Engineering traducir inglés
2,890 traducción paralela
Gezegen keşfinde kullanılan Doppler Etkisi başarılı olarak kanıtlanmış oldu ve yakın zamanda Marcy ve arkadaşları daha çok gezegen buldular. Yavaş yavaş 450 gezegen bulundu.
But the dangers of engineering pathogens are so great, and the results so hard to control, that even terrorists may not risk it.
Kulağa aşırı gelebilir ama Eyfel Kulesi, asansörüyle bir mühendislik harikası sa- - Sanırım sıkıcı bir sohbetim var.
And I know it sounds outrageous, but the eiffel tower's most amazing engineering feat is the elevator itself... And with that, I realize I'm the most boring person in the world.
Ben McNamara Mühendislik için çalışıyorum.
I work for McNamara Engineering.
McNamara Mühendislik tarafından sokağa konulmuş işler hakkında bir şey duydun mu?
You didn't know if you've heard of any work put on the street by a company called McNamara Engineering?
Rusk mühendis bölümünde kirliliğin yayıldığı deliğe ulaşılana kadar on altı saat boyunca kilitli kaldı.
Rusk was locked in the engineering section for 16 hours before they were able to vent the contamination.
Jeoloji Mühendisliği bölümündenim.
I'm the vp of geotechnical engineering.
Babamın kütüphanesinden işinize yarayabileceğini düşündüğüm mühendislik hakkında bazı kitaplar.
Some books on engineering from my father's library which may be of some practical help.
Mühendislik hazır.
Engineering check.
Biz, yenilik üretme üzerine kurulu bir ekonomiyi matematikte, fende ve mühendislikte iyi eğitimli vatandaşlarımız olmazsa sürdüremeyiz.
We cannot sustain an economy based on innovation unless we have citizens well-educated in math, science and engineering.
Savaş uçağı tekniğiyle yapılmış.
The pack uses fighter jet engineering.
Evrakları tekrar kontrol edelim, mühendislik geçmişlerine bakalım.
Let's double-check their paperwork, scan their files for engineering backgrounds.
Doğru, mühendis değildi.
Right, no engineering background.
Sadece mühendislik gerektiren bir iş
It's really just an engineering challenge.
Tüm bunlar için mühendislik diploman olması lazım.
Steering wheel that you basically need... An engineering degree to operate.
Daha iyi çözümler bulmakla.
Engineering better solutions.
Bir mühendislik harikası bu, Bernie.
It's an engineering marvel, Bernie.
- Kimya mühendisliği.
What kind of professor? Chemical engineering.
Bu basit ama dahiyane bir mühendislik örneği.
It was a simple but brilliant piece of engineering.
Elektrik mühendisliğinde akademisyen olmayı hayal edermiş.
Mom dreamed of becoming a promising researcher in electrical engineering.
Elektrik mühendisliği ile ilgilenen dahi bir çocuk.
( Here's a kid genius who's really into electrical engineering. )
Elektrik mühendisliği fakültesinin üçüncü araştırma laboratuarı.
The third research lab of the electrical engineering department.
Genellikle mühendislikte ve inşaat alanında kullanılır daha çok orman gezegenlerde,... ama bu çok gelecekte ve burada değil. burada ne işi var?
It's mainly used in engineering and construction, mostly jungle planets, but that's way in the future, and not here. What's it doing here?
İnşaat Mühendisliği, Bilgisayar Mühendisliği, Elektrik Mühendisliği, Makine Mühendisliği, Bilgisayar Bilimleri.
Civil engineering, computer engineering, electrical engineering, mechanical engineering, computer science.
Rio, Bu inşaat mühendisliği bölümünden Bay Maki Tobei.
Rio. This is Sir Maki Tobei, of the civil engineering department.
Bir tür mühendislik hassasiyetinin ve ham gücün birleşimi.
A kind of fusion of precision engineering and raw power.
Ama ses mühendisliğinde lisansınız yok, doğru mu?
But you do not have a degree in sound engineering, is that correct?
Dirac görsel antrenmanına, Cambridge'de matematik çalışmaya gitmeden önce mühendislikte mastır yaparak devam etti.
Dirac continued his visual training, doing a degree in engineering before go to Cambridge to study mathematics.
MIT'de mühendislik eğitimi almış Victoria Devri Edebiyatı'nda yan dal yapmış zeki ve münzevi bir parçacık fizikçisi.
Brilliant, reclusive particle physicist trained in engineering at M.I.T, minored in Victorian lit.
Simon Campos küresel bir bilinç kaybı yaratabilir mi?
Is Simon Campos capable of engineering a global blackout?
O ucube genetik mühendisliğinde büyük bir adımı simgeliyor.
That freak represents a giant leap in genetic engineering.
Sürat teknesini Blue Water şirketi kiralamış, şaibeli bir genetik mühendislik şirketi, savunma bakanlığı anlaşmalarına gömülmüşler ve Frankenstein gibi yapıp bizim balığı yaratacak kadar paraları var.
The powerboat was rented by some Blue Water Corporation, some shady genetics engineering firm, knee-deep in defense department contracts, enough cash to go all Frankenstein and create our fish.
Üniversitede mühendislik okuyordu.
She was an engineering major in college.
"Lightning" artık çalışmıyor. Fakat bu muhteşem parça, mühendislik harikası, beni 18 km yukarıya götürecek.
The Lightning is no longer in service, but this piece of magnificently overpowered engineering is going to take me 18 kilometres, straight up.
Bu şaşırtıcı X-ray görüşü ile iyi bir sporcunun hassas mühendisliğini, anlayabilir bu fanilalı adam gibi ve bunu hayvanların olağandışı yetenekleri ile karşılaştırabiliriz.
With this astonishing X-ray vision, we can understand the precision engineering of a top athlete, like this man in a vest, and see how it compares to some of the extraordinary abilities of the animal kingdom.
Keşke mühendislik okusaydım.
Too bad I never studied engineering.
Çikolatanın mühendislik gerektirdiğini bilmiyordum.
Oh, I didn't know chocolate required engineering.
Lionel Luthor'un genetik mühendisliği programında çalışan bir mühendismiş.
He's the architect of Lionel Luthor's genetic engineering program.
Mühendislik moleküler seviyeye iniyor.
Engineering is going molecular.
Buradaki makineler mühendisliğe zorla hayal edilebilecek boyutta çalışma imkanı sağlıyor.
The machines in here allow engineering on a barely imaginable scale.
Elbette tüm kütüphaneyi kalem ucuna sığdırmak için pek arayan yok. Fakat bu ölçekteki mühendislik medikal atılımlar ve üretimde devrim olmasını sağlayabilir, ve doğanın olağanüstü mikro - tasarımlarını taklit edebilmemize izin verir.
Of course, there isn't really all that much call for an entire library on the end of a pen, but engineering on this tiny scale could bring medical breakthroughs and a manufacturing revolution.
Fakat bu köprüyü yapısal mühendisliğin başyapıtı olarak düşünüyorsanız, o zaman burada, mühendislik harikası bulacaksınız.
But if you think the bridge is a masterpiece of structural engineering, then up here you'll find an engineering miracle.
Burada bir mühendislik harikası görülebilir.
Down here, there's a miracle of engineering on display.
Ama diğer tarafta, bizim henüz erişemediğimiz bazı bilimsel ve teknolojik gelişmeler yaşandı.
But there have been breakthroughs on the other side in science and engineering that we haven't achieved yet.
Hani şu adam,.. ... Adli İnceleme'nin ikinci katında boncuk gözlü, makas elli...
The guy from, uh, Forensic Engineering on the second floor with the beady eyes and the scissor hands...
Hani Rus mühendisliği dünyanın en iyisiydi?
Russian engineering. I thought it was "best in the world".
Mühendislik okuyacak ve benim fabrikamda çalışacak.
He will study engineering and work in my factory.
Öğlene kadar orada çalışacaksın, sonra mühendislik okumaya gideceksin.
You'll work there till lunch then leave for engineering college.
Bir mühendisi bir nesne ya da makinenin ayrıntılarına götüren kâğıt "Mühendislik Çizimi" olarak adlandırılır.
The paper, through which an engineer conveys the details of a machine or object is called Engineering Drawing.
Beni fabrikasında çalıştırıyor ve mühendislik okutuyor.
Makes me work at his factory and study engineering...
Mühendislikten anlamıyorum.
I don't understand engineering.
Mühendislik, teknik eğitimler?
Any engineering, technical skills?