English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ B ] / Bluetooth

Bluetooth traducir inglés

232 traducción paralela
Bu, mavi dişli bir merkdekker.
Say, that's a Bluetooth Merkdekker.
Bluetooth'u nasıl destekliyoruz, 3G'yi nasıl destekliyoruz...
How we support Bluetooth, how we support 3G...
Bu Bluetooth telefonun iletişim bilekliği sayesinde... yüzyüze iletişim kurabilirsiniz.
Thruogh the wrist communication machine of this bluetooth telephone You can have face to face communication
Bluetooth, Wi-Fi, cep telefonu, UHF, VHF, bütün dijital yayın yapan sistemler.
Bluetooth, Wi-Fi, cell phones, UHF, VHF, digital spread products.
Teknolojiden bahsetmişken,... Bluetooth bağlantım Amelia'nın cep bilgisayarının, yakında olduğunu söylüyor.
And speaking of technology, my bluetooth connection is detecting Amelia's palm pilot.
Bluetooth ile cep bilgisayarına aktarılınca hakiki klavye oluyor.
Bluetooth this to your PDA and you can use it like a regular keyboard.
Bluetooth gibi fakat herkes aynı anda bağlanıyor.
Like Bluetooth attachments but everyone's connected together.
Buradaki kimsenin yazısını okuyamıyorum.
I can never read anyone's writing here. Bluetooth.
Aslında o cihazı kullanmak Doktor Pratt'in fikriydi.
Well, actually, the Bluetooth was Dr. Pratt's idea.
Beyin Bluetooth'u.
Bluetooth for the brain.
Bluetooth!
Bluetooth!
Bluetooth arkadaşım.
It's my Bluetooth brand.
Bluetooth'unu kullan.
Use your Bluetooth.
Eğer cep telefonunuzu kablosuz bağlantıyla kullanıyorsanız... Araba aracılığıyla arama yapılabiliyor.
If you use a cellphone witha bluetooth wireless connection, you can makecalls through the car.
Arabanın kablosuz ağ sistemi menü olmadan bilgileri görüntülemek üzerine tasarlanmamış.
Let's go take a look. The prius's bluetooth systemisn't really designed to display the informationwithout the menu.
Bluetooth'u var yani şebekeyi bulur.
Well, it's got Bluetooth, so it gets reception anywhere.
Senin Bluetooth'a bağlandık.
We got you on your Bluetooth.
Senin üzerine 50 milyon dolar harcadılar ama bir bluetooth'un bile yok.
They spend $ 50 million on you, And then won't spring for a bluetooth.
- Belki Kenny'nin ilgisini çeker. - Molly, Kenny'yi sevmiyor.
Maybe it would get Kenny off his Bluetooth.
Peyton, tatlım, bugün uslu bir kız olup babanla işbirliği yaparsan Stella teyzen sana Mavidiş'li bir BlackBerry alacak.
Peyton, sweetie, be a good girl and cooperate with your daddy and Auntie Stella will get you a nice new BlackBerry with a Bluetooth.
Bluetooth'lu cep telefonu kullanıyorsun bilinen en hassas cihazdır.
You're on a Bluetooth cell phone, the most vulnerable device known to man.
Bluetooth teknolojisi hakkında bir bilgin var mı Frank?
Hey, Frank, you know anything about Bluetooth technology?
- Bluetooth da ne?
- What the hell is a Bluetooth?
Bluetooth.
Bluetooth.
- Bluetooth'u falan var mı?
- Does it have Bluetooth or what?
Böyle bir arabanın yön bulma sistemi Bluetooth'a bağlıdır.
Well, a car like this will have a navigation system that I bet is linked to Bluetooth.
Sürücü ellerini kullanmadan cep telefonuyla konuşsun diye. Katil cep telefonunu arabayla senkronize ettiyse yön bulma sisteminde kaydı vardır. Evet.
Bluetooth so a driver can talk on their cell phone hands-free?
O da cep telefonuna bağlı.
It's hooked into your Bluetooth, which is linked to your cell phone.
Kablosuz mini-kamera ve Bluetooth kulaklık.
Wireless minicam and Bluetooth headset.
Yolculuğum boyunca kulaklığımdan seninle konuşurum. Tüm yolu birlikte geçirmiş oluruz.
I will talk to you on the Bluetooth the entire trip so we're talking constantly all the way.
Dünyanın en küçük bluetooth'u.
It's the world's tiniest Bluetooth.
Dünyanın en küçük bluetoothu.
The world's tiniest Bluetooth.
Bluetooth mu?
Computer? Bluetooth?
Bluetooth?
B uetooth?
- Bluetooth'u var mı?
- It has Bluetooth!
- Tabi ki var.
- Of course it has Bluetooth.
Şu bluetooth ne işe yarıyor anlayamadım gitti.
I can never figure that Bluetooth shit out, though.
Bluetooth'uyla konuşurken seni çevirdiğini hayal ediyordum.
I had this great image of him twirling you while talking on his Bluetooth.
Bluetooth ekleriz.
We add Bluetooth!
Erkekler Bluetooth'u sever.
Men love Bluetooth.
Durun bir dakika. Bluetooth'lu saç tokası mı yapmak istiyorsunuz?
Wait a minute, wait a minute, you want to make a hair barrette with Bluetooth?
Penny, her şey Bluetooth ile daha iyidir.
Penny, everything is better with Bluetooth.
Bahse varım lezbiyenler Bluetooth'a bayılıyordur.
And I'll bet lesbians love Bluetooth.
Ve şimdi Bluetooth'umu ve onların bilgisayar kameralarını kullanarak bir bakacağız.
And now we're going to get a look at it using my Bluetooth And the camera on their computer
Romy'in babası Bay Lee de bilgi teknolojisi ustası falan. Bluetooth üzerinden dosya paylaşım programı ile bizi birbirimize bağladı falan.
Romy's dad Mr. Lee is like this big I.T. Guy, and he hooked us up with a file share over bluetooth.
Hayır, arabamdaki bluetooth için.
No, for the Bluetooth in my car.
Artık bluetooth olmadan aynı zamanda araba kullanmana ve telefonda konuşmana izin verilmiyor.
You're not allowed to drive and talk on the phone at the same time anymore without a bluetooth.
Telefonunu almanı ve Bluetooth'u açmanı istiyorum.
I need you to get your phone and switch your Bluetooth on.
Ama yön bulma sistemin seni ele verdi. Bluetooth'a bağlı.
It's your navigation system that gave you away.
Anladım ki aracımdaki bluetooth ile bağlantılı olduğundan aramayı otomatik olarak kesmişti. Birden bire görüşmem kesildi.
And all of a sudden, my call got cut off.
- Telefonlarınızın bluetooth aracılığı ile otomatik dosya paylaşımı yaptığını söylemiştin, değil mi?
And I realized--oh, the bluetooth in my car picked up the call automatically because they were linked. You told us that all your phones autoshare media files via a bluetooth link, right?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]