Bunlar gerçekler traducir inglés
215 traducción paralela
Bunlar gerçekler.
The facts are these....
- Bunlar gerçekler işte.
- Those are facts.
Bunlar gerçekler Bay Holmes.
Well those are facts Mr. Holmes.
Şimdi, bunlar gerçekler.
Now, these are facts.
Bunlar gerçekler.
They * re facts.
Bunlar gerçekler.
I'm just stating facts.
Bu basın için bir açıklama da değil, bunlar gerçekler.
And that's no statement for the press. That's the goods.
Beyler, eğlendirici göründüğünü biliyorum ; ama bunlar gerçekler, değil mi?
Gentlemen, I know it seems amusing but actually those are the facts, aren't they?
Bunlar gerçekler.
These are facts
- Bunlar gerçekler.
- These are the realities.
- Bunlar gerçekler.
Here, let me take it.
Bunlar gerçekler!
It's the truth!
Bunlar gerçekler.
That's the fact part.
Bunlar gerçekler!
Those are the naked facts!
Bayan Arthur, bunlar gerçekler.
Mrs. Arthur, those are the facts.
- Kanıtlayabileceğin kadarıyla yetin. - Bunlar gerçekler.
The American public has yet to see the real X-rays and autopsy photographs.
Çünkü bunlar gerçekler.
Because it's true.
Onunla tanışmadım ama görünüşe göre öyle, bunlar gerçekler.
Obviously, these are not hard-and-fast rules.
Bunlar gerçekler.
Those are facts.
Eskiden olduğum adam şuan olduğum adamla tanışsa... Beni mahfederdi. Bunlar gerçekler.
If the guy I was then met the guy I am now... he'd beat the shit out of me.
İşte bunlar gerçekler ve veriler.
These are the facts and figures.
- Tamam, tamam, pekala! Bunlar gerçekler!
Ok, ok, all right!
Acımasız değilim, bunlar gerçekler.
I'm not cruel, just realistic.
- Çünkü bunlar gerçekler.
- Because it's right.
Bu hukuktur beyler ve bunlar da gerçekler.
That is the law, gentlemen, and here are the facts.
Bunlar tarihi gerçekler. IKitaplarda yazilan tarih degil, ama bu da tarih iste.
These are facts, historical facts not schoolbook history, not Mr. Wells'history, but history, nevertheless.
Hayır, gerçekleri öğrenmek için buradayız ve bunlar acı gerçekler.
No, we're here to learn the facts, and they're deadly plain.
O zaman, bunların gerçekler olduğunu varsayabilirim.
I can assume, then, that these are the facts.
Bunlar Gök Kancası Operasyonu'ndaki patlama hakkındaki tüm gerçekler.
These are all the facts leading up to the explosion at Operation Sky Hook.
Gerçekler bunlar.
It's the truth. Come on.
Gerçekler bunlar
Those are the facts.
Gerçekler bunlar, Alydon.
These are facts, Alydon, facts.
Evet, tabii ki. Gerçekler bunlar.
Yes, of course.
Bunlar acı gerçekler.
That's where the truth is.
Gerçekler bunlar. Öyleyse neden... gerçekleri söylemeyecekmişim?
And it's the truth, so why shouldn't I say it's the truth?
Bunlar tabii ki önemli gerçekler... ama yine de önemsiz konular.
These are important matters to be sure but still matters of mere fact.
İşte gerçekler bunlar, bayanlar.
So those are the facts, ladies.
Bunlar gelecek nesillerin, nükleer faciaya kimin neden olduğunu hatırlamaları için, değerli, ispat edilmiş gerçekler, böylece Buro sataşmalarının gerçek yüzünü torunlarımıza gösterebileceğiz.
They are precious, proven truths for generations to come, to make them remember who had unleashed this nuclear holocaust, to reveal to our grandchildren the true face of the Booroo provocation.
Bunlar da gerçekler senatör.
Those are also the facts, senator.
Şimdi bunların basit gerçekler olduğunu görüyorum.
Now I see them as simple truths.
- Maalesef gerçekler bunlar.
That's how cold it was.
Sahip olduğum tek gerçekler oğlumun ellerinde ve o da bunları Dax'e karşı kullanmak istiyor.
The only facts I have are in my son's hands and he wants to use them against Dax.
Bunlar ilginç gerçekler.
These are interesting facts.
Bunlar, keşfettiğim gerçekler.
These are figures I discovered.
Gerçekler elindeyse bunlar önemsiz.
They're irrelevant if you have the facts.
Normandiya'da çıplak olarak tartıya çıkıldığında iki yüz grama çok yakındır bilinmeyen nedenlerle kısaca her neyse geçelim bunları gerçekler ortada ve öte yandan
to the nearest decimal good measure round figures stark naked in the stockinged feet in Connemara in a word for reasons unknown no matter what matter the facts are there and considering what is more much more grave that in the light of the labors
Bunlar aslında evrensel gerçekler, kimse bahsetmiyor ama.
These are practically universal experiences, nobody mentions them.
İnanılmaz bir şey. Ama gerçekler bunlar.
Five men and 18 women.
İlgili gerçekler bunlar ve bunları tek tek halletmezsek Dr. Coletti sonunuz ölüm hücresi olabilir.
Now, these are the relevant facts and if we don't deal with them point by point, Dr. Coletti you may end up on death row.
Bunlar sadece kelime değil, bunlar gerçekler.
These are not only words, sir, but facts.
Gerçekler bunlar!
It's true.
gerçekler 57
bunları 71
bunlar 630
bunlar nedir 69
bunlar kim 49
bunlar harika 40
bunlara 19
bunlar ne 151
bunlar onlar 52
bunlar benim 43
bunları 71
bunlar 630
bunlar nedir 69
bunlar kim 49
bunlar harika 40
bunlara 19
bunlar ne 151
bunlar onlar 52
bunlar benim 43
bunlar da ne 95
bunları nereden aldın 21
bunlar senin mi 36
bunlar senin 30
bunlar sahte 19
bunlar çok güzel 39
bunların 20
bunlar senin için 38
bunların hepsi 36
bunlar kimin 18
bunları nereden aldın 21
bunlar senin mi 36
bunlar senin 30
bunlar sahte 19
bunlar çok güzel 39
bunların 20
bunlar senin için 38
bunların hepsi 36
bunlar kimin 18