Carlson traducir inglés
612 traducción paralela
Adım Carlson.
My name's Carlson.
Neden biliyor musun? Kaç zamandır yanımda. Sürülerime bekçilik etti.
I tell ya what, Mr. Carlson, I had him so long.
Bırak onu Carlson önemli olan köpek değil, insanın köpeğe karşı olan duygusudur.
Leave him alone, Carl. It ain't a guys dog that matters, its the way a guy feels about his dog.
Carlson haklı Candy.
Carl is right, Candy.
O çocuk mu? Carlson hatırladın mı?
- Carl, you remember him, a little guy.
- Carlson, sen git küçük arabayı hazırla onu doktora götürelim.
Carlson, get out the buckboard. We'll have to get him to town to see a doctor. Right.
Carlson'ın silahı onda.
He got Carlson's gun, eh?
Bay Carlson, mesleğiniz nedir?
Mr. Carlson, what is your occupation?
Carlson.
Oh, Carlson.
- Carlson.
Here.
- Burada.
Carlson.
Siz, Dr. Carlson?
You, Dr. Carlson?
Bu da demektir ki... -... hepimiz nükleer enerji üretiminde çalışacağız, değil mi, Carlson? - Sen ne düşünüyorsun?
Hmm, that puts all of us... in the production of nuclear energy, doesn't it, Carlson?
Steve Carlson ve Engelborg gibi mi?
Like Steve Carlson and Engelborg?
İsmim Carlson.
My name is Carlson.
George Carlson.
George Carlson.
Glen Carlson mı demek istediniz?
Do you mean Glen Carlson?
Sen yokken yerine Binbaşı Carlson geçecek.
Major Carlson will replace you while you're out there.
Fakat Bay Thomas, biz sadece Bayan Carlson bize ne derse onu yapıyoruz.
But Mr. Thomas, we just do what Madame Carlson tells us to.
İçeri izinsiz girdiğim için beni bağışlayın, Bayan Carlson.
I apologize for the intrusion, Madame Carlson.
Günaydın, Madam Carlson.
Good morning, Madame Carlson.
Madam Elya Carlson'ı takdim ediyorum!
Presenting Madame Elya Carlson!
Bay Carlson, lütfen.
Mr. Carlson, please.
- Bay Carlson, lütfen.
- Mr. Carlson, please.
- Carlson'lar geldiler!
The Carlsons are here!
- Sağ olun Bayan Carlson.
Thanks, Mrs. Carlson.
Ben Freya Carlson, Turizm Bürosu adına geldim.
I'm Freya Carlson, your Tourist Bureau contact.
Ben Danimarka Turizm Bürosundan Freya Carlson.
I'm Freya Carlson from the Danish Tourist Bureau.
Bakın Bayan Carlson, biraz önce bu binada patlama olduğu ve... cinayet işlendiği haberini aldık. Bu Bay Helm ise telaş içinde gidiyordu.
Look, Miss Carlson, we've just received reports of an explosion... and a homicide in this building... that your Mr. Helm was leaving so hastily.
Bayan Carlson.
Miss Carlson.
Bayan Carlson, Bay Helm, nişanlım Bayan Linka Karensky.
Miss Carlson, Mr. Helm, my fiancée, Miss Linka Karensky.
Bayan Carlson da buradaymış.
Well, if it isn't Miss Carlson.
Bayan Carlson'ı da unutma.
And don't forget Miss Carlson.
Ama bu ufak işi meslektaşınız Bayan Carlson'a bırakacağım.
But I will leave that small chore to your colleague, Miss Carlson.
Adım Fred Carlson. Blackstone Finans Şirketi'nden geliyorum.
My name's Fred Carlson, from the Blackstone Finance Company.
Bay Carlson bu sabah sizi bilgilendirmedi mi?
Didn't Mr. Carlson inform you of that this morning?
Adım Carlson
My name is Carlson
- Paul Carlson.
- Paul Carlson.
Bay Carlson'a eşlik et, ve ona odasını göster.
You will accompany Mr Carlson, and show him to his room.
İyi uykular, Bay Carlson.
Sleep well, Mr. Carlson.
Benim, Carlson.
Hoffman, this is Carlson.
Ben Carlson.
Carlson. Yes, I'll hold.
Bay Carlson, bu bey sizi bekliyor galiba.
Mr Carlson, there's a gentleman to see you.
Jerry, aracın bulunduğu alandaki evlere bakması için birini ayarla.
( Carlson ) Jerry, get a man to check houses in the area where the car was found.
Bay Carlson, kaçıranlar kocamı Phoenix'den beri takip mi etmişler?
Do you suppose the kidnappers followed him from Phoenix?
Çok garip Bayan Williams. Kocanızın... -... gittiği yola bakıyorum da...
( Carlson ) Strange thing, Mrs Williams, when you look at the route your husband must have taken...
- Anlıyorum.
- ( Carlson )... the streets are dark, secluded...
Dinle Miller, arabayı LAPD alacak.
( Carlson ) Listen, Miller - the victim's car has been picked up by the LAPD.
Biliyorum zorluk çıkaracaklar ama kurbanın eyalet sınırını geçtiğini biliyoruz.
( Carlson ) They'll probably give you a little static but... We're assuming the victim crossed the state line.
Hey Carlson.
- Mr Carlson.
Herşey yolunda mı Bayan Williams?
- ( Carlson ) Everything OK?