerek sizi dökük evlerinize ve sevgisiz evliliklerinize geri göndermekten zevk alacağım.
If you ever make ritchie feel unwelcome or embarrass him again, I would be thrilled for the opportunity to kick your sorry, tanned, bleached-blond, botoxed asses back to your tacky mcmansions and your loveless marriages.
Televizyondaki sarışın kadının dediklerini yanlış anlayıp da çok rahat olmayın.
Do not make the mistake of letting the pretty blond vampire lady on television make you feel too comfortable.
Sarı saç telleri.
Strands of blond hair.
Sarı saç mı?
Blond hair?
Sarı saç sana yakıştı.
You look good as a blond.
Siyah deri ceketli..
She appears to be meeting the blond man
Uzun boylu, sarışın, yakışıklı.
Mm-hm. Tall, blond, good-looking.
Sarışın, uzun boylu bir adamı arıyoruz.
You're looking for a blond guy, tall.
Asla bir sarışına güvenme.
Never trust a blond.
Sarı saçlı... genç, sanırım.
Blond hair. And young, I think.
Sudbury polisi sarışın bir kurban bulmuş.
Sudbury Police has a blond, female victim.
Ben Leblanc'ım.
- Lebran is blond, I am Leblan.