Duties traducir inglés
2,625 traducción paralela
Ejder Savaşçısı olarak bu en kritik görevlerinden biri.
As the Dragon Warrior, this is one of your most critical duties.
Ailemden ayrıldığım ve kendimi tamamen Kung Fu görevlerine adadığım zamanı hatırlıyorum.
I remember the day I departed my family and committed myself entirely to the duties of kung fu.
Buradaki bazı görevleri yapmadan sormanız gereken sorular olabilir.
Here are some of the duties you may be asked to perform.
Görevimi ihmal ediyordum.
neglected my duties.
- Görevlerini aksatmadan...
- Without neglecting duties -
- Asla aksatmayacağım.
I will never neglect my duties.
Ah canim... bu sadece bir is! Kiskanma.
Oh dear this is the job duties do not be jealous
Dr. Perkins, Dr. Yang'in birkaç aylığına daha az stresli bir göreve verilmesini düşünmüştü araştırma, idari işler gibi.
Dr. Perkins felt that we should assign Dr. Yang to something low-stress for a few months... research, admin duties.
Ve artık burada olduğuna göre ev sahipliği görevini sana devredebilirim.
- And since you actually live here, I'll hand over the hosting duties to you.
Teğmen, size şunu hatırlatmak isterim ki Memur Reagan, özellikle resmi görevleri ile ilgili sorularınıza cevap vermek zorundadır.
I wanna remind you that Officer Reagan only has to answer questions specifically directed to his official duties.
.. Coimbatore'jihad'.. icin basarili oldu ben babami kaybettim, o bana islamin en güzel ögretilerini ve kurallarini ögretti ac insanlara yemek vermek yetimlere ilgi göstermek gerekir annem bütün dünyayi severdi ve kardesimin evlilikle ilgili hayalleri vardi
.. coimbatore as the biggest success of `jihad`.. .. I lost my father who taught me the duties of true Islam. lt`s auspicious to give food to hungry people and take care of orphans.
Efendim, siz yokken, müdürlük yetkilerinizi devraldığımı farz edebilir miyim?
Sir, in your absence, should I assume the duties of manager?
14 : 35 itibariyle kendi ağzınızla işe devam edemeyecek durumda olduğunuzdan tüm müdürlük yetkilerinizi Rajiv Gidwani'ye sözlü olarak devrettiğinizi farz ediyorum.
So at 2 : 35, you are admitting that you are unfit for office and giving verbal permission to Rajiv Gidwani to assume all the duties of manager.
Doktor Chiles, yanlış hatırlamıyorsam, Global Tech'teki görevlerinizden ihraç edildiğinizde, erişim kartınız da elinizden alınmıştı. Yani şu an burada olmanız hukuken sorun teşkil ediyor.
Dr. Chiles, if memory serves, when you were relieved of your duties here at global tech, you were also relieved of your access card, which could make your being here...
İşleri mi yarın yapsam sorun olmaz umarım.
I was hoping it might be possible to be relieved of my duties tomorrow?
Ancak görevlerimizi bile tehlikeye attık.
But we've been relieved of our duties.
Fearghal'ın görevlerinden birisi de yolcuları kalkış için hazırlamaktır,... ne kadar genç olurlarsa olsun.
One of Fearghal's duties is to prepare the passengers for take-off, however young they may be.
Sevdiğim kadının yardımı ve desteği olmadan sorumluluklarımın ağır yükünü taşımanın imkansız olduğunu farkettim ve Kral olarak görevlerimden ayrıldım.
I have found it impossible to carry the heavy burden of responsibility and to discharge my duties as King as I would wish to do, without the help and support of the woman I love.
Sana yüksek vazifelerinin performansı için benim gibi destekçiler gerekiyor.
For you to perform the stately duties you need supporters like me
Söyler misin Marcellus, bu bahsettiğin Octavius Messala görevlerini açıkça yerine getirmediği için dört sene önce Pontius Pilatus'un yurt dışına gönderdiği kişi değil mi?
Tell me, Marcellus, is this not the same Octavius Messala who not four years ago was sent abroad in disgrace by Pontius Pilate for conspicuous neglect of his duties?
Sohyeon ve ben kan kardeşiydik ve şimdi de oğluna karşı görevimi yerine getirmeliyim.
Sohyeon and I were blood brothers, so it is time I live up to my duties with his son.
- Bu arada, fark etmişsinizdir Doug Jacobson arkadaşımız, görevinden azledildi.
- On a different note, you'll notice that our colleague, Doug Jacobson, has been relieved of his duties.
Lütfen işlerini yaparken daha özenli ol.
Please pay more attention to your duties.
Görevimizi yerine getiriyoruz.
Just performing our duties.
Bir şans perisinin görev, sorumluluk ve yükümlülüklerini yerine getirmeye görev, sorumluluk ve yükümlülüklerini yerine getirmeye yemin ederim.
Swear to uphold and perform. The duties, responsibilities and obligations. The duties, responsibilities and obligations.
Size henüz bilgi verilmediğini biliyorum, ama komutam altındaki bu soruşturmada, bize yardımcı olacaksınız.
I know you haven't been briefed on this, but you guys will be assisting us with investigative duties under my command here.
Bu yüzden, görevlerimizi hatırlayalım, ve Birleşik Devletler'den gelen dostumuz gibi yapalım, ve biraz k.ç tekmeleyelim!
Let us, therefore, brace ourselves to our duties, and do as our friend from the United States would and kick some butt!
Girmek üzere olduğum ofisteki görevleri dürüstçe yerine getireceğim.
That I will faithfully discharge the duties of the office on which I'm about to enter.
... dürüstçe yerine getireceğim.
the duties of the office on which I am about to enter.
17 Nisan gecesi hangi görevdeydiniz Binbaşı Smith?
On the night of April 17, what were your duties, Major Smith?
Ama buradaki yüzbaşı günlerim sona erdi.
My captain duties are done here.
O tatminkar oldu. ve görevleri yeterli düzeyde yerine getiriyor.
He's been satisfactory and performs his duties adequately.
- Sanırsam şoför çok meşguldü, zira Gerber'in karısı bizi eve bıraktı.
- I guess chauffer duties were in their marriage arrangements,'cause Gerber's wife drove us home.
O görevinden çıkarıldı.
He's been relieved of his duties.
Sağdıç görevlerini böyle ciddiye aldığını görmek çok güzel.
- I'm glad to see you're taking your best-man duties so seriously.
Ama söylediğime inanmalısınız. Sevdiğim kadının yardımı ve desteği olmadan bu sorumluluğun ağır yükünü taşımayacağımı ve kral olarak görevlerimi ifa etmenin imkansız olduğunu anladım.
But you must believe me when I tell you that I have found it impossible to carry the heavy burden of responsibility and to discharge my duties as king without the help and support of the woman I love.
- O açığa alındı.
- He's been relieved of those duties.
Bütün sorumluluklarımı yerine getirmeliyim.
I must fulfill all my duties.
Namusunuz ve şerefiniz üzerine tüm görevinizi layıkıyla yerine getireceğinize dair yemin eder misiniz?
Do you swear to fulfil your functions with probity and honour all their incumbent duties?
... geçici görevinizden sizi alarak.. ... resmi olarak yetkiyi size veriyorum.
As a reward for 37 years of service before being temporarily relieved of your duties I officially hereby leave you in charge.
Niyetinin annenin sana düşen işlerini bitirmek olduğunu sanmıştım.
I thought it was your intention to perform your daughterly duties.
Lütfen gidip mutfaktaki görevlerinin başına geçer misin?
Would you please go and attend to your duties in the kitchen?
Ancak, bizim vazifemiz dua ve tövbe etmek.
But our duties are prayer and repentance.
Bir daha görevimde bu kadar dikkatsiz olmayacağım.
I won't be careless in my duties again.
Benim tüm sağdıçlık görevlerim bitti.
My best man duties are all taken care of.
Anne olduğun zaman, kadınlık görevlerini daha iyi kavrarsın.
Once you're a mother, you'll learn wifely duties too.
Tamam, ortalığı sarsacak yeni uygulamamızın gelişim sürecinde yapacağımız çeşitli görevleri ve izleyeceğimiz yolu gösteren görev dağılımı çizelgelerini hazırladım.
( door closes ) All right, I've taken the liberty of drafting these workflow charts which outline our various duties and the path we will follow as we develop our ground-breaking new app.
Vaftiz babası olmak hiç ilgimi çekmiyor.
I am not interested in godfather duties.
Nasıl çocuklarının yüzüne bakardı? Ya da yatak odası görevlerini nasıl yerine getirirdi? Mesela yatak odasını boyamak gibi.
How would he look his children in the eye or perform his husband bedroom duties, for instance painting the bedroom?
En son stajyerlik paketine baktığımda görevlerin açıklamasın "pezevenk babanın" olduğunu hiç sanmıyorum.
Last I checked the intern packet, "pimp" wasn't in the description of duties.
Tamam, Dorota'nın görevini sorgulamak istemem Ama birazcık abartmıyor musun?
Okay, I try not to meddle in Dorota's duties, but don't you think you're taking it a bit too far?