Devasa traducir inglés
4,075 traducción paralela
20 adam gücüde 300 kiloluk devasa bir goril.
Directed by Kim Young-Hwa He possesses the power of 20 men and weighs over 300 kg
Devasa sakal kılları var.
He's got massive beard tendrils.
Altmış santim büyüklüğünde sivilceler, içi de iltihaplı ve devasa beyaz kafaları var.
Twenty foot acid zits with the pus and... giant whiteheads.
Neden devasa, kötü, süper yaratığı oyalayan kişi hep ben oluyorum?
Why do I always have to keep the giant, evil, super-creature occupied?
Anahtarın devasa bir telefon şarjı ile güçlendiği kimin aklına gelirdi ki?
Who knew the key was powered by a king-sized cell phone charger.
Size bir şey söyleyeyim, devasa olacak!
I tell you what, it's gonna be a whopper!
Devasa bir su tanki gibiydi.
It's like a huge water tank.
- Devasa bir akkarınca yığını görmek ister misiniz?
- Wanna see a giant termite mound?
Orada devasa bir deniz canavarı yetiştiriyorlardı.
They're raising a giant sea monster there
Afrika'nın tropikal yağmur ormanları devasa çeşitlilikte böcek türleri ile dolup taşıyor.
The tropical rainforests of Africa are teeming with a huge variety of insects.
Bu yüzden onları tam görmek için, devasa bir büyütme kullanmalıyız.
So, to see them properly, we have to use huge magnifications.
Onun devasa çift iki gözü bizimkinden 2,000 kat daha duyarlı.
Her huge central pair of eyes are 2,000 times more sensitive than ours.
Diğer örümceklere göre devasa.
As spiders go, she's huge.
Bu devasa köşkten anlayacağınız gibi delicesine zenginiz.
And as you can tell by our huge mansion, we're insanely loaded.
Deve dönüşüp ana geçidin yakınındaki devasa kayayı alıp surdaki gediğe kadar taşıyıp onunla gediği kapatacak! Bu plan başarıya ulaştığında tarihte ilk defa, insanlık devlerin istila ettiği toprağını geri almış olacak!
pick up the giant boulder and seal the hole. humanity will have retaken its territory from them for the very first time.
Ancak bu, biz insanoğlu için devasa bir adım olacaktır!
that step will be a great advance in our attack on the Titans!
Devasa İnsan Mahluk'umuza merhaba de!
Say hello to our giant sized Man-Thing!
Kendisi yürüttüğümüz çok gizli İnsandan Dev Dönüşümü deneylerinin bir ürünüdür! Deve dönüşüp ana geçidin yakınındaki devasa kayayı alıp surdaki gediğe kadar taşıyıp onunla gediği kapatacak!
He is the result of a top-secret project to turn humans into Titans. and seal the hole.
Bu, bugüne değin insanlığın kaybettikleriyle kıyaslayınca çok küçük görünebilir. Ancak bu, biz insanoğlu için devasa bir adım olacaktır!
it may seem insignificant. that step will be a great advance in our attack on the Titans!
Öldüreceğiz — 200 ) \ blur1 } Düşman devasa...
But we'll get him... ♪ ♪ Our foe is colossal...
İnsanlara saldıran böceklerin var olması çok da garip olmazdı. Devasa böcekler olmasa bile henüz tanımlanmamış canlıların varlığını tespit etmemiz açısından bu yolculuğun yararını görebiliriz.
It wouldn't be strange if there are insects that attack humans. this trip will be worth it if we can confirm the existence of any unidentified organisms.
Bence bu devasa sıçışın sorumlusu sensin.
I think you were responsible for a massive fuckup.
Will de bu devasa sıçışın görüntüsüydü.
I think Will was the face of a massive fuckup.
Balodaki devasa buzlu içecek kovasından sorumlu olan kız bu.
- Bree. This is the girl responsible for the giant slushee bucket at prom.
35 cm.lik alabalıklar için öyle devasa bir pazar yok, görebileceğiniz gibi.
Not a huge market for 13-inch rainbows, as you can see.
Günışığında boyayabilirdim, bu devasa, dev bir atılım.
I couId paint in daylight, which is a huge, huge breakthrough.
Görünüşe göre New York'un devasa, yeşil bir koruyucu meleği varmış.
Looks like New York's got a giant, green, guardian-angel.
Sonra arkadan zorladı, devasa Maymunlar Cehennemi aletiyle göt deliğimi genişletti.
ANYWAYS, HE RAILED ON ME UP THE ASS, UP AND INSIDE OF MY ASSHOLE WITH HIS GIGANTIC "PLANET OF THE APES" COCK.
Zirhli, Devasa ve Eren'le ayni...
or Eren...
Devasa Agaçlarin Bulundugu Orman Duvarlarin Ötesine 57. Kesif 2.kisim
Forest of Giant Trees 57th Expedition Beyond the Walls ( 2 )
su devasa agaçlara bak.
At all these big-ass trees.
Tüm bu sismik hareketler ve karışıklıklar Dünya ile Ay arasındaki devasa yerçekimi değişikliği ile bağlantılı.
All of the seismic shifts and upheavals Are consistent with massive changes in gravity Between the earth and the moon.
Bu büyük bir top, devasa bir robot olabilir...
Look for a big cannon, a giant robot...
Devasa yeşil Ninja numaralarının bu kadar işe yarayacağı hiç aklıma gelmemişti.
Never thought your giant green ninja skills would come in so handy.
Ya da yediği bu devasa dana kemiğini?
Or this gigantic cow femur that he's eating?
Darbeyi kırma Duvarların ötesinde 57.nci bölük Devasa Titan kaybolduğu zaman, İçeride ileri manevra giysilerini giyen kimdi, buyüzden buhar içinden kaçabildiler.
Crushing Blow 57th Expedition Beyond the Walls ( 5 ) so that they could escape in the steam.
Devasa bir panik ekonomik zarar, korku.
Mass panic... economic damage, terror.
Bu devasa bir yıkım silahı değil devasa bir karmaşa silahı.
This isn't a weapon of mass destruction, it's a weapon of mass disruption.
Nasıl böyle devasa bir sürtük olabiliyorsun acaba?
How can you be such a bitch?
- Büyük, devasa beynimi kullanarak.
By using my big, fat brain.
Şimdiye kadar sen ve senin büyük, devasa beynin kaybediyor. Fena halde.
So far, you and your big, fat brain are losing... badly.
Hey, Peralta, işin bitince, şu başarmış olduğum devasa kokain baskınını toparlamamda bana yardım eder misin?
hey, peralta, when you're done, can you help me wrap up this massive cocaine bust i just pulled off?
Devasa plastik torbalarla amniyotik sıvının içinde durabiliriz.
Ooh, we can float in giant plastic bags of amniotic fluid.
Yani, gerçekten devasa bir şeydim.
I mean, like... truly gigantic.
Ve bizi bir araya getiren devasa ölü adama.
and to the ginormous, dead fat man who brought us together. [laughs]
Devasa zayiatlar için olası kolay bir hedef.
A soft target with the potential for mass casualties.
Devasa zayiatlar vermek istiyorsan panik çıkarman yeterli.
If you want mass casualties due to panic.
Osmanlı sultanlarının hanedanlığı, tek bir aile, devasa bir alana hakimdi. Osmanlılar son derece zenginlerdi. Burası bir milyon mil karelik bir imparatorluk, bir süper güç.
For 600 years, from the Middle Ages to the 20th century, one dynasty of Ottoman sultans from a single family ruled across huge swathes of the world.
Ama yol su altındaki devasa bir zincirle bloke edilmişti.
Sinan's enduring legacy changed the skyline of Istanbul and cities throughout the empire.
Günümüz Türkiyesindeki göçebe atlılardan oluşan bir boydan üç kıtaya yayılan devasa bir imparatorluğa.
The driver had taken the wrong route to the palace. As the car tried to reverse, the young nationalist stepped forward and shot the Archduke and his wife.
Kahire devasa bir metropoldü, o sırada dünyanın en büyük şehirlerinden biriydi, buna ek olarak,
PRAYER SOUNDS