Dammit traducir inglés
2,983 traducción paralela
İki sene Allah kahretsin...
Two years, dammit.
Biraz bira al, kahrolası.
Get some beer, dammit.
Burada olmalıydın, kahrolası.
You should be here, dammit.
- Ne istiyor bunlar, kahrolası?
- What do they want, dammit?
Evet, adi herif!
Yeah. Dammit.
Lanet olsun bırak beni!
But let me, dammit! I'm coming!
- Kapat çeneni aptal!
- Shut up, dammit!
- Kahretsin!
- Dammit!
Kahretsin.
Dammit.
Kahretsin, L.T.
Dammit, L.T.
Lanet olsun, her şeyi anlat bana!
Tell me everything, dammit!
Lanet olsun!
Dammit!
Nihayet geldi, kahretsin!
Finally, dammit!
- Yoldaş Beto'ya, kahretsin! - Burada!
- To compañero Beto, dammit!
Ne yaparsın, kahretsin?
Doing what, dammit?
Kahretsin.
Ah! Dammit.
Kahretsin, evlat.
Boy, dammit.
Çünkü o lanet adamın yanına yaptığı herşey kar kaldı.
Because he got away with it, dammit.
Lanet olsun, Momon!
Dammit, Momon!
Şampanya, kahrolası!
Champagne, dammit!
kahretsin... olmadı.
Dammit... Drop it.
Lanet olsun.
Dammit!
Lanet.
Dammit.
Gidin! - Hayır, kahretsin!
No, dammit!
Kahretsin, çoktan yeraltı sığınağına götürmüş olmalılar.
Dammit, they must've taken him to the bunker already.
- Kendi üstüme işedim resmen ya!
- I pissed on myself, dammit!
Kes şunu lanet olası!
Cut it out, dammit!
Kahrolası.
Dammit.
Lanet olsun Houston, seni duyuyoruz.
Dammit Houston, we hear you.
Kahretsin, çok yaklaşmışlardı.
Dammit, they were kind of too close.
Tanrım!
Dammit!
"Allahın cezası, sen de kimsin ki bana ne düşüneceğimi söylüyorsun" derler.
They say,'God dammit! Who the hell are you to tell me what to think? !
Lanet olsun, çocuk!
Dammit, kid.
Lanet olsun, Brian.
Dammit, Brian.
Lanet olsun Meg!
Dammit, Meg!
Kahretsin, hâlâ 25 yaşında gözüküyorsun.
Dammit, and you still look 25.
Hiçbir şey, kahretsin!
Nothing, dammit!
Lanet olsun Léa!
Dammit, Léa!
Öf! Lanet olası!
Ugh, dammit.
Profesör Stridner, lanet olsun.
Professor Stridner, dammit.
Durun aptal herifler!
Stop, dammit!
Kahretsin, nereye gitti bu çocuk?
Dammit, where's that kid gone?
August, baksana!
Dammit, August!
Eddie, kahretsin! Çıkın artık dedim!
Eddie, you get outta there right now dammit!
Eddie, kahretsin! Çıkın artık dedim! Derhal çıkın!
Eddie, you get outta there right now, dammit, right now!
Kahretsin İsa!
Jesus dammit.
Bağla onları, lanet olsun!
Tie them up, dammit!
Kahretsin.
Dammit!
Kahretsin!
Dammit!
Briggs, kahretsin!
Briggs, dammit!
Bende hâlâ iş var.
♪ Still got it, dammit.