English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ D ] / Duck

Duck traducir inglés

5,891 traducción paralela
Ördeğin arka deliğini fırçayla temizleme işi yani.
where you use a tiny brush to clean the duck's anus.
Ördeğin arka deliğini temizlerken önemli olan şey tüylerin ters yönüne doğru fırçalamaktır.
The important thing to remember when cleaning a duck's anus is to go against the feathers.
- Yanında ördek mi getirdin?
Did you bring a duck with you?
Ördeği birazcık ben tutabilir miyim?
Can I hold the duck for a little bit?
Dedi ördek.
Said the duck. Ah.
Güzel, çünkü yarın akşamki iş yemeğinden biraz erken ayrılacağım, yani senin orada olman gerek.
Good, because I'm gonna have to duck out of our business dinner a little early tomorrow night, so you'll need to take over.
Detay vermen gerekmiyor, ne zaman eğilmem gerektiğini söyle yeter.
You know, you don't have to give me no details, just tell me when to duck.
Kimliğini Çavuşa göster ve alttan geçiver.
Just show your ID to the sergeant and duck under.
Sakat ördek * mi?
Lame duck?
Parlak ördeği deneyin... Çünkü bu ördek yakıyor.
Try flame duck...'cause this duck is on fire.
İşinin arkasına sığınıp soruyu hemen geçiştireksin değil mi?
You're really gonna duck the question by hiding behind your work?
"Ben" ray "olabilirim."
"I can be a duck."
Seni şanslı ördek.
That lucky duck.
Oldukça tuhaf biridir.
He's an odd duck.
Sebebine göre değişir, Duck.
Depends on the cause, Duck.
Bana sen söyle, Duck.
You tell me, Duck.
Başka bir şey var mı, Duck?
You got anything else, Duck?
- Kötü sonla biten bir hırsızlık, Duck.
Robbery gone bad, Duck.
Aynı zamanda açık bir hedeftim de.
I was a sitting duck.
Jethro tekrar hoşgeldin.
Jethro... welcome back. Thanks for staying, Duck.
Kızarmış ördek.
Roasted duck.
Dur, ördeğin var mı ki?
Ooh. Wait. Do you have a duck?
Ördek ondan ne kadar daha zeki olabilir ki?
How much smarter could a duck be?
Hulk, eğil!
Hulk, duck!
Hayır, eğil!
No, duck!
İyi hissettirmiş olmalı.
I reckon you've broken your duck - and you got worshipped. That's got to feel good.
Biliyorsun, elinin ayarı yok ve bende o sarışın kuru götlü sürtük annelerin Meg Ryan ördek dudaklarıyla tepeden dik dik, bu genç kıza bakmalarına izin vermeyeceğim.
Well, you know, he has no sense of scale, and I'm just not letting those skinny-ass, blonde-bitch moms stare down their Meg Ryan duck lips at this chica.
Kaç-göç takılmaları gerekiyor.
They had some duck-and-cover work to do.
Kiliseye girip, bir mum yakacağım.
I'm going to just duck into the chapel, light a candle.
Hindi yerine içi vejeteryan samosa içi ile doldurulmuş pekin ördeği var.
for turkey, we have the peking duck with a veggie samosa stuffing.
Duck?
Duck?
- Duck işin bitince Astsubay Ray'in cesedini gönderebilirsin.
Duck, you can release Petty Officer Ray's body any time you're ready.
Cesedini bir süre daha burada tutabilir misin Duck?
Hold on to the body for a little while longer, will you, Duck?
Seninle içki içmekten her zaman hoşlanırım Duck fakat konserden eve dönerken yolunun buradan geçmediğine eminim.
Ah, always enjoy having a drink with you, Duck, but this isn't exactly on your way home from the symphony.
Evet, Duck?
Yeah, Duck?
Duck, bunun başka bir dinleme cihazı olduğunu sanıyordum...
Duck, I thought this was about another bug, not a body.
Ondan kurtulup kendini evine atmış. Pencereden baktığında adam hala oradaymış ve onu bekliyormuş. O da polisleri aramış.
She managed to get away and duck inside her building, but when she looked out her window, he was still out there waiting for her, so she called the cops.
Sen bunu yaparken ben de bir içeri gireyim.
Yeah, yeah, and, uh, while you do that, I'm gonna duck inside.
Ördek havuzuna gitmek ister misiniz? Çok güzel olur.
You guys want to walk down to the duck pond?
Savunmasızmış.
He was a sitting duck.
Evet, Duck.
Yeah, Duck.
Selam, Duck!
Hey, Duck!
Şanslı herif.
Lucky duck.
Çünkü mükemmel rus ördeğini pişireceğim.
Cos I cook this fantastic Barbary duck.
Rus ördeği için geç kalma.
Oh. Aw. Don't be late for Barbary duck!
Neden gidip ördeği yapmıyoruz.
Why don't we go and do the duck?
Sana rus ördeği pişireceğimi söylemiştim.
I told you I was cooking Barbary duck.
Ördeği almamı nasıl unutturursun?
How could you let me forget to buy the duck?
Bu ördek hamuru, haşlanmış etten çok daha güzel.
This duck pâté is so much better than corned beef.
Ve... ördek.
And... duck.
Ben de ördek dedim.
[smack] I said duck.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]