English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ D ] / Denemelisin

Denemelisin traducir inglés

1,947 traducción paralela
Uyumayı denemelisin Sandra.
You should try to get Some sleep, sandra.
- Ama sen denemelisin.
But you have to try.
Bunu evin arkasındaki alanda denemelisin.
Why don't you take it out back through the field?
Rulo köfteyi denemelisin.
You gotta try the meatloaf.
Ana yemeğin ardından tatlı olarak crème brûlée denemelisin.
After dinner, you should try the crème brûlée.
Sen de denemelisin.
You should try it.
Oh, bunu denemelisin.
Oh, you should try the real thing.
Sende bir ara denemelisin.
You should really try it sometime.
- Bunu üzerinde denemelisin.
- You should try that on.
Dandung'la da denemelisin.
You also have to try Dandung.
- Denemelisin.
- You should try it.
Gelecek yıl kızlar kulübü yerine dehşet kulübüne katılmayı denemelisin.
Next year you have but a horror Students go.
Belki cinle birlikte kadınları da denemelisin.
Maybe you should try donuts with your gin.
- Belki de benim üzerimde denemelisin.
- Maybe I love you so.
Gerçekten bir denemelisin.
You should really try it.
Bence denemelisin.
Wait till you try it out.
Vay, o hareketi yapmayı tekrar denemelisin tatlım.
Well, you might want to try that move again, love. Really.
Belki öyle tatlım, ama bu şarkıyı sevdiysen ve saklamak istiyorsan, belki de bir denemelisin.
Maybe so, honey, but if you love this song and you want to keep it, maybe you should just try it.
Denemelisin, iyi gelir.
You should try it.
Denemelisin.
You should try it.
Belki de denemelisin.
Maybe you should try it.
En azından neden böyle söylediğini anlamayı denemelisin.
You have to, at the very least, try to understand why she said it.
Cidden, bana açılmayı denemelisin.
You really should try opening up to me.
- En azından denemelisin tatlım!
- You got to at least try, honey!
Bunu bir ara sen de denemelisin.
You might want to try it sometime.
Biliyor musun bir ara denemelisin.
You know, you should try it sometime.
Bunu denemelisin.
You have to try this on.
Kızartılmış tavuklu bifteği denemelisin.
You should try the chicken fried steak, because it's...
Sen de bir ara denemelisin.
You should try it sometime.
İftira atacaksan daha iyi taktikler denemelisin.
If you want to mess up, you must use better trick.
Sen de denemelisin.
You should try some.
Şimdi denemelisin.
Nowe hav to try it.
Bir ara denemelisin, Sana faydası dokunabilir.
You should give it a go sometime, it might do you some good.
Bence sen de bunu denemelisin ;
you should try one sometime ;
Bunun gibi bir şey denemelisin.
OWEN : Just try something like this.
Belki de üst üste özür dilemeyi denemelisin.
Maybe you should try saying sorry over and over.
Yaratıkların korkutucu olduğunu düşünüyorsan Jenny, memurluğu denemelisin.
You think the creatures are frightening, Jenny, you should try the civil service.
Eğer 150 kiloluk bir keşle karşı karşıyaysan, onu alt etmek için her şeyi denemelisin.
So, if it's you or some 300-pound naked guy on PCP, you take his ass down any way you can.
İmkânın varken denemelisin.
Well, you should try it if you can.
Denemelisin.
You have got to try this.
Sen de denemelisin abla!
You should try, lady sister.
Denemelisin.
Ought to try it.
Bir ara denemelisin, tatlım.
You ought to try him sometime, honey. There's no place like home.
Bir ara sen de denemelisin.
Try it sometime.
Bir ara denemelisin.
- You should try it sometime.
Bir gün sende denemelisin.
You should try it sometime.
Alam, bir de bunu denemelisin.
Alam, you must try that one
Mabarowa'nın dükkanına gitmeli ve pahalı şeyleri sormayı denemelisin.
You should go to Mabarowa's store and try asking about that sort of expensive thing.
Bunları denemelisin, mükemmeller.
You have to try these, they're so kick-ass.
Yeni bir kokteyl buldum, denemelisin.
I invented a new drink, you should try.
Denemelisin.
Have some.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]