English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ D ] / Deprem

Deprem traducir inglés

1,724 traducción paralela
Burası ilk 2005'teki büyük bir deprem sonucu yerin açılmasıyla ortaya çıkmış.
It appeared in 2005, when the land was suddenly ripped open by a massive earthquake.
- Bana bunun deprem olmadığını söyle.
- Tell me that was an earthquake.
Deprem oluyor! Judy!
Earthquake!
Deprem oluyor!
Earthquake!
Bir deprem daha oluyor!
Another earthquake!
Bir ay önce, mezarı deprem yüzünden açılmış.
the earthquake broke open his tomb.
Bu durumda, etanol ve metanol aromatik bileşenler olan DMSO ve benzen ile birleşip deprem sonrası dışarı sızarak manastırın altındaki kanalizasyondan akarak insanın doku korumasına çifte etkisi olan gazlar çıkarıyor ve teneffüs ederseniz, şiddetli kuruntusal etkiler doğuruyor.
ethanol and methanol mixed with the aromatic compound DMSo and benzene seeped out after an earthquake running off into the sewer system below the monastery the fumes of which has the dual effect of preserving human tissue... creating intense hallucinatory effects.
Birkaç gün önce burada deprem olduğunu duyduk, doğru mu?
We heard there was an earthquake up here a few days ago.
Deprem kırığından yüzeye çıkan petrol bu.
That's earthquake oil. Set loose.
Deprem mi hissettin yoksa bir çeşit doğal felaket falan mı?
You sensing an earthquake or some other sort of natural disaster?
- Deprem felakettir.
An earthquake is a disaster.
10 yılda bir deprem oluyor diye kafa çekmeyi bırakayım mı yani?
You want me to stop smoking pot'cause there's an earthquake once every 10 years?
Galiba az önce deprem oldu.
I think we just had an earthquake.
Deprem oluyor.
An earthquake!
Hayır deprem değil.
No, not an earthquake.
İçerideki insanlara deprem oluyormuş gibi gelir.
To people inside, it will feel like an earthquake.
Bütün Gnarnia'yı çökertecek bir dizi deprem olacak ve yeni bir kıta doğacak. Orada sadece ben ve hayranlarım yaşayacaklar.
I will start a series of earthquakes... that will collapse all of Gnarnia... and grow a new continent... where only I and my followers will live.
Japonya'daki deprem yüzünden olmalı.
Must be that earthquake in Japan.
Demek deprem oldu?
An earthquake?
Deprem ülkesinde yaşıyoruz.
We're in earthquake country.
Depremin merkezi Tokyo Körfezi'nin aşağısı olarak gösteriliyor ve deprem şiddetinin 4,6 olduğu tespit edilmiştir.
The epicenter was below Tokyo Bay, and it had a magnitude of 4.6 on the Richter scale.
Deprem mi?
An earthquake?
Bir deprem sırasında kapıya sıkışmıştı.
I was jammed in a door during an earthquake.
Deprem oldu.
That was an earthquake.
Ve sesler geldi, ve yıldırımlar... ve gök gürültüleri, ve şiddetli bir deprem.
' "And there were voices and lightning, and thunders, and a great earthquake."
O korkunç deprem her şeyimizi aldı.
After that horrible earthquake, we lost everything.
Şu deprem hava durumu ile ilgili haberi gördün mü?
You see this, about earthquake weather?
Bir şey yok, sadece deprem.
- It's okay, it's Just... - It's an earthquake.
Doğru, şimdi bizim evimiz deprem yüzünden el koyuldu.
Now our house is condemned due to an earthquake.
Deprem oldu, sonradan çizgi-roman dükkanı kapandı ve Seth'in odası yok oldu.
Well, the earthquake happened and the comic-book store closed down. And Seth's room was destroyed.
Deprem! İçeri gir.
Just an earthquake!
Kahrolası bir deprem oldu.
There was a flipping earthquake.
Gelmiş geçmiş en iyi deprem.
Best earthquake ever.
Deprem sizi nasıl etkiledi?
- How's the earthquake treating you?
Deprem olduktan sonra tek düşünebildiğim sendin.
After the earthquake happened, all I could think about was you.
Deprem olacak.
There's going to be an earthquake,
Evet. 24 saat içinde orta şiddette bir deprem bekleniyor.
Yes, A mid-size quake is forecast for the next 24 hours.
Tüm iletişim kanalları deprem ihtimâline karşı açık.
All communication gates are open, In case of the quake,
Deprem için sistemler beklemedeyken, tüm tünel geçitleri yedek güce geçiyorlar, bu da kaçağın girmesiyle, geçitlerin kapanması arasında % 50'lik bir gecikme oluşturuyor.
During the earthquake stand-by, all tunnel gates go to auxiliary power which creates a 50 % delay between detection of an intruder and the gates sealing in response,
- Deprem mi oldu yoksa...?
It felt like an earthquake, or...?
Deprem oluyor sandım.
Felt like an earthquake.
Deprem!
I-It's an earthquake!
Deprem!
- An earthquake!
Şey, sanırım deprem oluyor.
I don't know. You know, it's... I think it's an earthquake.
Deprem gibi bir şeydi.
It was like an earthquake.
- Deprem.
- Earthquake.
Umarım deprem üssü bu çevrededir eğer şehirde çok yaralı varsa buraya yardım gelmesi çok uzun sürecektir.
I just hope the epicenter's near us, because if there are any casualties in the city, it'll be a long time before we get any help.
İkinci deprem etkisi yaratan olay Ben'in ailesinin onda bir meleğin sesi olduğuna inanması yönünde kafasını yıkamasıydı.
The second great event. Ben's parents had brainwashed him, with the idea that he had the voice of an angel.
Bu sanki insan yapımı bir deprem.
It's like riding a manmade Earthquake.
Deprem, 3. odacığı açtı
The earthquake, it open up the third chamber.
Deprem!
Earthquake!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]