Bryant traducir inglés
689 traducción paralela
Yayıncı ve haraççılara karşı bayrak açan Ward Bryant kendisine ve ailesine karşı telefonla ölüm tehdidi aldı.
Ward Bryant, publisher and leading crusader against the rackets receives a telephone death threat against himself and his family.
- Bryant'ı kim tehdit etti?
- Who threatened Bryant?
Sen sebze ve süt işine bak, Bryant'ı rahat bırak.
You stick to your milk-and-produce business and leave Bryant alone.
Bryant'ı unut.
- Okay. And forget Bryant.
Bryant olayını okuyordum.
I was busy reading this about Bryant.
15'e dek Bryant'ın yazıhanesine girebilir miydi?
Could he have had time to get to Bryant's office by 10 : 15?
Bryant'ın ölümüne ne diyorsun?
What do you think of Bryant's death?
Bryant'ı temiz halletmişsin.
Nice, clean job you did on Bryant.
- Bryant'ı rahat bırak demiştim.
- I told you to leave Bryant alone.
Şu Bryant rezaleti yüzünden desteklerini çekebilirler.
They're liable to knock the props out from under me on account of this Bryant mess.
Bryant mı?
Bryant?
Bryant'ın ölümü için soruşturma açılacağı aklına geldi mi?
And did it occur to you that Bryant's death would cause an investigation?
Bu ve Bryant adında bir yayıncı.
This, and a publisher named Bryant.
İçimdeki mermileri Bryant ve Kruger'ı öldürenlerle karşılaştır.
You check the bullets he put into me with those that killed Bryant and Kruger.
Hiç Chalmers Bryant adını duydunuz mu?
Did you ever hear of Chalmers Bryant?
Bryant Şirketleri.
Bryant Utilities.
20 yıl boyunca öğretmenlik yaparak biriktirdiğim paralarla... Bryant Şirketleri'nden 500 hisse aldım.
I have 500 shares of Bryant Utilities I bought with money I'd saved for 20 years, teaching school.
Neden sizinle arkadaşlık ediyorum bilmem Bay Barnard, ya da Bay Chalmers Bryant... ya da Bay Dolandırıcı, ya da adınız her neyse.
I don't know why I associate with you, Mr. Barnard or Mr. Chalmers Bryant or Mr. Embezzler, or whatever your name may be.
- 3209 Bryan Sokağı'na.
3209 Bryant street.
Bryant'nın eczanesi.
Bryant's drug store.
- Vay canına.
- Wow! - Bryant.
- Bryant. Bryant.
Bryant.
- Bryant.
- Bryant.
- Bryant mı?
- Bryant?
- Bryant?
- Bryant?
Yani, Bryant iyiydi ama...
Well, I mean, Bryant was good, but...
Bryant mı?
- Bryant? It's was...
- Çok İngiliz, Bryant.
- It was so English, Bryant.
- Bryant.
- Oh. Bryant.
1521 Kuzey Bryant.
1521 North Bryant.
Kesin, Anita Brynat küplere binmiştir.
No wonder Anita Bryant's pissed off.
Anita Bryant konserinden beri böyle bir şey görmemiştim.
Haven't seen anything like this since the Anita Bryant Concert.
Louise Bryant'ı hatırlıyor muyum?
Do I remember Louise Bryant?
Jack önceleri Mabel Dodge'la birlikteydi. Daha sonra başka bir kızla sonra da Louise Bryant'la birlikte oldu.
I know that Jack went around with Mabel Dodge, and then he went around with another gal, and then he went around with Louise Bryant.
Bir cümlede Louise Bryant ismi geçiyorsa mutlaka Jack Reed de geçerdi.
I mean, you always spoke of Louise Bryant and Jack Reed.
Louise Bryant mı?
Louise Bryant?
Merhaba, adım Louise Bryant. Gazeteciyim.
Hello, my name is Louise Bryant and I am a journalist.
Pekâlâ Bayan Bryant, madem söyleşi yapmak istiyorsunuz, söylediklerimi yazın.
All right, Miss Bryant, do you want an interview? Write this down.
Yazın, Bayan Bryant.
Keep writing, Miss Bryant.
J.P. Morgan'ın İngiltere ve Fransa'ya bir milyar dolar borç verdiğini ve Almanya kazanırsa bu parayı geri alamayacağını anlayamadınız mı?
Miss Bryant, can't you grasp that J.P. Morgan has loaned England and France a billion dollars? And if Germany wins, he won't get it back.
Jack yazdığınızı söyledi, Bayan Bryant.
Jack tells me you write, Miss Bryant.
Bayan Bryant.
Miss Bryant.
Düşüncelerimi az önce gayet açık bir şekilde ifade ettim, Bayan Bryant.
I just made it very clear what I think, Miss Bryant.
- Louise Bryant'la tanışmış mıydın?
- You know Louise Bryant?
Ya siz, Bayan Bryant?
How about you, Miss Bryant?
- Ne iş yapıyorsunuz, Bayan Bryant?
- What do you do, Miss Bryant?
Bir tanesini John Reed'le Louise Bryant'in yazdığını sanıyordum ama aslında Louise tek başına yazmış.
One of them was a play by... I always thought it was by John Reed and Louise Bryant. But I see it's by her.
Louise Bryant'la ilişki yaşadığınızı söylemeniz muhtemelen size prestij kazandırıyordu.
It could possibly have been a matter of prestige, you know, to say that you had an affair with Louise Bryant.
Adım Bayan Reed değil, Bayan Bryant olarak yazılsın. Harcadığımız her sentin hesabını tutalım ki sana geri ödeyebileyim.
I want to be referred to as Miss Bryant, and not as Mrs. Reed, and I want to keep an account of every cent we spend so that I can pay you back.
Bryant.
Bryant.
Bryant!
Bryant!