Chicago traducir inglés
8,571 traducción paralela
Şikago'dayken bu kadar yıldız göremiyor insan.
You know, you can never see this many stars in Chicago.
Chicago'dan We Both Reached for the Gun'ı nereye koydun?
Fine. Where did you put. "We Both Reached for the Gun" from Chicago?
Hayatımın en güzel yılı olması gerekiyor ama bunun yerine kimsenin adını bilmediği, Chicago'dan gelen ve McKinley'deki geri zekalıların konuşmaya zahmet etmeyeceği bir transfer öğrenciyim.
It's supposed to be the best year of my life, but instead I'm a no-name transfer from Chicago, and not one of these McKinley douche bags has bothered to talk to me.
Chicago Star Herald hakkında skandal iddası olan bir muhabir çıkageldi.
A reporter showed up, claiming to be writing an exposé for The Chicago Star-Herald.
Chicago'ya gittiğimi söylediğimde, bana sende kalmamı söyledi.
When I told her I was headed to Chicago, she said I should crash with you.
Altı ay önce Chicago konsolosunun yeni aşılardan sipariş ettiğini duydum.
Six months ago, I heard the Chicago consulate had ordered a shipment of one of the newer ones...
Chicago'ya döndüğümde akşam yemeği için buluştuk.
When I got back to Chicago, uh, we met for dinner to catch up.
Chicago'ya gitmemi istiyor.
He Wants Me To Fly Out To Chicago.
Belki de burada olmam gerekirken
Okay, Maybe It Was My Trip To Chicago
Chicago'ya gitmemdendir.
When I Was Supposed To Be Here For You, I Don'T Know.
- Şikago'da mı yaşıyorsun?
- You live in Chicago?
Seninle ilk ortak olduğumuzda, Gorski adını gördüğümde sıradan koca bıyıklı ve şişko bir Şikago pisliği olduğunu hayal etmiştim.
When I first got assigned to you... that fucking name, "Gorski"... I was picturing some typical Chicago boover, with a big-ass mustache and gut dripping over his Bat belt.
Chicago'da harika bir müzik kültürü var.
Chicago's got a great music scene.
Chicago Polis Departmanı.
Chicago PD.
Şu anda Chicago'dan bir polisle mi konuşuyorsun?
OK, you've having a conversation with a cop in Chicago right now?
Chicago Üniversitesinde tıp öğrencisiyken.
When he was a medical student at the University of Chicago.
Chicago'da "The Oprah Show"'da çalışıyordum.
I WORKED AT "THE OPRAH SHOW" IN CHICAGO.
Sen Şikago'daydın herhâlde.
You were in Chicago, I think.
Chicago'da yaşamıyoruz tatlım.
We're not in Chicago, sweetheart.
New York, Chicago, hepsi Amerika'da.
New York, Chicago, it's all America.
- Chicago'luydun değil mi?
And you're from chicago, right?
Bu yüzden mi Chicago'dan buraya geldin?
Is that why you left chicago pd?
O'nu Chicago Doğu Medeniyetleri Müzesi'ne bağışladım.
I've donated him to the Oriental Institute in Chicago.
Bu sabah erken saatlerde Chicago'dan Bay Lincoln aradı.
A Mr Lincoln from Chicago phoned earlier this morning.
Chicago Polisi!
Chicago Police, open up!
Şikago'da babam ben çocukken âleme gideceği zaman beni bodruma kilitlerdi.
My old man back in Chicago, when I was a kid... he used to lock me in the basement when he'd go on a bender.
Jacobi ailesini Chicago'da neredeyse 4 hafta önce öldürdü.
Killed the Jacobis almost four weeks ago in Chicago.
Chicago'nun merkezinde gerçek bir afyon yuvası.
Honest to God opium den. In the heart of Chi Town.
ABD, Chicago 1942
Chicago, Illinois 1942
Chicago hala orada olacak.
Chicago will still be there.
Chicago güzeldi.
In Chicago.
Benim hayatım Chicago, Lauren.
My life's in Chicago, Lauren. ( thump )
Chicago'da yaşamak.
You're in Chicago.
Chicago'ya ne zaman geldin?
[Jennifer] About seven months.
Sadece birkaç gün önce, müsadenizle, özür dilerim, bir şeyler almam gerek.
[Burnett Woman] When did you get home from Chicago? Just a few days ago. If you'll excuse me, I'm so sorry,
Chicago için bir şey planladın mı?
Have you applied for anything in Chicago?
Chicago.
Chicago, actually.
Chicago'dan gelmeden hemen önce de böyleydi.
Things got really confused back in Chicago, right before. You know, I.
Ben endişelenmeye başlıyorum lütfen, her şey Chicago'daki gibi geliyor.
Please, I'm starting to get a little worried here. This is all starting to sound like what happened in Chicago. Luke.
Chicago'ya dönmek, evden ayrılmak için beni korkutmaya mı çalışıyorsun?
You wanna go back to Chicago so bad you're trying to scare me out of this house, aren't you?
Ve gerçekten beni Chicago'ya geri döndürebileceğini sanıyorsan hayaletlerle, medyumlarla, merdivenden düşmeyle o zaman unutma ki bebeği düşürmeye çalıştın diye senin yüzünden buraya sürüklendim.
And if you really think you can get me back to Chicago with ghosts and mediums and falling down the stairs, let me just remind you that you got me out of Chicago, when you tried to give yourself an abortion.
- Alo? - Beni Chicago'ya götür.
[Voiceover] Hello?
- Aklından bile geçirme, Jennifer, hiçbir yere gitmemelisin...
I'm coming to Chicago. [Voiceover] What? Jennifer, no.
Hep Chicago'ya dönmek istedim.
Plan was always to go back to Chicago.
Chicago ve Buffalo için geldim.
I came about Chicago and Buffalo.
- Chicago ve Buffalo'da dört yer var ; oralarda bu ailelerle ilgili herhangi bir bağlantı çıkmadı.
Chicago and Buffalo are four states apart. Nothing's been found to link these two families.
Chicago ve Buffalo'da oldukça ilgi çekici şeyler yaşandı.
Some remarkable events have happened in Chicago and Buffalo.
Bir gün o ve kardeşimin Chicago'daki işlerine katılabileceğimi söyler.
He says one day I can join him and my brother's practice in Chicago.
- Kuzey Şikago'daki askeri üssün birinde.
An Army base in North Chicago.
- Kuzey Şikago'ya mı?
- North Chicago?
Ta Kuzey Şikago'ya bununla mı gidip geliyorsun?
Wait, you commute all the way to North Chicago on this?