Bono traducir inglés
981 traducción paralela
Bono ve senet satıyor diğer kravatlı adamlara bir sürü bono, senet ve kravat alabilecek milyonları olan adamlara.
♪ Selling bonds and stocks to other guys in ties ♪ ♪ Who have millions with which to buy ♪ ♪ A bunch of bonds and stocks and ties ♪
Ama bu arada senet, bono ve kravat satarak milyonlar kazanabilirim eğer deneseydim.
♪ But in the meantime ♪ ♪ I could make millions selling stocks and bonds and ties ♪ ♪ If I tried ♪
Senin gerçeklerin kadınları korkutmak ve kuzeye bono satmak.
Your facts are to scare women and sell Northern bonds.
Bankada 900 dolarım var, ama bono şeklinde.
I've got $ 900 in the bank, only, it's in bonds.
Halk sizi çok seviyor. Siz çok bono satarsınız.
People love you, and you'll sell bonds like wildfire.
Saç yerine bono kesiyor.
Clips coupons instead of hair.
Ciro edilebilir bono olabilir mi?
Will negotiable bonds be acceptable?
Ufaklığımız Franky Bono.
Baby boy Franky Bono.
Tıpkı Cleveland'dan gelen ufaklık Franky Bono gibi.
Like you, baby boy Franky Bono, out of Cleveland.
İnsanlar sana baktığında ölümü görür, ufaklık Franky Bono.
When people look at you, baby boy Franky Bono, they see death.
- Bono.
- Bono.
Buraya kadar, ufaklık Franky Bono.
And this is it, baby boy Franky Bono.
Acaba cari hesap mı açayım yoksa bono mu alayım?
How do I open an account or rent a safe-deposit box?
Dokuz milyonluk bono.
Nine million.
Blackmont 10.000 dolarlık bono istiyor.
Blackmont wants $ 10,000 bond.
- Merhaba Bay Bono.
Hi, Mr. Bonham.
- Teşekkürler Bay Bono.
Thank you, Mr. Bonham.
Bu durum vergi ve bono bono ve vergi demektir.
This implies taxes and obligations e obligations and taxes.
Unutuyorsun, şu anda yalnızca Wall Street'te cebelleşen bir bono satıcısıyım.
You forget, I am now just a struggling bond salesman on Wall Street.
Bono mu satıyordun?
You sell bonds?
Bono satıcısının nasıl oluyor da iş adamlarıyla yemeğe parası yetiyor?
How does a bond salesman afford to eat with business types?
Siz amacı soruyorsunuz, ben de size'cui bono'diyorum?
You ask for the goals and I ask, cui bono?
- Cui bono.
- Cui bono.
İşte bu büronun dönmesinin bedeli, fakirler için yaptığımız ücretsiz işlerin bedeli, uygulamak istediğin türdeki hukuk mesleğinin bedeli.
And that's what pays for this office... pays for the pro bono work that we do for the poor... pays for the... type of law that you want to practise.
Sonny Bono peruğuma ne yaptın baksana!
Look what you did to my Sonny Bono wig-do.
Bu her yıl bono başına 16 dolar kazanıyorsun demek.
You know what that means? You're earning an extra $ 16 a year per bill.
Bir tür bedelsiz iş.
It's kind of a pro bono job.
- "Bedelsiz iş" mi?
"Pro bono"?
Şu bono satma turunda milleti coşturmamız, teşvik etmemiz gerekecek.
We're going to have to excite people on this bond tour. Inspire them.
Bunun yanında ben bir sürü davaya da ücretsiz bakıyorum.
Besides, I do a lot of pro bono work.
Bono ne demek?
What's a bond?
Bono, insanlardan borç almanın bir biçimidir.
A bond is a way of lending people money.
Sen de bono basarsın.
What you do is issue a bond.
Bono.
Bonds.
Bu işi alırsak hisse ve bono seçeneklerimiz olacak.
If we win this account, we'll be eligible for bonds and stock options.
Onun için babasının hukuk şirketindeki bedava işlerden birisiyim.
I'm just pro bono busy work for her rich daddy's law firm!
Evet. Celia Kirby, Karşılıksız Hizmet, hukuk danışmanı.
Yes, Celia Kirby, Legislative Director of Pro Bono.
Karşılıksız Hizmetten Celia Kirby.
Celia kirby from Pro Bono! Very nice to meet you.
Karşılıksız Hizmet bir kamu araştırma ve savunma gurubudur.
Pro Bono is a public interest research and advocacy group.
Nasıl oldu da gerçek davalara bakmak yerine ücretsiz çalışmaya başladın?
How'd you wind up hustling for pro bono instead of pesticides anyway?
Emlak, bono, güvenlik, neye ihtiyacı varsa.
Like real estate, bonds, securities. Whatever it is he wants, it's his.
Hey Bono.
Hey, Bono.
FBI diyor ki... Bronke adlı biri ve bir adamı, Bono şehrimize gelmiş. Hiç bu adları duymuş muydun?
According to the FBI a Mr. Paul Gronke and his pal, Bono have just arrived in our city.
Gronke ve Bono'yu al.
Take Gronke and Bono.
Bono'yu da alın.
And take Bono for company.
Faiz oranları çok düşük ve bono pazarı da baskı altında. Bu ortalık kızışacak demek.
With interest rates low and the bond market pressured, things are going to get exciting.
Sonny Bono!
Sonny Bono!
Kahretsin, Sonny Bono, bir süre sonra avcısını her yerde görmeye başladı hatta Mass'ta bile.
Hell, Sonny Bono, after a While... began seeing his stalker everywhere, even at Mass.
Sonny Bono girdi ama.
Sonny Bono did.
Evet, tıpkı Sonny Bono gibi olmuşsun.
Yeah, you looked just like Sonny Bono.
"Her yol Maggie'ye çıkıyor." Şamata çanları çalıyor çünkü Chastity Bono'nun oynadığı Maggie kaza eseri Birleşik Devletler Başkan Yardımcısı oluyor.
I mean, look at these new shows. "Everything's Comin'up Maggie. High jinks ensue when Maggie- -"