Emilia traducir inglés
301 traducción paralela
Profesör Marangoni, Bologna, Parma ya da Reggio Emilia fark etmez ben her zaman en iyisiyim!
Professor Marangoni, in Bologna, Parma or Reggio Emilia, I'm always the top dog!
- " Lordum!
Emilia : M'lord!
Emilia bu.
Yes.'Tis Emilia.
- Emilia Zarfaneti. Fakat bana Argentina derler.
- Emilia Zarfaneti but they call me Argentina.
Belki burada tanıştığımız aynı insanlar olacak. Arceto'dan, Schio'dan, Nonantola'dan... Rio Saliceto'dan, Casmara'dan, Cento'dan...
They may be the same ones we met here from Arceto, from Schio, from Nonantola, from Rio Saliceto, from Casmara, from Cento, from Emilia, from Veneto, from Lombardy from every village in the north.
Bologna, Reggio Emilia, Ferrara ve Modena iyi görünüyor.
Bologna, Reggio Emilia, Ferrara and Modena all excellent.
- Hayır.
He's from Emilia.
- Emilia'da akrabalarım var.
- That's nice.
Selma, Alma, Hulda, Emilia, Amanda, Emil, Oscar...
Selma, Alma, Hulda, Emilia, Amanda, Emil, Oscar...
- Emilia Sibilio.
Emilia Sibilio.
Kesin tarih İ.Ö. 268 olmalı, bu tarihte kasaba, Roma'ya giden Emilia yolunun da başladığı bir Roma kolonisi olmuştur.
Be that as it may, the first certain date is 268 B.C. when this became a Roman colony and the start of the Emilian Way.
- Bu Emilia, Janina ve Ethan. - Nasılsın dostum?
This is Emilia, Janina and Ethan.
Utangaç olmana gerek yok.
Emilia, it's pointless to be shy.
Benden Kumpanya'ya katılmamı istediler! - Emilia!
- They asked me to join the company.
Yaşasın!
- Oh, Emilia.
Çok akıllıca bir davranış, Emilia.
That's very smart of you, Emilia.
Emma'nın üç köpekle seyahat ettiğini biliyor musun? Emilia'nın kalmasını mı tercih ederdin?
You know that Emma travels with these three little dogs?
Koreografın Emilia'da çok iyi durmuştu.
Your choreography looked very good on Emilia.
Birkaç yıl önce Dahkarova bana ders veriyordu. Ama gelecek yıl Emilia. Bugün Carolyn.
A couple of years ago Dahkarova was coaching me.
- Emilia mı?
- Emilia?
- Emilia için iyi bir rol olacak.
It's a good part for Emilia.
Şimdi Carolyn. Ve çok yakında çok çalışırsan sana ders vereceğim, Emilia. Her gün.
Now to Carolyn, and very soon to you, Emilia, if you work sur les pointes every day.
- Emilia.
- Oh, Emilia.
Çocuklarımla tanış. Bu Emilia.
- Meet my children.
- Merhaba. Ve Ethan.
This is Emilia and Ethan.
- Deedee, Emilia için bir onur.
- Deedee, it's honor to Emilia.
- Emilia? - Baba.
- Emilia?
Emilia, bugün yemeğini ne zaman yiyeceksin?
Emilia, what time are you having your lunch today?
Emilia, tüm bu duygular harika. Ama Giselle'de deli sahnesi için, benim balem için değil.
Emilia... all that emotion is terrific... for the mad scene in Giselle, not for my ballet.
- Emilia, tatlım.
- Emilia...
Emilia, beni durmadan şaşırtıyorsun.
Emilia, you continually surprise me.
- Hayır, sadece Emilia'nın partiye davet edilip edilmeyeceğini merak ettim.
No, no. I was just wondering if Emilia was going to be invited to the party.
Ben senden bir şey gizlemedim, Emilia.
I didn't hide anything from you.
Buraya gel, Emilia.
Come here, Emilia.
İçindekileri dökmelisin, Emilia.
Can we talk it out? - There's nothing to talk about.
Hadi, Emilia. Adil ol.
Come on, Emilia.
Emilia, seni seviyorum.
Emilia, I love you.
Emilia'nın da en büyük fırsatı.
Emilia's biggest opportunity...
- Emilia?
Emilia?
Emilia'ya verdiğin de harika bir giysi.
Terrific dress you gave Emilia, too.
- Güzel Emilia'ya.
- To Emilia, dearie.
Emma Emilia'ya sırayla okuduğumuz peri masallarını hatırlıyor musun?
Emma? Do you remember the fairy tales we used to take turns reading to Emilia?
Emilia için o elbiseyi almaman gerektiğini söylediğinde.
When you said I shouldn't have bought that dress for Emilia.
Emilia'yı arkadaş olarak görüyorum.
I think of Emilia as a friend.
Her neyse, zaten Emilia'nın sen olabilmesi imkânsız.
And anyway, I doubt if Emilia could become you.
O çok iyi kalpli bir adamdır. Emilia'dan geliyor.
- I have relations there.
Emilia gidip giyinecek misin?
Emilia, will you get dressed?
Emilia, hadi buraya gel.
Emilia, come over here.
Hayır.
- Would you rather Emilia didn't go?
- Çay, Emilia?
Emilia? - Please.
Emilia, bilmiyorum. Dinle, evi araman gerekmiyor mu?
I don't know.